Balkanlarda Gezilecek En Güzel 10 Şehir

Osmanlı’dan günümüze kadar eserleri en güzel şekilde muhafaza etmiş olan Balkanların bu güzel şehri Saraybosna dört mevsim ziyaret edilebilecek bir şehir. Vizesiz gidilebilecek bir başkent olan Saraybosna, Doğu-Batı sentezinin en güzel örneklerinden Saraybosna Dinar Alpleri’yle çevrelenmiş bir vadi içinde, Miljacka Nehri’nin çevresine kurulmuş durumda. Sakinliği ile ziyaretçilerinin huzuru tatmasını sağlayan Saraybosna’yı sadece yürüyerek bile keşfedebilirsiniz. Büyük İskender, Roma ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun ardından Osmanlı Devleti hakimiyetine giren Bosna Hersek, Osmanlı Devletinin yıkılmasının ardından önce Yugoslavya’nın hakimiyetine girdi ardından da bağımsızlığını kazandı. Balkanların Kudüs’ü olarak adlandırılan Saraybosna’da birçok gezilecek nokta bulunuyor. Bütün bu tarihi geçmişinden dolayı kültürel açıdan oldukça zengin bir şehir olan Saraybosna’da birçok tarihi ve doğal güzellikler bulunuyor. Ülkenin bir diğer sembolü Latin Köprüsü, 2 Dünya Savaşının başlamasına neden olayın burada gerçekleşmesi nedeniyle öneme sahiptir. Bosna Hersek’te Boşnakça, Sırpça ve Hırvatça resmi diller olarak kullanılıyor. Ülkenin para birimi ise Bosna Markı. SARAYBOSNADA KEŞFETMENİZ GEREKEN YERLER; Başçarşı, Başçarşı Sebili, Başçarşı Camii Saat Kulesi Gazi Hüsrev Bey Camii, Gazi Hüsrev Bey Medresesi Ferhadija Camii Moriça Han Mezistan Ferhadiye Caddesi Latin Köprüsü Hayat (Umut) Tüneli İnat Evi Hünkar Camii Saraybosna Katedrali Sonsuz Ateş Svrzo Evi Vrelo Bosne Milli Parkı Bosna Hersek Ulusal Kütüphanesi.

Saraybosna dışında Mostar da Bosna Hersek’te gidilmesi gereken şehirlerden bir tanesi. Neretva Nehri üzerinde bulunan Mostar Köprüsü, ülkenin sembollerinden biri. 2005 yılında UNESCO’nun Dünya Miras Listesi’ne giren bu köprü savaş döneminde yaşadıklarını doğu kısmındaki Eski Köprü Müzesi’nde sergiliyor. Mimar Hayreddin Paşa tarafından 9 yıllık bir çalışmanın sonucunda tamamlanan Mostar Köprüsü, Bosna Hersek’in en önemli ikinci şehri olan Mostar’da bulunuyor. Bölgede ki geleneğe göre şehrin cesur erkekleri düğün öncesi cesaretleri göstermek için bu köprüden atlıyorlar. Günümüzde hala daha bu geleneği sürdüren gençler bulunuyor. Karagöz Bey Camii, Koski Mehmet Paşa Camii, Müslüm Bey Konağı, Biscevica Evi (Türk Evi), Tara Kulesi, Saat Kulesi, Partizan Abidesi, Eğri Köprü, Hersek Tarih Müzesi, Bakırcılar Çarşısı, Katolik Katedrali Mostar’da sizi bekleyen yerler. Gezerken her bir yerin mimarisinin bir diğerinden farklı olduğuna tanık olacaksınız ve Mostar’a hayran kalacaksınız.

İlk yerleşimi Neolitik döneme dayanan genç Karadağ ülkesinin en güzel şehirlerinden biri olan Koıtor, Lovencen Dağı eteklerinde kurulmuş Adriyatik denizi kıyılarında bir şehirdir. Tarihi ve kültürel olarak oldukça önemli bir geçmişi olan Kotor, aynı zamanda masmavi denizi ve yemyeşil dağlarıyla turistleri büyülüyor. Kotor, doğal, kültürel ve tarihi güzelliklerin buluştuğu, en az bir hatta birden fazla kez görülmeye değer bir şehirdir. Vizesiz seyahat edebileceğiniz bir ülke olan Karadağ’ın en güzel şehirlerinden biri olan Kotor, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alıyor. 2006’da Sırbistan’dan ayrılarak bağımsızlığını kazanan Karadağ’ın resmi dilleri Karadağca/Sırpça; bazı bölgelerde ise Boşnakça, Arnavutça ve Hırvatça konuşulmaktadır. Tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken Karadağ’ın para birimi ise Euro. KARADAĞ’DA KEŞFETMENİZ GEREKEN YERLER; Venedik mimarisiyle gözleri kamaştıran Kotor’da tarihi yansıtan dar sokaklar Kotor Kalesi Saat Kulesi Sveti Tripun Katedrali Sveta Marja Kilisesi Gospe od Cdravlja En büyük kilise St. Nicolas Gotik mimarisiyle St. Tryphon Katedral En değerli tarihi miraslardan Napoleon Tiyatrosu Denizcilik Müzesi Gospa od Skrpjela Adası Tara Nehri Yukarı Şehrin Duvarları Avusturya-Macaristan Ormanları Krstac

Turistik Karadağ’ın sahil şehri Budva UNESCO korumalı Old Town’dan başlayarak Budva Şehir Müzesi, Budva Modern Galeri, Open Art Studio, Dans Eden Kız Heykeli, Church of Santa Marija in Punta, Marina, Hisar rotasıyla gezmelisiniz. Budva’nın en çok ziyaret edilen Sveti Stefan Adası ve Sveti Nikola Adası da gezilmesi gereken diğer yerlerden. Adriyatik Denizi kıyısındaki bu güzel şehir, sahilleri ve tarihi yerleşim yerleri ile ön plana çıkıyor. Bölgedeki en güzel plajlarda yine Adriyatik Denizi kıyısındaki bu güzel Karadağ şehrinde bulunuyor. Eski Ceneviz şehirlerinin bulunduğu Budva, İtalya’ya da oldukça yakın bir konumda. Yunan ve Roma döneminden kalan mezarları (The Ancient Necropolis), Church of St. Ivan/Church of St. John Kilisesi’ni, St. Sava Church Kilisesi’ni, Basilica Remains isimli kalıntıları ve Budva’ya 40 kilometrelik mesafede bulunan Bar kasabasını görmelisiniz.

Kosova’da en çok Türk’ün bulunduğu şehir olan Kosova, kültürel olarak da Türkiye’ye oldukça yakın. 2008’de Sırbistan’dan ayrılarak bağımsızlığını kazanan Kosova Cumhuriyeti’nin resmi dilleri Arnavutça ve Sırpça; bazı bölgelerde de Romanca, Boşnakça, Türkçe, Goranca kullanılıyor. Bosna’dan sonra en çok Türk’ün bulunduğu ülke olan Kosova, yüzlerce yıl boyunca Osmanlı hakimiyetinde kaldı. Osmanlı zamanından miras birçok eseri barındıran Prizren’de toplam 37 cami, 1 Katolik kilisesi ve 3 Ortodoks kilisesi bulunuyor. Prizren şehrine gittiğini de ilk olarak Prizren Kalesi’ni görmeli, sonrasında ak nehir Bistrica Nehri ve nehrin üzerindeki Bistrica Köprüsü’ne gidebilirsiniz. Tarihi köprü aynı zamanda Taş Köprü olarak da biliniyor. Köprünün yakınlarında bulunan Sinan Paşa Camii Balkanlar’ın en yüksek minareli camisi olarak biliniyor. Doğu ve Batı kültürünün kaynaştığı bir şehir olan Prizren şehrinde Sinan Paşa Camii, Katolik Katolik Kilisesi ve Sırp Ortodoks Kilisesi yan yana bulunuyor. Dinlere e kültürlere karşı saygının ne kadar gösterildiği bu örnekten dahi belli oluyor. Prizren sokaklarında yürüdükçe kendinizi eski zamanlarda hayal edebilirsiniz, çünkü şehir hala eski dönemlerin havasını solumanızı sağlıyor.

Balkanlar denilince akla ilk gelen şehirlerden biri olan Belgrad, hem Tarihi geçmişi hem de kültürel alanlarıyla oldukça özel bir bölgedir. Beyaz Şehir anlamına gelen ve Sava ile Tuna nehirlerinin birleşme noktasında bulunan Sırbistan’ın başkenti, enerjisiyle ve canlılığıyla turistleri kendine hayran bırakmayı başarıyor. Zengin kültürel ve tarihi miraslarıyla eski binalar, kiliseler, katedraller, anıtlar, çeşmeler, doğal güzellikler ve daha bir çok keşfedilecek yer var. Merkezindeki Prens Obrenovic Heykeli ve Ulusal Tiyatro, Ulusal Müze ve Bosko Buha Tiyatrosu, Cumhuriyet Meydanı’nı çevreleyen noktalardan sadece birkaçı. Şehrin en meşhur caddesi, bir nevi Belgrad’ın İstiklal Caddesi olan Knez Mihailova Caddesi butikleri, dükkanları, kafeleri ve restoranlarıyla kesinlikle görülmesi gereken bir yer. Ardından Belgrad Kalesi, zamana meydan okuyan Sava Mahallesi (Savamala), Nova Grad, Zemun, Ada Ciganlija, Skadarlija ve çok daha fazlası Belgrad turunuzu tamamlamadan görmeniz gereken yerler arasında bulunuyor. Sırpça’nın resmi dil olduğu ülkede Boşnakça, Rumence, , Macarca, Slovakça ve Hırvatça da kullanılıyor. Vizesiz ziyaretin en önemli adreslerinden biri olan Belgrad’ta para birimi olarak Sırp dinarı kullanılıyor.

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’na ev sahibi yapmış olan Sırbistan’ın güzel şehri Novi Sad’ı gezerken fark edebileceğiniz ilk şey mimari anlamda oldukça güzel bir şehir. Direkt uçuş olmadığı için Belgrad’dan tren veya otobüs ile aktarma yapabilirsiniz. Gezinize Petrovaradin kasabasındaki Petrovaradin Kalesi’yle başlayabilirsiniz, devamında St. George’s Katedrali, Novi Sad Belediye Sarayı, Zmaj Jovina Caddesi, Ortodoks Psikopoz Sarayı, Özgürlük Meydanı (Trg Slobode), Vojvodina Oteli, Slovak Evanjelist Kilisesi, Novi Sad Tiyatrosu, Katolik Meryem Kilisesi, Sırbistan Ulusal Tiyatrosu, Matica Srpska Kültür Merkezi, Tuna Nehri ve Tuna Nehri Parkı olan Dunavski Park’ı görmelisiniz. Mimari ve sosyal açıdan Belgrad’dan farklı bir şehir olan Novi Sad tarih kokan, sakin ve telaşsız bir şehir. Estetik görünümlü binalarıyla ziyaretçilerini büyüleyen bir şehir olan Novi Sad’da, sizi geçmişe götürecek geleneksel tarzda döşenmiş çok sayıda mekanda bulunuyor. Belgrad’dan sonra ikinci kültür merkezi olan Novi Sad, aynı zamanda Sırp kültürünün de merkeziydi. Ucuz olan bu huzur dolu şehre bir hafta sonunuzu ayırmanız gerekli tüm yerleri gezmeniz için yeterli olacaktır.

Osmanlı Devleti’nin Balkanlar’daki en önemli kentlerinden biri olan Tiran aynı zamanda günümüzde Arnavuluk’un da başkentidir. Bu bölge paleolitik çağdan beri yerleşim izlerine rastlansa da bölgenin şehirleşmesi Osmanlı Devleti dönemindedir. Bundan dolayı da şehir de her bölgede Osmanlı Devleti’nin izleri açıkça görülüyor. Osmanlı döneminden kalma eserler ile dikkat çeken Tiran, bir diğer yüzünü, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra kente yerleşen Sovyet mimarisi oluşturuyor. Şehirde birçok tarihi ve doğal güzelliklerin bulunmasından dolayı turistler tarafından çokça tercih ediliyor. İskender Bey Meydanı, Dajti Dağı, Ethem Bey Cami ve Saat Kulesi Tiran’da gezilecek başlıca yerlerden sadece birkaçı. Şehrin en gözde mekanlarından Blloku (Blok Bölgesi), bu bölgede bulunan 360 derece dönebilen kafeteryasıyla Skytower Oteli, Ulusal Park ve Yapay Göl’de bulunuyor. Ayrıca Türk vatandaşlarına vize istememesinden dolayı sadece pasaportunuzla da Tiran’a gidebilirsiniz. Arnavutça’nın resmi dil olduğu ülkede Türkçe konuşarak da anlaşabilirsiniz. ARNAVUTLUK’TA KEŞFETMENİZ GEREKEN YERLER; Skanderberg isimli İskender Bey Meydanı ve İskender Bey Heykeli Şehrin simgelerinden Saat Kulesi, farklı mimarisiyle ilgi çeken Ethem Bey Camii Şehrin simgelerinden bir başkası Ulusal Tarih Müzesi Tarihi Opera binası Şehir merkezindeki Eşsiz doğasıyla Dajti Dağı Piramida ismindeki Kültür Merkezi, Barış Çamı Kafeden gece kulübüne birçok mekan barındıran popüler kompleks Taiwan Taiwan’ın yanı başındaki Rinia Parkı

Büyük İskender’in şehri olan Üsküp Vardar nehrinin iki kıyısına kurulmuştur. Büyük İskender’in yanı sıra Osmanlı Devleti için de oldukça önemli olan Üsküp şehri, tipik bir Anadolu şehridir. Kültür olarak bize oldukça yakın olan Makedon esintileriyle Üsküp’teki Eski Türk Çarşısı’nda pek çok Osmanlı eserine rastlayabilirsiniz. Makedonya Meydanın kalbinde Büyük İskender’i temsil eden Atlı Savaşçı Heykeli’nden sonra meydanı çevreleyen 20’den fazla heykeli inceleyebilirsiniz. Bu 20’den fazla heykelden dolayı da Üsküp’e Heykeller Şehri de deniliyor. Heykellerden sonra Museum of Macedonian Struggle (Milli Mücadele Müzesi) ve Skopje Triumphal Arch (Zafer Takı), meydan çevresinde de “Yeni” kelimesiyle başlayan Yeni Anayasa Mahkemesi, Yeni Dışişleri Bakanlığı Binası, Yeni Arkeoloj, Müzesi, Yeni Ulusal Tiyatro vb. birçok binayı görebilirsiniz. Vardar Nehri’nin üzerindeki köprüleri de görülmeye değer diğer yerler arasında. Neo-klasik yapısıyla ve tipik bir Anadolu şehri olan Üsküp’ü görmelisiniz. Ayrıca şehirde çok fazla Türkçe bilen insan olduğundan dolayı dil konusunda da zorlanmazsınız. Bunların aynı sıra Üsküp şehrinde esnaflar Türk Lirasını da kabul ediyor. ÜSKÜP’TE KEŞFETMENİZ GEREKEN YERLER; Türk Çarşısı Taş Köprü Üsküp Kalesi Rahibe Terasa’nın Evi Mustafa Paşa Cami Makedonya Müzesi Porta Makedonya Davud Paşa Hamamı Üsküp Şehir Müzesi Sanat Müzesi Sanat Köprüsü Arkeoloji Müzesi Aziz Clement Kilisesi Millenium Cross Çifte Hamam

Kış ve yaz aylarında en çok tercih edilen Romanya’nın en güzel şehri olan Transilvanya Osmanlı Devleti’ndeki adıyla Erdel batı ve orta bölgede bulunuyor. Dracula’nın şehri olduğu bilinen Transilvanya, Macar asıllı Erdely Beyin isminden geliyor. Transilvanya rotası Bükreş’ten başlayarak Sinaia, Bran-Braşov, Viscri-Sighişoara, Sibiel, Sibiu ve Transfagaraşan şeklinde devam ediyor. Sanatın, eğitimin ve mimarinin değerli olduğu başkent Bükreş’te Parlamento Sarayı, 15. yüzyılda Kont Drakula yani Prens Vlad öncülüğünde kurulan Lipscani, göz kamaştıran tavan işlemeleri insanı büyülüyor. Ateneum Romanian, Herastrau Parkı ve içindeki Dimitrie Gusti Ulusal Köy Müzesi, Devrim Meydanı’nda bulunan Ulusal Sanat Müzesi, Stavropoleos Kilisesi, Zafer Meydanı’ndan Museum of Romanian Peasant, Zafer Takı, Calea Victoriei, Çeşmeci Parkı ve Cantacuzino Sarayı görülmesi gereken ana yerler. Bükreş’in ardından yaklaşık bir buçuk saatte ulaşabileceğiniz Sinaia’da gezilmesi gereken yerler; Romanya’da her yıl milyonlarca ziyaretçiye sahip en popüler noktası Peleş Şatosu, Sinaia Manastırı’nın yanı sıra Ski Slopes’e kış aylarında kayak ve yaz aylarında manzara için çıkabilirsiniz. Braşov’da bulunan Bran ilçesi dendi mi soğuk rüzgarlar esdiği bir bölge. Drakula’nın şatosu ise tam da bu bölge de Bran Kalesi’nde bulunuyor. Ardından Raşnov Kalesi’ni de görebilirsiniz. Kışın tatil yapabileceğiniz Turistik Poiana Kayak Merkezi dışında Kara Kilise, yürüyerek veya teleferikle çıkabilirsiniz. Tampa Tepesi, dünyanın en dar sokaklarından Halat Sokak ile Braşov’da gerekli her yeri görebilirsiniz. Sighişoara UNESCO Dünya Miras Listesi’nden yer alan bir şehir. Drakula’nın doğduğu Vlad Tepeş’in Evi’ni ve her sene Temmuz ayında gerçekleşen Ortaçağ Festivali’yle Eski Şehir daha da renkleniyor. Viscri Köyü’nü popüler kılan şey şüphesiz UNESCO Dünya Miras Listesi’ne giren kilisesi. Viscri Köyü’ndeki bu kilisenin yanı sıra Viscri Köyü’nü ve Prens Charles’ın evlerini ziyaret edebilirsiniz. Zalanpatak Köyü’ndeki tesisin içindeki çayırları, dereyi ve evleri görebilirsiniz. At üstünde ayı izi sürme, mantar toplama gibi çeşitli aktiviteleri de yapmak mümkün. Ormanın kıyısında ve dağların arasında bulunun ve görenlerin adeta masallardan çıktığını düşündüğü Sibiel Köyü bölgeye gelen turistlerin ilgisini çekiyor. Romanya kültürünü en iyi yansıtan bölgelerden biri olan bu köyde köy hayatını bizzat gözlerinizle göreceksiniz. Sibiu’da Dokumacı Kulesi, Çölekçi Kulesi ve Marangoz Kulesi üçlüsü dışında Doğal Tarih Müzesi ve Brukenthal Sanat Galerisi ve Yalan Köprüsü başta olmak üzere birçok mimari güzellikleri görebilirsiniz. Son olarak çılgın virajlarıyla Dünyanın En İyi Yolu seçilen Transfagaraşan Yolunu görerek Transilvanya turunu bitirebilirsiniz. Transfagaraşan Yolu üzerindeki şelaleler, tüneller ve buzul göller dahil birçok manzarayı bu yol üzerinde görebilirsiniz. Türk vatandaşlarına vize muafiyeti veren Romanya’ya sadece pasaportunuzla girebilirsiniz. Romanya’da konuşulan dil Rumence olan ülkenin para birimi ise Rumen leyidir.