Orman korucusunun korkunç keşfi: Su çekilince yüzlerce iskelet ortaya çıktı!

Hintli orman korucusu Hari Kishan Madhwal, korkunç bir keşifte bulundu. Keşfedilen 500 iskeletin gizemi hala çözülemiyor.

13.05.2022-15:06 - (Son Güncelleme: 13.05.2022-15:18) Orman korucusunun korkunç keşfi: Su çekilince yüzlerce iskelet ortaya çıktı!

İkinci Dünya Savaşı sırasında Hintli orman korucusu Hari Kishan Madhwal, Himalayalar'ın derinliklerinde korkunç bir keşif yaptı. 4.800 metre yükseklikte küçük bir buzul göle rastlayan Madhwal, suyun içindeki insan iskeletlerini fark etti. Yaklaşık 500 iskeletin gizemi ise hala çözülemiyor.

Orman korucusu olan Hari Kishan Madhwal, 4.800 metre yükseklikte, küçük bir buzul gölüne rastladı. Göl insan iskeletleriyle doluydu. Madhwal artık adı kötüye çıkmış Roopkund Gölü'nü ya da iskelet gölünü keşfetmişti.

Yaşlı olduğu ortaya çıktı

Bu ilginç keşfin ardından araştırmacılar söz konusu iskeletler hakkında varsayımlarda bulundu. Yetkililer, kalıntıların İngiliz kontrolündeki Hindistan'a sızmaya çalışan bir grup Japon askerine ait olduğundan korkuyordu. Ancak, yaklaşık 500 iskeletin Japon işgalci olamayacak kadar yaşlı olduğu tespit edildi.

Korkunç Keşif

Bazıları kalıntıların, dağlardan savaştan dönen eski bir Hint ordusuna ait olduğunu söyledi. Diğerleri, ölümlere bir salgının sebep olduğunu iddia edildi.

Bir yerel inanışa göre ise, dağ tanrıçası Nanda Devi'nin yakındaki Hindu tapınağına seyahat eden saygısız bir hacı grubunun cezalandırıldığı söylenir.

Aktarılan bilgilere göre davranışlarına öfkelenen tanrıçanın, sapkınlara "demir gibi sert" toplar fırlattığı ifade edildi. İşin ilginç yanı ise bazı kemiklerde yuvarlak bir nesnenin çarpmasıyla tutarlı travma belirtileri var. Konuya ilişkin silah bulunamadı, ancak dini mücevher ve giysi parçaları bulundu. İskeletler, sağlıklı erkek, kadın ve çocuklarına aitti. Durum savaş ve salgın olasılığı değildi.

Böylece araştırmacılar, ölülerin muhtemelen 9. yüzyılda ölen Güney Asya kökenli hacılar olduğu sonucuna vardı. Bununla birlikte, 38 iskeletten oluşan yakın tarihli bir DNA örneği, bunların genetik olarak farklı üç gruptan geldiklerini gösterdi

23'ünün Hindistanlı, birinin Güney Doğu Asyalı ve en şaşırtıcı olanı ise, 14 tanesinin doğu Akdeniz kökenli olmasıydı.

Bununla birlikte, karbon tarihleme, kemiklerin hiçbirinin bu döneme ait olmadığı sonucuna varmıştır. Güney Asya kökenli olanlar, yedinci ve 10. yüzyıllar arasındaki çeşitli farklı olaylara, Akdeniz kökenli olanlar ise 18. yüzyıldaki bir olaya dayanmaktadır.

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal