Türk Şairlerinin En Büyüklerinden 'Şeyh Galip'

Türk edebiyatına yön veren, Divan edebiyatının önemli şairlerinden Şeyh Galip'in biyografisini sizler için derledik.

04.04.2020-10:44 - (Son Güncelleme: 04.04.2020-10:32) Türk Şairlerinin En Büyüklerinden 'Şeyh Galip'

"Korkutmaya çalışma, yersizdir. Benim vuslat dediğim eceldir." dizelerinin sahibi Şeyh Galip, Fuzuli, Baki, Nef'i ve Nedim'in de aralarında bulunduğu divan edebiyatının beş büyük temsilcisinden biridir.

Asıl adı Mehmed Esad olan Şeyh Galip 1757 yılında şair ve alim Reşid Efendi ile Emine Hatun'un oğlu olarak İstanbul'da dünyaya gelmiştir. Mevlevi bir ailede yetişen Şeyh Galip, ilk eğitimini babasından almıştır.

Buharalı Saib'in şiirlerini çok beğenen Galip, ilk şiirlerinde kullandığı "Es'ad" mahlası başkaları tarafından kullanıldığı için "Galip" mahlasını tercih etmiştir.

Kişiliğiyle çevresini derinden etkilemenin yanında, henüz genç yaşta etkili bir şair ve geniş kültürlü bir aydın olarak tanınmaya başlayan Şeyh Galip, tasavvufun mazmun, çağrışım ve fikir hazinesinden faydalanırken, tek varlık inancını, ilahi aşk, insan yüceliği ve hoşgörülülük ilkelerini benimsemiştir.

24 YAŞINDA DİVAN SAHİBİ OLDU

Divan edebiyatında tasavvufun özellikle mevlevilik koluna bağlı olan Galip, daha 24 yaşında iken hacimli bir divanda ilk şiirlerini toplamıştır.

Düşünce hayatının gelişmesinde özellikle Mevlana'nın Mesnevi eserinin büyük etkisi olan başarılı isim, 24 yaşındayken "Divan" eserini yazmıştır.

Aruzun "Mef'ulü-mefa'ilün-fa'ülün" kalıbını kullandığı başyapıtı "Hüsn ü Aşk"ı 26 yaşındayken, 6 ayda kaleme alan Şeyh Galip, eserlerinde güçlü semboller kullanmıştır.

Divan edebiyatının önemli örneklerinden biri olan ve 2041 beyitten oluşan Hüsn ü Aşk, kurgusal anlamda "Hüsn" (güzellik) ismindeki kız ile "Aşk" ismindeki erkeğin aşkını anlatan, tasavvufi bir tema ve temele sahip bir mesnevidir. Her satırında tasavvufi simgeler bulunan eserdeki, kişi ve yer isimleriyle, benzetmeler, İranlı Şevketi Buhari'nin Sebk-i Hindi (Hint üslubu) ile yazılmıştır.

Şair Galip, 28 yaşındayken Konya'da Mevlana'nın dergahına katımış birkaç yıl sonra da İstanbul'da Yenikapı Mevlevihanesi'ne girmiştir.

Aynı yıl padişah olarak tahta çıkan III.Selim tarafından saraya davet edilen Şeyh Galip, Galata Mevlevihanesi Şeyhliği'ne getirilmiştir.

KENDİNE HAS BİR EDEBİ ÜSLUBU VARDI

III.Selim'in Galata Mevlevihanesi'nde sık sık ziyaret ettiği usta edebiyatçı, bu dönemde "Galip Dede" olarak anılmaya başlamıştır.

Şiirde yenilik vurgusunu sürekli ön planda tutan Şeyh Galip, Divan ile Hüsn-ü Aşk eserlerinde, şiirde kendine has bir üslup geliştirmiştir.

Baştan başa mecazlarla örülmüş şiirleriyle de okuyucunun ilgisini gören şair ayrıca "Şerh-i Cezire-i Mesnevi" ile "Es-Sohbetü's-Safiyye" adlı eserleri de edebiyatseverlerle buluşturmuştur.

1791 yılına kadar Sütlüce'deki evinde şeyhlik yapan Galip, 8 yıl süren dergah şeyhliği sırasında Sultan III. Selim, Valide Sultan ve padişahın kız kardeşi Beyhan Sultan'ın yakınları arasında yer almıştır.

Şeyh Galip, 3 Ocak 1799'da, henüz 42 yaşındayken vefat etmiş ve Galata Mevlevihanesi'nin avlusundaki türbeye defnedilmiştir.

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

En Çok Okunanlar

Modal