Ticari Savaş Başladı. Ya sonra?

Bugün paylaştığımız bir haberde Avrupa’nın içine düştüğü enerji krizine dikkat çekmeye çalıştık. Emsal ülkelerde (Türkiye gibi) 17 ile 20 cent arasında değişen gaz fiyatı Avrupa Birliği ülkelerinde 1 Euro’yu aştı.

01.10.2021-15:55 - (Son Güncelleme: 01.10.2021-17:03) Ticari Savaş Başladı. Ya sonra?

ERDAL ŞİMŞEK

Geçtiğimiz hafta İngiltere’deki benzinci kuyrukları, CHP’nin iktidarındaki iç bir nimetin, temel gıda maddelerinin olmadığı, Türkiye’yi, yani 1970’li yıllardaki benzin, mazot, yağ, sigara un kuyruklarını hatırlattı bize. Dünya Kovid-19 pandemisini yaşadıktan sonra yeni bir evrilmeye giriyor sanki. Komplo teorilerine asla inanmam ve itibar etmem. Çünkü komplo, bilginin bittiği yerde başlar. Yani insanoğlu bilgiye ulaşmayınca karamsar (distopik) bir tablo çizmeyi tercih eder. Ve çeşitli komplolar geliştirerek kötücül bir dünya tahayyül eder. Kovid-19 pandemisinden sonra dünyada var olan çıkar savaşları yeni bir boyuta geçmiş ve acımasızlığı yegâne ölçü almıştır. Türkiye’nin dünyada perde gerisinde oynanan oyunlar ve kurulan düzenlerden ne kadar haberdar olabileceği hepimizin malumu. Yani global sermayenin kurguladığı bir dünyayı kestirmesi bugünkü koşullarda çok zor görünüyor. Buna rağmen, Kovid-19 pandemisi başladığında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “dünya, pandemiden sonra farklı bir dünya olacak. Artık eski dünya olmayacak” mealindeki sözünü kelimenin tam anlamı ile beynime kazıdım. Hele hele pandeminin ilk aylarında “Türkiye’de bir karış toprak bile boş bırakılmamalı. Kapınızın önüne dahi buğday, hububat ekin” sözü (abartısız) beynime kurşun gibi işledi. Küresel sermaye bandında minik bir ağırlığı dahi olmayan Türkiye (bütün hacmi 1 trilyon dolar civarında) gibi bir ülkenin devlet başkanının adres belirterek kesin ve katı bir şekilde dünyanın geleceği ile ilgili cümleler sarf etmesi oldukça dikkat çekiciydi benim için. Ve süreç içerisinde Sayın Erdoğan’ın bu sözlerinde çok haklı olduğu ortaya çıktı. Bu da şunu gösteriyor, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, global sermayenin örtülü işlerinden haberdar olmayı başarmış. 

PANDEMİ SÜRECİNDE ABD-ÇİN GERİLİMİ

ABD ve peykleri ile dünyanın geri kalan kısmı ile aralarındaki ekonomik rekabet, pandemi sürecinde el yükseltmiş ve açık çatışmaya dönüştü. ABD’nin yükselen Çin ekonomisine karşı, askeri gücünü açık tehdit unsuru olarak kullanmaktan çekinmeyerek bu ülkeyi kendi toprağına hapsetme teşebbüsünü başlatmış bulunuyor. Çin’i Çin Denizi’nin dışında hayat hakkı tanımayan ABD’ye karşı cevap gelmede gecikmedi. Yarınlar4da Çin ile aralarında büyük bir cephe savaşı yaşanacak olan ancak bugün müttefik olan Rusya Federasyonu, “geleneksel sonbahar kış gaz oyunları” sezonunu çok sert açtı. Önceki yıllarda Avrupa’ya giden gaz ela hafif dynayan Rusya, bu yıl ve çok erken bir şekilde kelimenin tam anlamı ile gaz vanalarını kapattı neredeyse. Giden gazın üçte ikisini kesti. Ve bir anda Avrupa’da gazın litresi 1 Euro’ya çıktı. Eş zamanlı olarak Çin halk Cumhuriyeti de Amerika ve peyklerinin bu baskılarına karşılık verdi. Kömür rezervlerinin yetersiz olduğunu belirterek, sadece batılı dev şirketlere üretim yapan bazı fabrikaların çalışmalarını durdurdu. Ve Çin, bu adımı atarken “sertleşen emisyon standartları nedeniyle artan elektrik sıkıntısı” cümlesiyle Batıyı resmen alaya aldı. Ve bu sıkıntıdan dolayı önemli sanayi merkezlerindeki birkaç fabrikada üretimi durdurdu. Çin’in kömür piyasasında kısıtlamaya gitmesi ile birlikte artan enerji fiyatları, ülkede üretim yapan Batılı şirketlerin girdi maliyetlerini arttırdı. İlk darbeyi, ABD’nin devleri olan Apple ve Tesla yedi. Her iki markanın ürünlerini tedarik eden birçok fabrika da dahil olmak üzere doğu ve güney kıyılarındaki önemli sanayi merkezlerindeki fabrikalar üretimi durdurdu. Çin hiç de tahmin etmeyen bir adım daha atarak ülkenin kuzeydoğusunda da sıkı bir enerji kesintisine gitti. O kadar büyük bir sıkıntı yaşandı ki devasa AVM’ler ve işletmeler, mum ışığında faaliyet göstermek zorunda kaldılar. Ne var ki mekanların kapalı olmasından dolayı insanlar için nefes alınmaz hale gelen bu mekanlar erkenden kapanarak iç piyasayı da durağanlaştırmayı hedefledi ve bunda da başarılı oldu. Piyasaya taahhüd ettikleri ürünleri sunamayan Amrikan ve Batılı devasa şirketler, Çin Halk Cumhuriyeti’nden oldukça pahalı kömür satın almanın yolunu tercih ettiler. 

BATI'NIN YAŞAYACAĞI YENİ KRİZ HABERİ GELDİ

Diğer yandan Morgan Stanley’den gelen bir rapor, Batı’nın yaşayacağı yeni bir krizi haber verdi. Raporda, çelik, alüminyum ve çimento endüstrilerinin de, alüminyum üretim kapasitesinin yaklaşık yüzde 7'sinin askıya alınması ve ülkenin çimento üretiminde yüzde 29'luk bir düşüşle birlikte üretim kısıtlamalarından sert bir şekilde etkilendiğini yazdı. Tabi bu çatışmada kimyasal, boya ve batının en çok ihtiyaç duyduğu Soya küspesi de ciddi oranda etkilendi fiyatlar şirazesinden çıktı. Enerji krizinden sonra Avrupa ve ABD’yi bekleyen ikinci kriz ise Et ve süt ürünlerindeki fahiş artış olacak. Morgan Stanley’in mini raporunda Kağıt ve cam, arz kesintileriyle karşılaşacak bir sonraki endüstriler olabileceğini de belirtiyorlar. Yani Çin Halk Cumhuriyeti, ABD’nin “restine rest” diyerek göze göz, dişe diş” politikasını gütmeyi tercih ediyor. , dediler. Çin medyasının (Çin’de bağımsız medya yok. Tamamı devlete aittir. E.Ş.) bildirdiğine göre, Ulusal Enerji İdaresi, kömür ve doğal gaz şirketlerine önümüzdeki kış aylarında evleri sıcak tutmak için yeterli enerji arzının sağlanacağını garanti etmelerini söyledi. Yani Çin devleti bir yandan iç piyasayı yeniden dizayn ederken, vatandaşlarına da “sakin olun her şey benim kontrolümde” diyor. ABD’nin Çin’i AUKUS ile çembere alma girişimi, Çin’in Enerji ve ekonomi hamlesini doğurdu. Bakalım bu hamle neye gebe olacak? Ancak şu da kesin ki, 2022 kışı, sivil halklar için son yüz yılın en riskli ve ölümcül kışı olabilir.

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal