İstanbul'a yeni soluk: Murat Kurum'dan ‘İnsan Odaklı Belediyecilik’ sözü!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen toplantıda televizyon, gazete ve dijital medya genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi. Kurum, belediyecilik anlayışını insan odaklı bir yönetim şeklinde konumlandırdıklarını belirterek, "Vatandaşımızı dinleyici olarak değil, doğrudan bir paydaş ve İstanbul'u yönetecek ekibin bir parçası olarak görüyoruz" dedi.

08.02.2024-15:28 - (Son Güncelleme: 08.02.2024-17:21) İstanbul'a yeni soluk: Murat Kurum'dan ‘İnsan Odaklı Belediyecilik’ sözü!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Medya Buluşmasında, gazete ve televizyonların genel yayın yönetmenleri ile bir araya geldi.Toplantıda, 10 temel başlık altında toplanan projelerini paylaşan Kurum, "İstanbul'un kaynaklarını algı yönetimi için değil, gerçek belediyecilik hizmetleri için kullanacağız" şeklinde konuştu. 

Konuşmasında Kahramanmaraş depremlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza baş sağlığı dileyerek başlayan Murat Kurum şu açıklamada bulundu:

“Bir yıl önce asrın felaketinde 53 bin 537 canımızı kaybederek çok büyük bir acı yaşadık. Bugün bir yandan bu acıyı kalbimizin derinlerinde taşıyoruz. Ama bir yandan da afetzede kardeşlerimizi yeni sıcak ve güvenli yuvalarına kavuşturmanın mutluluğunu hissediyoruz. Bu deprem bizlere 2 şeyi çok açık bir şekilde yeniden göstermiştir. Birincisi, devletimizin ne kadar büyük ve güçlü bir devlet olduğunu tekrar görmemizi sağlamıştır. İkincisi ise bu aziz milletin ne kadar güzel, ne kadar yardımsever, kardeşlik bağıyla birbirine bağlı bir millet olduğunu; tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir. Ben, bu milletin bir ferdi olmaktan iftihar ediyorum, gurur duyuyorum. Bir kez daha depremde şehit olan tüm kardeşlerimize, annelerimize ve yavrularımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum. Vatandaşımızı dinleyici olarak görmüyoruz, İstanbul’u yönetecek ekibin bir parçası olarak görüyoruz. Sahaya çıkarken İstanbullulara bir söz verdik. Milletimizin ‘Her anında hep yanında’ olacağız. İnsanımızda; İstanbul’un karmaşasına, sistemsizliğine dair yaşamış olduğu derin bir bıkkınlık hali görüyoruz. Ama bunun yanında yaşlılarımızdan kadınlarımıza, gençlerimizden esnafımıza kadar herkeste; “umudun” süratle yükseldiğini de hissediyoruz, buna şahit olmaktan da mutlu oluyoruz. Biz sadece dert dinlemiyor, hazırlayacağımız projeleri de bilim insanlarımızla, iş insanlarımızla, işçi kardeşlerimizle, sendikalarımızla ve en çok da vatandaşımızla doğrudan çalışıyoruz. Şunun altını önemle çiziyorum. Biz vatandaşımızı dinleyici olarak görmüyoruz, vatandaşımızı doğrudan bir paydaş olarak, İstanbul’u yönetecek ekibin bir parçası olarak görüyoruz. Hülasa; biz İstanbul’un meselelerini bugün değil, aylardır çalışıyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi’ndeki AK Parti grubumuz beş yıldır çalışıyor. Oradan da çok büyük sonuçlar alıyor ve projelerimize yansıtıyoruz. İstanbul’un projelerine tek bir açıdan bakmıyoruz. Biz yaptığımız tüm projelere, “Siztem İstanbul” konsepti üzerinden yaklaşıyoruz. Yani her açıdan düşünerek, bütüncül bir şekilde hazırlıyoruz. Bu sistemin merkezinde de insanlar var, insanımızın en temel hakları var, İstanbulluların mutluluğu var. Türkiye Yüzyılı İstanbul Vizyonu’muz doğrudan İstanbulluların gündemlerinde olan başlıklarla belirlendi, kategorize edildi ve milletimize sunuldu. Vizyon İstanbul’da biz milletimize 10 temel başlıkta projelerimizi, hedeflerimizi, hayallerimizi anlattık."

Kurum, proje detaylarını anlattı

“Birincisi yeni metro ve metrobüs hatlarıyla, her iki yakada yapacağımız tünellerle, güçlendirilmiş deniz ulaşımı ve daha birçok teknoloji yoğun ulaştırma projesiyle Uğraştıran Değil Ulaştıran İstanbul.” sözleriyle projelerini anlatan Kurum, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“İkincisi İstanbul’u bekleyen olası depreme karşı inşa edeceğimiz 650 bin kentsel dönüşüm konutuyla, 100 bin sosyal konutla ve yeni afet yönetim uygulamalarıyla Afetlere Dirençli Istanbul.. Üçüncü başlığımız ise; “Her Anında Hep Yanında” sloganıyla hayat bulacak olan; sosyal belediyecilik uygulamalarımızla; yaşlılarımızın, emeklilerimizin, kadınlarımızın ve gençlerimizin hayatlarını iyileştirecek, kolaylaştıracak desteklerin yer aldığı Sosyal Belediyecilik Uygulamalarımız. Dördüncü başlığımız ise; dünyamızı, ülkemizi ve İstanbul’umuzu iklim değişikliği nedeniyle bekleyen olası bir su krizine karşı koruyacak altyapı ve üstyapı yatırımlarıyla Sürdürülebilir Su Yönetimi. Beşinci hedefimiz; halkımızın ve sokaklarımızın daha huzurlu ve daha güvenli olması için; sokak hayvanlarına dair uygulayacağımız yeni uygulamalarımız. Altıncı hedefimiz ise; Uluslararası İstanbul festivalleri, İstanbul akademisi, genç sanatçılara vereceğimiz destekler ve yeni fuar-kongre merkezleriyle; Kültür, Sanat ve Turizmiyle Yaşayan İstanbul. Yedinci hedefimiz, Bilişim yönetim ve teknoloji merkezi, İstanbul’un dijital ikizi ve Biz İstanbul gibi projelerimizle şekillendireceğimiz Digistanbul. Sekizinci hedefimiz; İstanbul’u sıfır atığın model şehri yapacak, yine 2040 net sıfır emisyon hedefimize ulaştıracak yatırımlarla Nefes İstanbul. Dokuzuncu hedefimiz; sporu ve hareketi mahallelerde yapacağımız tesislerden başlatacağımız, Olimpiyat Şehri İstanbul hedefimize bizi ulaştıracak olan Sporla Yaşayan İstanbul. Ve onuncu hedefimiz. Tarihe Vefa, Geçmişe Saygı sloganıyla hazırlayacağımız projelerle, aslına uygun şekilde yeniden ihya edilecek caddelerimizle, sokaklarımızla; yeni meydan projelerimizle ve tarihi yarımadaya dair yapacağımız yeni uygulamalarımızla Mirasını Geleceğe Taşıyan İstanbul”

İstanbul’da heyecan ve umut

“İstanbul’un kaynaklarını algı yönetmek için kullanmak yerine gerçek belediyecilik hizmetleri için kullanacağız” diyen Kurum, sözlerini şu ifadelerle bitirdi:

“Sokaktaki insanımız bizim projelerimizi gördükten sonra hayal etmeye başladı diyebilirim.” Bizim tek bir önceliğimiz var; İstanbul’a hizmet etmek. Sadece İstanbul diyoruz çünkü gerçek belediyeciliğin ancak İstanbul’u merkeze alarak yapılacağına inanıyoruz. Altını çizerek söylüyorum, mazeret belediyeciliği yapmayacağız. İstanbul’un kaynaklarını algı yönetmek için kullanmak yerine gerçek belediyecilik hizmetleri için kullanacağız. İnsanı özne olarak merkeze alan bir yönetim anlayışıyla hizmet edeceğiz. İstanbul yönetimi, açık söylüyorum, başarısız olmuştur. Ama İstanbullu çaresiz değildir. İstanbulluya, çaresiz olmadıklarını gösteren bir SİZTEM anlayışıyla hizmet edeceğiz. Bu bizim şehircilik ve belediyecilik vizyonumuzun mottosudur. Bu nedenle SİZTEM İstanbul diyoruz. Bu, insanı özne olarak merkeze alan bir yönetim vizyonudur. Şehrimizin sorunlarını iyi tahlil eden, tek tek çözüm üreten bir modelin adıdır. Sorunları çözerken ortaya koyduğumuz bütüncül bir şehir felsefesidir. Ve baştan bu yana saydığım tüm projelerin merkezinde yer almaktadır.” 

Ceren Pekşen
cerenpeksen@haber365.com
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal