Sosyal Medya Uzmanı Abdi Baktur: Yeni Trend Sosyal Medyada Her Şeyi Eleştirmek

Sosyal Medya Uzmanı Abdi Baktur, Sosyal medya kullanıcıları arasında içeriğe bakmazsın, herkes eleştiriyorsa ben de eleştirmeliyim diyen yeni bir kitlenin doğduğunu ifade etti.

10.12.2020-16:34 - (Son Güncelleme: 10.12.2020-16:30) Sosyal Medya Uzmanı Abdi Baktur: Yeni Trend Sosyal Medyada Her Şeyi Eleştirmek

Teknolojinin gelişmesi ve sosyal ağların hayatımıza girmesiyle linç ve eleştiri kavramı da sosyal medyaya taşındı.

Dünya genelinde 3,8 milyar aktif sosyal medya kullanıcısı var. Türkiye’de ise 54 milyon kullanıcı bulunuyor. Ülkemizde kişilerin 1 günde internette geçirdiği ortalama süre 7 saat 29 dakika. Dünya ortalamasının üzerinde.

Hemen hepimiz her gün Instagram, Twitter, Facebook ve sözlüklerde varlık gösteriyor ve düşüncelerimizi dış dünyadaki kullanıcılarla paylaşıyoruz. Binlerce kişi karşısındakini tanımadan, ne hissedebileceğini düşünmeden düşmanca yorumlar yapabiliyor.

Sosyal medyada linç ve eleştiri yapmanın artık bir trende dönüştüğünü belirten Sosyal Medya Uzmanı Abdi Baktur “Sosyal medyada özellikle gençlerde bunu çok görüyoruz. İçeriğe bakmaksızın, kullanıcılar bir paylaşımın altında negatif bir yorum varsa, ben de eleştirmeliyim diyerek; düşünmeden, değerlendirmeden, linç edip, eleştiriyorlar. Artık bu gençler arasında yeni trend haline geldi. Ötekileştirmenin ve linç kültürünün hızla arttığı sosyal medya ortamında, bir tıkla vezir de olmak mümkün, rezil de.” ifadelerini kullandı.

Yeni Trend Linç Etmek

Sosyal medyanın, kendimizi yazılı, sözlü ve görsel olarak ifade ettiğimiz, bilinçli ya da bilinçsiz en derin görüş, arzu ve isteklerimizi yansıttığımız “kişisel” alanımız olduğunu belirten  Baktur, “Özellikle bilinçsiz ve bilgisiz bir eleştiri kitlesi var. En basit iletişim eleştirmektir. Sosyal medyada genelde açılan sahte hesaplar üzerinden ağza alınmayacak kötü sözler dâhil olmak üzere her türlü hakaret, kabalık, aşağılama, ayrımcılık, siber zorbalık ve daha birçok kötü içerik paylaşılıyor.” dedi.

En Büyük Motivasyon Beğeni

Daha fazla ilgi çekebilmek, daha fazla beğenilmek ve takdir görmek için eleştiri yapıldığını belirten Baktur, “Bir insana olan hisler ve düşünceler yüz yüze konuşulmak yerine; iğnelemeli görseller, anlamlı şarkılar ile yansıtılıyor. Onaylanmak, kabul görmek ve beğenilmek için yapılmayacak eylem kalmadı ve bu eylemlerin çoğu kendimize olan öz saygımızı yitirmemize sebep oluyor. Özellikle sosyal medya başında çok fazla vakit geçiren çocuklar, agresif, hiperaktif ve dikkat sorunu yaşayan bireylere dönüşüyor. Sosyal medya üzerinden birisiyle tartışırken araştırma yapmadan ona cevap verebiliyoruz ama gerçek hayatta işler bu şekilde işlemiyor. Haliyle, sağlıklı bir şekilde bilgi paylaşma ve tartışma yetimizi de kaybediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Siber Zorbalık Yaygınlaşıyor

Siber zorbalığın, dijital teknolojiler kullanılarak gerçekleştirilen bir baskı türü olduğunu ifade eden Baktur, “Bu tür zorbalıkları sosyal medyada, mesajlaşma platformlarında, oyun platformlarında ve cep telefonlarında görüyoruz.  Hedef seçilen kişileri korkutmaya, kızdırmaya ya da utandırmaya yönelik  tekrarlanan bir davranış. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), geçtiğimiz yıllarda yaptığı bir açıklamada 15 ile 24 yaş grubundaki gençlerin yüzde 70,6'sının internette şiddet, siber zorbalık ve dijital taciz gibi olgular yüzünden tehlikelere maruz kaldığına dikkat çekti. Açıklanan rapor ve istatistikler, İngiltere, ABD ve Kanada'da siber zorbalığa maruz kalan internet kullanıcılarının oranının yüzde 20'nin üzerinde olduğunu ortaya koyuyor. Bu oran Türkiye’de ise %20’nin üzerinde. Gençler hem siber zorbalığa maruz kalıyor hem de siber zorbalık yapıyor” sözleriyle durumun tehlikesine dikkat çekti.

En Basit İletişim Eleştirmek

Dil, din, cinsel kimlik, sosyoekonomik seviye ve politik görüş gibi pek çok toplumsal farklılığın eleştiri kaynağı olduğunu belirten Abdi Baktur, “Özellikle her şeyi eleştiren bu kitlede farklılıklara yönelik ötekileştirme, yersiz bir tahammülsüzlük ve cezalandırma arzusu görüyoruz. 'Ben de bir şey söylememeliyim konuşayım, var olmalıyım' düşüncesi ile bilgisizce eleştirmek, bir hastalığa dönüşmüş durumda. En küçüğümüzden en büyüğümüze, okumuşumuzdan okumamışımıza kadar bu hastalığı yaşıyoruz. Eleştiri genelde yapılan olumsuz eleştiri şeklinde değil, yapıcı ve yönlendirici tarzda olmalı. Sesimizle değil fikirlerimizle öne çıkmalıyız.” diye konuştu.

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal