Normalde kumlu çöller ve ultra-modern gökdelenlerin egemen olduğu Dubai'de böyle bir görsel şölenin yaşanması, şehrin atmosferik koşullarının ne kadar değişken olduğunu bir kez daha gösterdi. Yağış esnasında gökyüzünün yeşile bürünmesi, olağanüstü bir manzaraya yol açarak şehirdeki yaşamın bir an için durmasına neden oldu.
Geçen yılın başında Mekke'de yaşanan aşırı yağışlar sonrası ovanın ve dağların yeşillenmesi, doğal olayların insan yaşamına olan etkilerini gösteren bir diğer örnek oldu. Bu tür olaylar, insanların doğaya ve çevreye olan duyarlılıklarını artırırken, aynı zamanda Kıyamet hadisiyle de ilişkilendirildi.
Sosyal medyada hızla yayılan bir başka detay ise Hz. Ebu Hureyre'nin aktardığı bir hadis-i şerif oldu. Hadis şöyle der: "Ahir zaman yaklaştığında, Mekke'nin dağları yeşile bürünür." Yaşanan bu olağanüstü doğa olayları, birçok kişi tarafından bu hadisin bir işareti olarak yorumlandı.
Peygamberimiz (ﷺ) şöyle buyurdu:
“Mal çoğalıp, kapıdan taşmadıkça kıyamet kopmayacaktır. O derecede ki: Bir adam malının zekâtını çıkaracak, fakat onu kabul edecek hiçbir kimse bulamayacak. Hatta Arap toprağı / Arap yarımadası (ziraat, mera, bağ-bahçe ile) ırmakların aktığı yemyeşil bir hale dönmedikçe kıyamet kopmaz.” (bk. Müslim, Zekât, 60; Ahmed b. Hanbel, 2/370, 417; Mecmau’z-Zevaid, 7/331)
Doğanın gücü ve değişkenliği karşısında insanın duyarlılığı ve doğaya olan saygısı, bu tür olaylarla bir kez daha ön plana çıktı. Olağanüstü doğa olayları, hem insanları şaşırtırken hem de doğanın ne kadar kırılgan olduğunu hatırlatıyor.
Dubai'de yaşanan bu olağanüstü gökyüzü olayı, doğanın güzelliklerini ve değişkenliğini bir kez daha ortaya koydu. Sosyal medyanın da etkisiyle, bu tür doğa olayları daha geniş kitlelere ulaşarak insanların doğaya karşı daha duyarlı olmalarını teşvik ediyor. Hz. Ebu Hureyre'nin aktardığı hadis-i şerif de bu tür olayları daha da anlamlı kılıyor ve insanları düşünmeye sevk ediyor.
