Yeni dünya insanın kronik hastalığı: Narsisizm! Belirtileri nelerdir, kimlere narsist denir? İşte detaylar…

21.yüzyılın hastalıkları mercek altına alındığında, karşımıza çoğunlukla psikolojik rahatsızlıklar çıkmaktadır. Bunların başında ise narsisizm gelmektedir. Davranış Bilimleri Uzmanı Dr. İlhami Fındıkçı, toplumda ciddi tehlike oluşturan narsisizm hakkında önemli açıklamalarda bulundu…

13.01.2024-13:45 - (Son Güncelleme: 13.01.2024-17:56)

Son yıllarda dünyada ve ülkemizde psikolojik rahatsızlıklar arttı. Toplum yapısını ciddi şekilde etkileyen bu psikolojik rahatsızlıkalrın başında ise narsisizm gelmekte. Peki bu narsisizm Nedir? Davranış Bilimleri Uzmanı Dr. İlhami Fındıkçı, tüm merak edilenleri haber365 okuyucuları için cevapladı.

Narsisizm nedir?

Abartılı bir şekilde kendini beğenme, kendisine aşık, kendisine karşı hayranlık ve başkaları için empati yoksunluğu, kendi başarılarından aşırı gurur duyma ve küçümseyen duygulara sahip kişilere narsist kişilik bozukluğu denilmektedir. 

‘‘Eskiden bu kadar çok narsisizm kişilikli insanlar yoktu’’

Narsist kişilik bozukluğundan ve karşımızdakinin narsist kişiliklerine sahip olduğunu ne şekilde anlayabileceğimizin sorusu üzerine Dr. İlhami Fındıkçı, Narsist kişilik bozukluğunun psikoloji de gerçekten çok atıl bir konumda olduğunu ve çalışma hayatlarında çokça anti sosyal, anormal davranış bozukluklarıyla karşılaştıklarını belirterek, eski dönemlere nazaran son dönemlerde narsizim, yeni dünya insanında bir davranış kalıbı, bir kişilik erezyonuna maalesef dönüştüğünü ve giderek çoğaldığını sözlerine ekliyor.

İnsanın kişiliği 3 katmandan oluşur!

Öncelikle narsisizmin kaynağından bahsetmenin gerektiğini vurgulayan Fındıkçı, ‘‘Diğer bütün insani özelliklerimizde olduğumuz gibi hepimizin kişiliği 3 temel katmadan meydana gelir. Birinci olarak; annemiz, babamız onlardan büyük atalarımızdan genetik yollardan aldığımız miras, İkinci olarak; yetişme şeklimiz, ilk öğretmenimiz arkadaşlarımız ve onların bize kattıkları çok önemli bir husus olarak karşımıza çıkıyor. Son olarak üçüncü ise; yüce yaratıcının sadece bize has milyarlarca insanın içinden bize has üflediği şey! Ne o? İnsanı insan yapan değerler yani aynı anne ve babadan geliyoruz, aynı kültürle, aynı eğitimle yetişiyoruz. Ancak birbirimizden farklı özelliklere sahibiz. Burada bilimsel anlamda x faktörünü bilinmeyen olarak adlandırılırken, bizler bunu yaratıcının oradaki mührü olarak adlandırıyoruz. O en küçük dokunuş, ruha üfleyiş parmak izimize kadar bizi kodlamıştır. Demek ki bu 3 temel kaynak bizim kişilik karakterimizi oluşturur’’ şeklinde konuştu.

Kimlere narsist denir?

Kimlere narsist diyebileceğimiz sorusu üzerine Fındıkçı şu dikkat çekici bilgilendirme de bulundu: ‘‘Bu çok önemli bir soru yapılan araştırmalar bize şunu gösteriyor. Normalde toplumda yüzde 6 ya da yüzde 6,5 düzeyinde narsisizm teşhisi konulmuş kişilerin varlığını biliyoruz fakat son zamanlarda bu davranış eğilimini gösterenler çoğaldı. Elbette hepsine narsist diyemeyiz. Bir kere şunu anlayalım bizler kime narsist diyeceğiz?  Bunu bir uzmanın diyor olabilmesi lâzım yani şu an gerek sosyal medyada olsun, gerek toplum içinde insanlar birbirlerine bu ithamda bulunabiliyor. Burada temel mesele şu, kişide yetersiz bir vicdan gelişimi var. Bu vicdan gelişimi önemli bir meseledir. Peki nerede vicdan gelişir insanın?  Şimdi daha öncesinde bahsettiğimiz kişilik oluştururken bizi var eden 3 temel katmanın ortalaması, bizim bir tarzımız ortaya çıkartır. Ortaya bir vicdan gelişimi çıkar. Yani vicdan; İyi ile kötünün arasında olan bir tercihten, iyinin seçilmesinden, ahlaktan yana, merhametten yana bahsediyoruz. Şimdi yani bazıları egolarını yani benlerini merkeze koyarlar. Öyle bir ben merkezde dururlar ki tüm yolların ona akmasını isterler. Bir yerde oturduklarında dahi en iyi yerde onlar oturmak isterler. Adlarının en önde yazılmasını isterler ödülü en önde almak isterler yani kendilerine hizmet edilmesini isterler. Alan kapma öncelik kapma maddi ve manevi sosyal anlamda da yolların kendilerine akmasını isterler.’’

Asıl mesele kendini yönetememe!

Narsisizm kişilik bozukluğunda çok sık görülen bencillik, şişen bir egoya, kendini üstün görme davranışı, kendine aşık olma davranışına meyil varsa ki bunun çoğu insanda olduğunu belirten Fındıkçı, bunun belli bir seviyeye kadar da normal olduğunu ancak bu durumun yönetilemediği takdirde sıkıntıların meydana gelebileceğini belirtiyor. Fındıkçı, bu notada şöyle bir örneklendirmede bulunuyor: ‘‘Diyelim ki ikimiz bir masayı eşit şekilde bölelim narsist kişi kendi alanını kullandığı halde karşısındakinin alanını da kullanmaya meyleder. Karşısındakinin üzerinizden bir kazanım elde etmeye çalışır. Narsizimi en net şu şekilde tanımlamak mümkündür. Kişinin kendisiyle ilgili duygu ve düşüncelerini abartmasıdır. Burada aşırı derecede bir abartma söz konusudur. Bütün yollar kendine çıkar, bütün düşünceleri kendiyle ilgilidir. Kendini ön plana çıkartmak için girmediği boya kalmaz. Kendini üstün kendini ayrı, değişik, güzel, önde başarılı, önder olarak görür. Burada tüm enleri saymak mümkündür.’’

Davranış Bilimleri Uzmanı Dr. İlhami Fındıkçı

Çocuklarınıza bu şekilde davranmayın!

Narsisizm değerlendirirken iki şekilde değerlendirildiğini söyleyen Fındıkçı, İlk narsist kendisini farklı, üstün ve gelişmiş olduğunu düşündüğünü ayrıca öz güveni çok yüksek olduğunu ve adeta patlar durumda olduğunu belirtirken, bu durumu kendi içinde şekillendiğini ve buna kendisinin inandığını aktarır. Bir ikincisi de vardır bu türün aslında tehlikeli olduğunu belirten Fındıkçı, bu tür için ise kendisi hakkında düşündüğü tüm egosal düşüncelerin herkes tarafından bilinmesini, kendisine dönülen tüm davranışların alkış alınmasını istediğini ifade eder. Ama dünya böyle bir yer değil. Hiçbirimiz tam değiliz. Belki burada da şundan bahsetmek gerekir.  Fındıkçı çocuk gelişimi hakkında şu bilgileri paylaşmaktadır: ‘‘Çocuklarda ahlak gelişim aşamaları vardır. Çocuk önce kendinin farkında olur ve kişi kendi farkında olunca başkalarının da farkında olur. Benim sıramda var onun da sırası var şeklinde düşünülebilir; tek çocuklar, geç yaşta çocuk sahibi olan anne ve babalar ve çocuğa vaktinden önce hak etmediği halde sürekli çocuğunu pompalayan anne ve babalar yani hiç gerek olmadığı halde çocuğunun elinden tutup doktor doktor gezip zeka testi yapan anne ve babalar bu tür davranışlar çocukta vicdan gelişimini yavaşlatır, zayıflatır çocuk her şeyin kendi için olduğunun düşüncesinde varır. Bu ne zaman bozulur? Okula başladığında, sınıfa girdiğinde bir öğretmeni 30 kişi ile paylaşmaya Başladığında okuldan kaçar peki neden? Çünkü o alışmıştır anne her zaman sadece onun baba her zaman sadece onun olmuştur.’’

Narsistler başkalarını kullanmayı çok iyi bilirler

Narsistlerin en önemli özelliklerinden biri de çok güzel insanları kullandıklarını söyleyen Fındıkçı,‘‘Narsist kişi nerede kim var benim ne işime yarar. O kadar güzel düşünürler ki tüm hayatlarını gecelerini, gündüzlerini bunu düşünerek çok da başarılı olurlar yani bizi okuyanlar şunu düşünsünler lütfen, yani tüm yapıp ettikleri kendi benliklerini yüceltmek içindir.  Böyle olunca başkalarının alanı hep hiçtir böyle olunca sadece kendileri vardır ve o kadar var ki o kadar enderdir ki o kadar bütündür ki hiç olmayı başaramazlardır oysaki insan yeryüzünde hiç olmayı başarabilmelidir’’ dedi.

Narsistlerden korunma yolları?

Narsist olduğuna emin olduğumuz kişilerden kendimizi nasıl korumamız gerektiği sorusuna Fındıkçı şunları ifade etti: ‘‘Burada tam olarak şunu söylemek istiyorum, sizin kendinizi kullandırtmamanız lâzım, normal bir insan ilişkilerinde zaten onlarla birlikte olacağız ama kendini sürekli kullanılan bir kişi olmaktan da uzak duracağız. Başkasına hizmet edeyim derken kendinizi ıskalarsınız. Kendinizi unutursunuz, kendinize karşı bu ihmalkârlık da ileride başka bir psikolojik sorunları getirir. Narsist olan kişilere karşı bu arkadaşınız, patronunuz ya da başka bir ilişki ağı içerisinde olan biri olabilir. Bunlardan korunmak için genel bir çerçeve belirtmeye çalışayım. Birincisi kendisi gelecek olan zarardan koruması gerekir. İkincisi eğer maddi bir imkanınız varsa bu patronunuz ise o işi değiştireceksiniz. O ilişkiyi değiştirme imkanınız varsa o ilişkiyi değiştireceksiniz.  Ancak esasında en olgun olanı ve güzel olanı ise şu model olabiliyor muyuz? Yani kişiye ayna olabiliyor muyuz? Bu sadece Narsist değil hangi davranış bozukluğu olursa olsun. Kişinin etrafına güzel modeller koyabilirsek, onun öykünebileceği, örnek alabileceği insanları koyabilirsek, onları zorlayabilirsek bir farkındalık kazandırabiliriz.’’

Züleyha Koyunoğlu
zuleyhakoyunoglu@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal