Haber 365
Haberlere Hızlı Erişin Son Dakika Haberleri ve Gelişmeleri Anında, Herkesten Önce Öğrenmek İçin;
Takip Et
Modern tarihin planlı katliamı
Hasan Birgül
Modern tarihin planlı katliamı
23.10.2023 Pazartesi 10:46

Gazze’deki insanlık trajedisi yeni değil, 7 Ekim’le de başlamadı. Öncesi de acı ve karanlık. Araştırmalar yapsak yetkililerle görüşsek sayfalarca yazı yazsak İsrail’in bu soykırımını açıklayamayız. İsrail'in Gazze'nin kuzeyinden 1,1 milyon insanı tahliye emri, Filistinlilerin 1948 Nakba'sını anımsatan kitlesel bir şekilde sınır dışı edilme korkusunu tetikledi. Bazı İsrailli yetkililer Gazze Şeridi'nin bir kısmının veya tamamının yeniden işgal edilmesini savunuyor fakat böyle bir hareket yalnızca şiddetin kısır döngüsünü sürdürecektir. İsrail'in Gazze'de 3000 kişi hayatını kaybettiği ve yüz binlerce kişinin evinden yurdundan edildiği Hamas saldırısının karşılığı olarak verdiği askeri tepki, her Filistinlinin en kötü kabusunu tekrar geri döndürdü. Bu yapılan saldırı artık planlı bir katliam olmanın haricinde soykırımdır. Gazze Şeridi uzun zamandır İsrail tarafında bir diken olmuştur. 1992'de dönemin çapsız İsrail Başkanı bir gün uyanıp Gazze'nin denize battığını görebilseydim der…Bir yıl sonra ise İzak Rabin ve merhum FKÖ başkanı Yaser Arafat, Oslo Anlaşmalarını imzaladıktan sonra Beyaz Saray'ın Gül Bahçesinde anlaşmışlardı. Fakat en son yaşanılan İsrail terörizmi gül bahçesinde son bulmamalı. Tekrarlıyorum bu bir Hibrit soykırımdır. İsrail, Hamas’ ın bu saldırısından haberi vardı. Sesini çıkartmadı. Planlı ve propagandalı bir Ortadoğu kabusunun içerisindeyiz. Bu arada İzak Rabin aşırı sağcı bir Yahudi tarafından öldürüldü.


İsrail'in Filistinli sivillere Gazze'nin kuzeyini boşaltmaları yönündeki uyarısına dünya çapındaki liderler şiddetle itiraz ediyor. ABD’nin kifayetsiz Başkanı Biden İsrail’in Gazze'yi kapsamlı bir şekilde işgal etmesinin büyük bir hata olacağını söylüyor. Ancak soluğu terörist Bibi’nin yanında alıyor. İsrail'in Gazze'deki askeri tepkisiyle elleri dolu, İran muhtemelen ABD ile olası bir çatışmayı önlemek istiyor ve Washington, petrol piyasalarını bozacak, aşırıcılığı körükleyecek ve Ukrayna'daki savaştan dikkat çekecek istikrarsızlaştırıcı bir bölgesel çatışmayla ilgilenmiyor. İran'ın en önemli bölgesel müttefiki Hizbullah, İsrail'le yeni bir savaşın ülkenin siyasi ve ekonomik krizlerini derinleştirebileceği Lübnan'da kendi zorluklarıyla karşı karşıya kalacak. Birtakım dengelerin net bir şekilde bozulacağı kesindir değerli okurlar. 

"Tek bir çözüm var, o da özgür Filistin! “.. 



Siyonizm’in kuklası ABD'de bile korku tabuları yıkılmış durumda. ABD'nin California eyaletinin San Francisco kentinde ABD'nin İsrail yardımlarını durdurma çağrısında bulunmak ve İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek için gösteri düzenleniyor. San Francisco federal binası önünde gerçekleşen gösteride, bazı göstericiler kendini binanın dışına zincirliyor. Paris’te binlerce kişi polis müdahalesi ve yağmura rağmen yürüyüşlerine eylemlerine devam ettiler. Londra’da binlerce kişi sokağa çıktı. Tek bir söylem vardı. “Tek bir çözüm var, o da özgür Filistin! “.. Zaten dünyada İsrail'in katliamlarını desteklemeyenlere karşı hemen sosyal, kültürel ve ekonomik mekanizmaları devreye giriyor. Medya, akademi, spor ve sanat âlemindeki tanınmış simaların Filistin'e yönelik en küçük destekleri Siyonistler tarafından cezalandırılıyor. Yazarların kitapları basılmıyor, sporcuların sözleşmeleri iptal ediliyor, akademisyenler üniversitelerden ihraç ediliyor. Siyonistler sistematik soykırımlarına dünyanın da arka çıkmasını veya susmasını istiyor. Gazze'deki katliamlar sayesinde insanlar Siyonistlerin nasıl bir zihniyete sahip olduğunu yakından görme fırsatı buluyoruz. Son bir haftada İsrail Filistin meselesinde küresel kamuoyunda daha önce hiç görülmemiş bir bilinç yükselmesi yaşanıyor. Gazze’deki dram ilk defa bu kadar göz önüne çıkmış durumda. Dünyanın her yerinde, sokaklarda, medyada, ulusal meclislerde ilk kez “Filistinlilere yapılan soykırımı” açıkça dillendiren insanlar var. Netanyahu-Biden ikilisi ve onların destekçileri yerden yere vuruluyor. Moral üstünlük net bir biçimde Filistinlilerin eline geçmiş durumda. ABD-İsrail ekseni meseleyi İslami direniş çerçevesine sokarak Batı desteğinden mahrum bırakmaya çalışacaktır. Oysa yaşanan durum insani ve ahlakidir…