Peygamber Efendimizin Berat Kandili duası

Yarın Berat Kandili’nin kutlanacak olması sebebiyle Peygamber Efendimizin Berat Kandili duasının ne olduğunu öğrenmek isteyen müslümanlar internet üzerinden araştırmalarına devam ediyor. İşte Berat Kandili’nde okunabilecek olan dualar...

16.03.2022-16:24 - (Son Güncelleme: 06.03.2023-17:17) Peygamber Efendimizin Berat Kandili duası

Ramazan ayının yaklaştığını müjdeleyen bir gün olan Berat Kandili yarın gerçekleşecek. Hicri takvime göre Şaban ayının 15. gününe denk gelen Berat Kandili 2022 yılında 17 Mart 2022 Perşembe gününe yani yarına denk geliyor. Bu önemli günde Allah’tan günahlarının affını isteyen müslümanlar Berat Kandili’nde okunabilecek olan duaları öğrenmek için arama motorları üzerinden araştırmalarını hızlandırdı.

Berat Kandili’nde okunması gereken dualar hangileri?

Hz. Muhammed’in ‘’Benim ayım’’ olarak anlamlandırdığı Şaban ayının 15. gününde gerçekleşen Berat Kandili, normal günlerden çok daha fazla sevap getiren bir gün olduğu ve Allah’ın affediciliğinin fazla olduğu bir gün olması sebebiyle oldukça önemli bir gündür. İşte Berat Kandili’nde okunabilecek olan dualar:

Berat Kandili

Ya Rabbi, Senin nezdindeki kitabında, Levh-i Mahfûz'da şayet beni kötü, mahrum, ilâhî rahmetten kovulmuş, fakir bir insan olarak yazmış isen fazlınla bu kötü kaderimi; âsî, mahrum, ilâhî huzurdan kovulmuş, darlık içinde hayat geçirmeye mahkum bir fakir insan oluşuma ait yazgımı siliver Allahım! Beni, nezdindeki ana kitapta iyilerden, salih kullarından, rızkı bol, zengin ve hayırlı işlerde yarışan ve muvaffak olan kullarından olarak yazıver.

Allah'ım! -Senin sözün haktır- Nebiyy-i Zişan'ın lisanı üzere gönderdiğin mukaddes Kitabında şöyle buyurdun: "Allah dilediğini siler. (Dilediğini de) sabit bırakır. Bütün kitapların aslı O'nun yanındadır" (Ra'd Sûresi, 39)

İlahî! "Her hikmetli iş nezdimizde bir emir ile o zaman ayrılır" (Duhan, 4) buyurduğun mükerrem Şaban ayının 14. gecesi en büyük tecellin ile; bildiğimiz bilmediğimiz, Senin bildiğin bela ve musibetleri bizlerin üzerinden kaldırmanı diliyoruz. Şüphesiz Sen, sonsuz güç ve kuvvet sahibisin! Lütuf ve ihsanı bol olan Rabbimizsin!

Allahım! Seyyidimiz, Efendimiz Hazret-i Muhammed'e, âline, ashabına, evlâdına, ezvâc-ı tâhirâtına salât ü selâm eyle! Dualarımızı Habibin hürmetine kabul eyle!

Euzü billahi mineş-şeytanir-racîm Bismillahir-rahmanir-rahîm Ey Bizleri varlığa erdiren Var olmadaki sonsuz zevki gönüllerimize duyuran Güzeller Güzeli Rabbimiz! Sana sonsuz hamd ü senalar olsun. Kainatın İftihar Tablosu Peygamber Efendimiz'e Sonsuz salât ü selam olsun. Gufranla ufkumuzda tüllenen şu mübarek gecede bir kere daha dergâh-ı ilahînin önünde el açıp yalvarıyoruz:

Bize verdiğin isteme duygusu ve istenenleri vereceğin inancıyla rahmetinin vüs'ati genişliğindeki kapına dayanıyor, şu mübarek gecede bir kere daha hâlimizi arz etmek istiyoruz. Hâlimiz Sana ayan, söyleyeceklerimiz bildiklerinin bir kısmını beyan. Beklediğimiz asırlardan beri bizi kıvrım kıvrım kıvrandıran dertlerimize derman.. İcabet buyur ey Rahîm ü Rahmân!

Senin dualara icabet etme mecburiyetin yoktur; ama bizim ona ihtiyacımız hissettiklerimizden de çoktur. Bütün dileklerimizi kabul buyur ve bunları kabulünü vicdanlarımıza duyur; aç ve yalnızlıkla tir tir titreyen kalblerimizi iman ve itminanla doyur.

Ciddi bir yol almış sayılmasak da yıllar var hep yollardayız. Ufkumuz gam ve kederle tülleniyor. Önümüzdeki engebeler beşer takatini aşkın görünüyor. Ümmet-i Muhammed (aleyhissalatü vet-teslîmât) perişan, derbeder ve ızdırap içinde.. Müslümanlık gelenek ve göreneklerin darlığına mahkum.. İbadet ü tâat kültür televvünlü.. Duygular, düşünceler fantezilere emanet.. Mücadelelerin esası da çıkarlar, menfaatler, ırkî mülahazalara dayalı. Sen bizlere çıkar yol lutfeyle ya Rabbi!

Önümüzdeki şu upuzun hayat yolculuğunda, bizi kendi idrak ve ihsaslarımızın darlığıyla başbaşa bırakma; akıllarımızı inhiraf ve sürçmelerden, nefislerimizi cismânîliğin baskılarından, gönüllerimizi de hevâ ve heveslerin öldürücü oklarından sıyanet eyle. Kapının kullarını; ilimde kibir u gururdan, ibadette riya ve gafletten ve duygularına renk attıran ülfetten koru. Senin yolunda yürüyor gibi görünüp Senden uzaklaşmak, kurbet atmosferinde içiçe firkat yaşamak, hep rızadan söz edip gazap arkasından koşmak ne acıdır! Sen bizi kazanç yolu sanılan bu tür haybet vadilerinde ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.

Bizleri büyük-küçük hatalardan, günahlardan ve emirlerine karşı isyan kokan tavır ve davranışlardan arındır.. Ya Rabbi lisanlarımızı yalandan, gıybetten, Senin sevmediğin, hoşnut olmadığın bütün kirli sözlerden temizle.. Kalblerimizi gösterişten ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi! Her hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle.. Niyetlerimizi ihlaslı kıl ve bize lütfettiğin bütün şeylerde de bereket ihsan eyle ya Rabbi!

Şu anda duygularımız derbeder, davranışlarımız ahenksiz, ruhlarımız kirli, ayaklarımız titrek, ellerimiz mefluç, çoğumuz itibarıyla ümitlerimiz sarsık, havalar boz-bulanık, mağripler hicranla tül tül, maşrıklar lütfuna kalmış... İşte böyle bir dağınıklık içinde Sana geldik. Böyle gelenlerin ilki değiliz, sonuncusu da olmayacağız. Rahmetin, bu garip pişmanların ümit kapısı, bizler de bu kapının önündeki liyakatsiz dilenciler. Şimdiye kadar gelip Senin kapında ihtiyaç izhar edenlerden boş dönen hiç olmamış; hiçbir kaçkın ve pişman da o kapıdan kovulmamıştır. O kapı Senin kapın, onun başkalarından farkı da her gelene affındır. Bizi hilm ü silminle güçlendir. Zalimlere de varlığını duyur.

Şu mübarek gecede binler, yüz binler Senin karşında divan durarak ellerimizi Sana açıyor ve külliyet kesbetmiş niyaz edalı soluklarımızla, kullarına her zaman açık bulunan, hiç olmazsa aralık duran rahmet desenli kapının tokmağına inleyerek dokunuyor ve "Biz geldik" diyoruz. Herkesi ve her şeyi görüp gözettiğine, her sese ve herkese merhamet ettiğine gönülden inanarak kaçkınlığımızı muvakkat dahi olsa görmüyor, günahlarımızı af çağlayanların içinde tasavvur ediyor, karıştırdığımız haltlara değil, Senin afv u safhına bakıyor ve ümitlerimizi ona bağlıyoruz; Enîsimiz Sen isen, çevrenin vahşetinden bize ne! Her yanda şeytan ve avenesi içten içe homurdanıp duruyorlarmış, Sen bizimle olduktan sonra ne ifade eder ki! Sen her şeyin biricik hâkimisin ve hükmünü engelleyecek bir güç de yoktur. Sen saltanat dairen içinde en küçük şeyleri görür, en cılız sesleri işitir, hiçbir şeyi ve hiçbir kimseyi cevapsız bırakmazsın.

Bu mukaddes miraç gecesinde bizleri de bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık ve öyle bir âlemde yaşıyoruz ki, önümüzde tuzak, arkamızda tuzak; uğrayıp geçtiğimiz her yerde nefis, şeytan ve aynı takımdan binlerce ifrit ağını germiş av bekliyor; yol boyu yüzlerce fitne ocağı ve isi-dumanı gelip sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her hâlimizden belli; bizleri yara-bere almadan hedefe ancak Sen ulaştırabilir ve bugüne kadar elli defa çatlamış, kırılmış ruh dünyamızı da ancak Sen tamir edebilirsin. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize yeniden insan olma yollarını göstermeni diliyoruz.

Hz. Muhammed’in Berat Kandili’nde okuduğu dua nedir?

Hz. Muhammed’in ‘’Benim ayım’’ olarak nitelendirdiği Şaban ayı içerisinde gerçekleşen Berat Kandili’nde okuduğu dua bir çok müslümanın gündemini meşgul ediyor. İşte Peygamber Efendimiz’in Berat Kandili’nde okuduğu dua:

"Allah'ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum, senden yine sana ilticâ ediyorum. Senin şanın yücedir. Sana yaptığım senayı, senin kendine yaptığın senaya denk bulmuyorum. Sana layık bir surette hamd etmekten acizim"

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal