Türkiye'de art arda meydana gelen şiddetli türbülanslar! İşte nedeni...

İstanbul Aydın Üniversitesi Pilotaj Bölümünden Öğretim Üyesi Doç. Dr. Salim Kurnaz, yaşanan türbülans olaylarını değerlendirerek nedenlerini açıkladı ve türbülans anında yapılması gerekenleri aktardı. Kurnaz, özellikle Antalya uçuşlarında türbülansların daha sık yaşanabileceğine dikkat çekti. Son dönemde yaşanan türbülans olayları arasında; Londra-Singapur seferini yapan bir yolcu uçağında 1 kişinin hayatını kaybetmesi ve 104 kişinin yaralanması, İstanbul-İzmir seferini yapan uçakta bir kabin memurunun vücudunda kırıklar meydana gelmesi, ve Doha-Dublin seferini yapan uçakta 12 kişinin yaralanması yer alıyor. Bu olaylar, türbülansla ilgili korkuları artırmış durumda. Türkiye üzerinde yaşanan bu türbülans olaylarının diğerlerinden farklı oluşu ise dikkat çekici.

İstanbul Aydın Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Pilotaj Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Salim Kurnaz, türbülansın nasıl oluştuğuna dair bilgilendirme yaparak, "Havacılıkta, uçak kanatlarının altından ve üstünden geçen rüzgarın birbirine paralel şekilde, sabit yönde ve hızlı olmasını isteriz. Türbülans, bu hava akımlarının bozularak kanadın alt ve üst yüzeyine farklı derecelerde temas etmesidir. Havada olan rüzgar akımları, çeşitli ısınmalardan dolayı olan akımlar ve dağ gibi yüksek irtifalı coğrafi etkenler bu rüzgarların çeşitli yönlerde dalgalanmasını sağladıkları için rüzgar, uçağın kanatlarına farklı açılarda gelebiliyor ve uçak irtifa kaybediyor" şeklinde açıklama yaptı.

Uçuş öncesi meteorolojik koşulların bilindiğini, ancak CAT denilen açık hava türbülansının öngörülememesine dikkat çeken Kurnaz, özellikle Toros Dağları gibi coğrafi etkenlerin türbülans oluşumunda etkili olabileceğini belirtti. Türkiye üzerinde türbülansın daha sık yaşandığı yerlere örnek olarak Antalya'yı gösterdi.

Türbülans olaylarının olumsuz etkileri

Türkiye'de yaşanan bu türbülans olaylarının, havayolu sektöründe ve yolcularda olumsuz etkiler yaratmasıyla birlikte, havacılık otoritelerinin ve hava yolu şirketlerinin alacakları önlemler ve pilotların bu duruma karşı alacakları tedbirler de önem kazanıyor. Bu türbülansların etkilerinin azaltılması ve hava yolculuğunun daha güvenli hale getirilmesi için ilgili tarafların işbirliği içinde çalışması gerektiğini vurgulayan  Doç. Dr. Salim Kurnaz, şunları kaydetti:

“Türbülansın oluşumuna etki eden 3 faktör var. Bir tanesi yoğun yağmur taşıyan kümülüs bulutları. Bunlar meteorolojik radarda göründüğü için rotalar üzerinde varsa uçağın rotaları değiştiriyorlar. İkinci sebebi dağ gibi coğrafi yükseklikler. Bunlar hava akımlarının önce yukarıya doğru ardından da aşağıya doğru yönelmesine sebep olur. Örneğin Antalya-İstanbul uçuşunu yapan uçaklar, Toroslar üzerinden geçerken bu etkiye daha küçük bir şekilde maruz kalıyorlar. Himalayalar gibi daha yüksek dağ oluşumları hava akımını daha çok etkiliyor. Açık hava türbülansı dediğimiz türbülans çeşidi de sıcak hava akımın soğuk akımlarla sınır tabakası yaptığı yerlerde oluşuyor.

TÜRBÜLANS SONUCU UÇAK DÜŞER Mİ?

Türbülanstan kaynaklı düşme vakası tarihte yok. Türbülans esnasında emniyet kemeri bağlı olmayan, ayakta, tuvalette yakalanan yolcular başlarını tavana ya da herhangi bir yere çarpma ya da birkaç koltuk ileri geri gitme gibi olaylarla karşılaşılıyor. Özellikle ayakta yakalanmak daha ciddi yaralanmalara sebebiyet veriyor.

3 VAKADAN 2'Sİ NEDEN TÜRKİYE ÜZERİNDE!

Kuzey yarım kürede sıcak hava akımlarının artmasıyla ve bu sıcak hava akımlarının soğuk hava akımlarına ayrıldıkları bölgelerde türbülans oluşuyor. Avrupa’nın güneyinden ve Türkiye üzerinden geçen bir soğuk hava iklimi, sıcak hava akımı mevcut. En son yaşanan olayda da bu sıcak hava akımının etkisi görülmüş vaziyette. Bölgesel olarak illa Türkiye’de çoğunlukla olacak diye bir risk yok.

KEMERLERİ BAĞLI TUTMAK GEREKİYOR

Yolcular türbülansın birkaç dakika sürebileceğini akıllarında bulundurmalı ve sakin kalmalı. İhtiyaçları yoksa kemerleri bağlı şekilde uçmalarını tavsiye ediyoruz. Bu sayede ani bir türbülansa girmeleri durumunda en az etkileneceklerini söyleyebilirim.”