Antalya'da Yabancılara Konut Satış Rekoru!

Antalya’da yabancılara konut satış rekoru kırıldı. Helmann Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün, yabancılara 4 bin 921 adet konut satıldığını ve bu rakamın 7 aylık rekoru olduğunu belirtti.

18.08.2021-10:23 - (Son Güncelleme: 18.08.2021-11:20) Antalya'da Yabancılara Konut Satış Rekoru!

Turizmin gözde mekanı olan Antalya’da yabancılara 4 bin 921 konut satıldı. Helmann Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün, yaptığı yazılı açıklamada, Antalya'da yabancılara konut satışlarının 7 ayda geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 48,1 yükseldiğini ve 4 bin 921 adet olarak satıldığı bilgisini paylaştı. 

‘EN YÜKSEK RAKAM 2019 YILINDA GÖRÜLMÜŞTÜ’

Ocak-temmuz arası dönemleri dikkate alınarak tüm zaman diliminin rekorunun kırıldığını söyleyen Özgün, ‘Bundan önceki en yüksek rakam 4 bin 857 adetle 2019’da görülmüştü. Kovid-19'un yaralarının sarılmaya başlandığı net bir şekilde ortaya konuluyor.’ dedi. 

‘YABANCI ALICI ve GURBETÇİ HAREKETE GEÇTİ’

Selman Özgün, ‘Özellikle koronavirüs sonrası insanların konut talebinde değişiklik oldu. Yeşil alanın, balkonun, yatay mimarinin bulunduğu yazlık bölgeler ve sahil kentleri artık daha çok tercih edilmeye başlandı. Özellikle yüksek döviz kuru yabancı alıcıyı ve gurbetçiyi harekete geçirdi. Ayrıca uygun fiyatlar da bu hareketi tetikledi. Türkiye'nin salgınla mücadele gösterdiği başarı da dünyanın çok farklı ülkelerinden Türkiye'ye ilginin artmasını sağladı. Antalya zaten yabancıya konut satışında hep ilk 2'de yer alan bir il. Turizm kenti olması, çok sayıda ülkeye direkt uçuş bulunması, doğası, güneşi, iklimi, sunduğu imkanları ve çok sayıda cezbedici özelliği sayesinde yabancılar tarafından tercih ediliyor.’ ifadelerini kullandı.

‘ARTIŞLARIN SÜRMESİNİ BEKLİYORUZ’

Özgün, yabancıya yapılan satışta temmuzda yüzde 51,4’lük yükseklik yaşandığını ve 931 adet konut satıldığını vurgulayarak, ‘Yılın geride kalan döneminde artışların sürmesini bekliyoruz. 2021 sonunda 10 bin adet barajını aşacağımızı düşünüyoruz.’ açıklamasını yaptı.

‘YANGINDA YANAN TARİHİ YAPILARIMIZ RESTORE EDİLMELİ’

Selman Özgün, son dönemde Türkiye’de yaşanan ilk başta Antalya ve Muğla olmak üzere ülke genelinde çıkan yangınlardan büyük üzüntü duyduklarını söyleyerek, yangınlarda zarar gören tarihi yapıların yenilenmesi ve restore edilmesi hakkında tavsiyelerde bulundu. Özgün, ‘Bu tarihi yapılarımızı hem mimari hem de kullanılan malzemeler açısından aslına uygun olarak yenilemeli veya restore etmeliyiz. İlgili kurullar süreçleri yürütürken bu konuya dikkat etmeli. Her açıdan eski haline uygunluk aranmalı.’ açıklamasını kullandı.

‘SAĞLAM İŞLEVSEL BİNALAR DEĞİL’

Selman Özgün, Türkiye'deki mimari ve konut üretiminde bahsederek herkesin ev yapabileceğini, bunun maharet olmadığını, asıl maharetin toprağa, hayvanlara ve bitkilere zarar vermeden konut üretmek olduğunun altını çizdi. Sağlam ve işlevsel binaların değil, insanda saygı, sevinç, aidiyet ve sahiplenme gibi manevi duygular uyandıran yapıların mimarlık ve sanat eseri olduğunu belirten Özgün, şöyle konuştu; ‘İstanbul'da milyonlarca insanın evinde balkon bile yok, pencerelerinden yeşil namına hiçbir şey göremiyorlar. Eskiden her şehrin, her semtin, hatta her mahallenin kendine mahsus bir karakteri, üslûbu, rengi, kokusu vardı, kısaca şahsiyeti vardı. Öyle bir ev inşa etmeliyiz ki; kapısı, penceresi, cumbası, çatısı, bahçesi gibi her bir parçası insanda elleme, dokunma, avuçlama, sevme isteği uyandırmalı.’

‘BETON KISA ÖMÜRLÜ BİR MALZEME’

Helmann Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Özgün, mimari miras meselesi hakkında üzerine bugüne kadar hiçbir yazı ve yayında rastlamadığı orijinal bir tespitini paylaşmak istediğine değinerek, şu ifadeleri kullandı; ‘Betonun kısa ömürlü bir malzeme olması nedeniyle (çoğunluk 60, iyimserler 80-100 yıl ömür biçiyor) hiçbir betonarme bina geleceğe miras kalamayacak. İleride kimse 21. yüzyıl mimarlığından söz edemeyecek. Mimarlık fakültesi öğrencilerine naçizane tavsiyem, betonarme dışında geleneksel inşaat teknikleri ve doğal malzemelerle ev yapma üzerine ihtisaslaşmaları, konu hakkında bilgilerini artırmaları, artan talepler için hazır olmaları.’

‘HER YIL ÖMRÜ OLAN 500 BİN KONUTUN YIKILMASI GEREKİYOR’

Özgün, betonarme binaların kısa ömürlü olmalarına dikkat çekerek ve geri dönüştürülememe gibi sebeplerden dolayı her sene Türk ekonomisine milyarca lira zarar verdiğini vurguladı. Böylece toprakların uçsuz bucaksız bir moloz çöp döküm sahasına dönüşme ihtimalinin olduğunu söyleyen Özgün, ‘Tek çözüm, geri dönüştürülebilir doğal malzemelerle inşaata yönelmek'. Sürekli yap-yık modeli ekonomik kayıp demektir. Hangi ülke bu derece ekonomik kayba dayanabilir? Her yıl ömrü dolan 500 bin konutun yıkılması gerekiyor. Ömrümüz yapıp yıkmakla geçebilir mi?’ analizinde bulundu. Özgün, diğer inşaat malzemeleri ile karşılaştırıldığında minimum ömürlü malzemenin betonarme olduğunu belirterek, dünyada betonun kapladığı alanın, yeşil alanları geçtiğini, sudan sonra en çok kullanılan malzemenin beton olduğunu kaydetti. 

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal