Afrika Turu

Akdeniz, Atlas Okyanusu, Hint Okyanusu, Süveyş Kanalı, Kızıl Deniz ve Sina Yarım Adası ile etrafı çevrelenen Afrika Kıtası, insanlığın başlangıç noktası olarak kabul edilmiştir. Afrika Turu, sizi birçok farklı kültürü, farklı etnik kökenlerin ve dil çeşitlerinin hepsini bir arada görmenize olanak sağlayacaktır.

Kenya

Ziyaret etmek için Aralık-Ocak-Şubat aylarının en uygun zamanlar olduğu Kenya’da, safari ve dalış deneyimleri yaşayabilir ve vahşi yaşamı yakından gözlemleyebilirsiniz. Hayvan çeşitliliğinin çok fazla olduğu ülkede, kuş gözlemcilerinin de tercih noktalarından biridir.

• Ulusal Masai Mara Rezervi: Doğu Afrika’nın Büyük Göç olayının bitiş noktası da olan Masai Mara, yerlilerinin 800 yıllık geçmişleriyle de ülkenin popüler noktalarından birisidir. Sahip olduğu hayvan çeşitliliği çok fazladır ve vahşi yaşamı gözlemlemek için mükemmeldir.
• Nakuru Ulusal Parkı: 500’e yakın kuş çeşidinin bulunduğu Ulusal Park, kuş gözlemcileri için bir cennettir. Nakuru Gölü’ne uğramanız da tavsiye edilir. Gölün çevresi leopar, gergedan gibi canlıların yaşam alanıdır ve göl çok yosunlu olduğu için flamingoları da çeker.
• Ulusal Nairobi Parkı: 1946 yılında kurulan ve 400’den fazla hayvana ev sahipliği yapan bu parkta; aslanlardan sırtlanlara, Afrika antiloplarından çitalara, zürafalardan zebralara kadar birçok hayvanı görme şansınız vardır. Ülkenin en çok ziyaretçi çeken yerlerinden biri olan bu parkı görmeden ayrılmayın.

Madagaskar

Madagaskar, Afrika’ya bağlı olan ve dünyanın dördüncü büyük ada ülkesidir. Nisan ve Mayıs ayları ziyaret etmek için en iyi zamanlardır. Ülkenin kültürünü yansıtmak için ise müzik başlıca gelen araçlardan biridir. Afrika Turu yapıp, Madagaskar’a uğramadan olmaz.

• Nosby Be Adası: Denizin tadını doyasıya çıkarabileceğiniz, sahillerinde mavinin tonlarını kucaklayacağınız bir yerdir. Kalabalıklar arasından çıkıp hayatınızdan bir an olsun stresi atmak istiyorsanız eğer, Nosby Be Adası huzur dolu bir gün için gereken bütün atmosfere sahiptir. Şansınız varsa balinaları bile görebilirsiniz.
• Kraliyet Tepesi: Uzun yıllar boyunca üzerinde soyluların ve yöneticilerin yaşadığı Kraliyet Tepesi, Ambohimanga yerleşim yeri olarak da bilinir. Turistlerin en çok ilgi gösterdiği ve uğradığı bir bölge olan Kraliyet Tepesi’ne mutlaka uğramalısınız.

Etiyopya

MÖ. 13. Yüzyıla kadar dayanan eski medeniyetlerdendir. İnanılmaz bir kültüre sahip olan Etiyopya, özellikle kültür bakımından çok fazla turistin ilgisini çekmektedir. Afrika Turu denildiği zaman Etiyopya’ya uğranmadan da olmaz.

• Lalibela: Lasta Amhara Bölgesi’nde olan ve monolitik kiliseleriyle ünlü bir kasabadır. Etiyopya’nın Kudüs’ü olarak da anılır. 11 taş kilisesiyle bölge halkının ibadet ettiği bir mekandır. Ülkenin Hristiyan kültürünün de en önemli yansımalarındandır ve her yıl turistlerin akın akın geldiği ve ziyaret ettiği görülür.
• Etiyopya Ulusal Müzesi: Lucy adıyla da bilinen, insanlık tarihinde karşılaşılmış en eski insan fosili olma özelliğine ait tam 3.2 milyon yıllık mumya, Etiyopya Ulusal Müze’de bulunmaktadır. Sırf bu mumyayı görmek için bile gideceğiniz müzede, farklı kabilelerin etnografik parçalarını da görebilirsiniz. İnsanlığın gelişimi ve tarihi konusunda bilgi edinebileceğiniz bir sürü eserle aklınızı başınızdan alacaktır.