İsrail Saldırısında 7 Kişilik Aileden Sadece Baba İle Kızı Kurtuldu

İşgalci İsrail’in canice saldırıları 7 kişilik bir ailenin sonunu getirdi. Evlerine bomba düşen Ebu Hatab ailesinden baba ve minik kızı dışında sağ kalmadı.

01.06.2021-12:29 - (Son Güncelleme: 01.06.2021-12:29) İsrail Saldırısında 7 Kişilik Aileden Sadece Baba İle Kızı Kurtuldu

Katil İsrail’in 10 Mayıs’tan itibaren devam eden saldırıları hala bitmek bilmiyor. Filistin’deki Gazzeli vatandaşların yakasından düşmeyen İsrail güçleri saldırıların başlangıcından bugüne dek toplam 254 kişinin canice canına kıydı. Hayatını kaybeden Filistinlilerin ise birçoğu çocuk ve kadından oluşuyor. 

ÇOCUKLAR ANNE BABA ACISI, ANNE BABALAR İSE EVLAT ACISI YAŞADI 

Meydana gelen saldırıların ardından Gazze’de bulunan birçok vatandaş evlerinden edildi. Düşen her bir bombada bir hayal bir umut bir aile yok oldu. Minik çocuklar ise gözlerinin önünde ölen baba ve annelerinin ardından gözyaşlarına boğuldu. Anne babalar ise evlatlarını canice saldırılarda çaresiz bir şekilde kaybetmenin derin acısını yüreklerinde yaşadı. 


 BAYRAM GÜNÜ SALDIRAN İSRAİL’İN HEDEFİ EBU HATAB AİLESİ OLDU 

Katil İsrail bu seferde Gazze'nin kuzeyinde oturan bir ailenin evini hedef almış oldu. Bayram günü katliama kurban giden Ebu Hatab ailesinin evi ramazan bayramının 3. Günü bombaların esiri oldu. Meydana gelen bombalı saldırıda henüz daha 30 yaşında olan anne Yasemin Hassan ve evlatları Yusuf (11), Bilal (9) ve Yamin (6) ile kızları Meryem (8) cani saldırıda hayatlarını kaybetti. 

AYNI SALDIRIDA HADİDİ AİLESİDE KATLEDİLMİŞTİ 

Katil İsrail tarafından yapılan aynı saldırıda, kardeşinin evine bayramlaşmak için gide Hadidi aileside etkilendi. Anne Maha ile oğulları Suheyb (14), Yahya (11), Abdurrahman (8) ve minik Usame'nin de vefat etmesine neden oldu. Meydana gelen bombardımanın ile Hadidi ailesinin 5 aylık oğlu Ömer ile Ebu Hatab ailesinin 4 yaşıdaki kızı Maria yaralı olarak kaldı. 


7 KİŞİLİK AİLEDEN GERİYE BABA İLE KIZI KALDI 

İşgalci İsrail güçlerinin durmak bilmeden gerçekleştiği saldırılar Ebu Hatab ailesinden geriye sadece minik kız ve babasını sağ bıraktı. Gözlerinin önünde ailesini kaybeden baba Alaa’nın ailesinden geriye tek kalan minik kızı ile hayatla mücadele çabası başladı. Minik kız Maria ile darmadağın olan evlerinin ortasında ne olacağını henüz idrak edemediği ama babası dışında yalnız kaldığı için hüzün kaplayan yüzü görenlerin içini yaktı. Kalabalık aile bugüne dek yaşadıkları tüm mutlu anları katillerin canice saldırıları yüzünden sona ermesinin hüznünü ve öfkesini yaşıyor. Acılı Baba Alaa, geçmişinde de 2 kız kardeşiyle evlenene dek yetim ve öksüz bir şekilde büyüdüklerini, kendilerinden başka kimselerinin olmadığını söyledi. 

EKMEK ALMAYA GİTTİ EVİNE BOMBA DÜŞÜP SİNİR KRİZİ GEÇİRDİ 

Gerçekleşen saldırının gerçekleştiği akşam ablası olan Maha'nın 5 oğluyla beraber bayramlaşmak için evlerine gittiğini belirten Alaa, bombalamanın, ekmek almak için dışarıya gittiği esnada meydana geldiğini bildirdi. Saldırının olduğu an ailesini ve evini o şekilde görünce sinir krizleri geçirdiğini ve o sırada bayılıp hastanede uyandığını dile getiren Alaa, ‘Patlama sesi yakınlardan geldi ve dumanlar yükselmeye başladı. Saldırının yapıldığı yere doğru koştuk ve baktık ki vurulan ev benimkiydi. Evimiz, eşimin ve çocuklarımın, kız kardeşimin ve onun çocuklarının başlarına yıkılmıştı. Büyük bir musibetti benim için, sinir krizleri geçirdim. Dayanamadım ve bayıldım. Gözlerimi açtığımda hastanedeydim.’ Şeklinde konuştu. 

ANİDEN BİR SALDIRI MEYDANA GELDİ, UYARI ALMADIK 

Alaa, yapılan saldırıda uyarıların gelmediğini ve aniden olduğunu belirterek ‘Doğrudan evi 6 füzeyle vurmuşlar ve evi başlarına yıkmışlardı. Hiçbir şekilde kurtulma imkanları olmamış ne şarapnel parçalarından ne de beton ve demir yığınından kurtulabilmişlerdi. Cesetleri enkaz altından paramparça olmuş şekilde çıkarıldı, birçoğunun cesetleri eksik uzuvlarıyla çıkarılabildi. Hala enkaz altından uzuvları çıkıyor’ ifadelerini kullandı. 

‘AKLIM YAPILAN KATLİAMLARI ALMIYOR’ 

Katil İsrail’in ailesini yok etmesinin hesabını sormak isteyen bu canice saldırıların neden olduğunu sorgulayan Alaa ‘Kafam bu korkunç katliamı almıyor. Bunu hiçbir insan yapmaz. Gerçekten bu katliamı yapanlar insan olamaz, bunların tarihte olmaları kabul edilemez, aslında varlıkları da kabul edilmemeli. Neden evi başlarına yıktı? Evde kadınlar ve çocuklar vardı. Bilmiyorum Yahudilere ne yapmışlardı? Herhalde Maria'yı arıyorlardı onun için evi vurdular. Belki de Yusuf'u, ya da Meryem'i, Bilal'i, Suheyb'i, Abdurrahman'ı, Usame'yi, Yahya'yı istiyorlardı. Belki de Yahudiler kız kardeşim Maha'yı ya da eşim Yasemin'i arıyordu. Bunlar Yahudilere roket mi attı? Onlara ateş mi etti, ne yapmışlardı onlara? Herhalde bu masum sivilleri arıyorlardı da onun için evi vurdular’ dedi. 

‘HAYATIMIN BİR PARÇASI OLAN SIĞINAĞIM, SEVGİLİ EŞİM BENDEN ALINDI’ 

Acılı baba Alaa, eşine ve çocuklarına söylediği manidar sözlerle yürekleri yakan sözler söyleyerek ‘Bu evde eşim, çocuklarım vardı. Burada biz vardık. Şimdi hayatımızı yıktılar, tüm sahip olduklarımı yok ettiler... Benim ve çocuklarımın başını soktuğu yuvamız yok edildi. Maria hariç hepsi yok edildi. Hayatımın bir parçası olan sığınağım, dayanağım, dertlerimi anlattığım, şikayetlerimi ulaştırdığım sevgili eşim benden alındı. Allah ona rahmet eylesin. Oğlum Yusuf alındı benden. Hayallerimiz söndürüldü. Hayatım çalındı, hiçbir şeyim yok şimdi’ diyerek acısını duyurdu. 

KIZIM MARİA’NIN PSİKOLOJİK TEDAVİYE İHTİYACI VAR 

Kızı Maria’nın bu cani saldırıla şahit olmasının ve ailesinin gözleri önünde bu saldırılara kurban gitmesinin onun için büyük bir yük olduğunu belirten baba Alaa ‘Çığlıklar içinde merdivenlerde bulmuşlar. Başından kanlar akıyormuş, annesini çağırıyormuş. Şoke olmuş bir durumda kan ve toprak içinde kalmış çocuğum O korkunç patlama sesleri, enkaz, yıkım, korku, kapkara toz, duman, kızıl alevler, füzelerden çıkan o yakıcı ateş, tüm bunlar onun hafızasına kazındı. Maria işgalin katliamını yaşayan şahidi olacak. Kardeşlerinin, annesinin ve ailesinin hafızası olarak yaşayacak. Allah onu işgal devletinin zulmünden ve katliamından kurtardı’ şeklinde konuştu. Maria'nın bu yaşadıklarının ardından psikolojik tedavi görmesi gerektiğini vurgulayan Acılı baba Alaa, ‘Maria bazen 'annem nerede' diye soruyor, 'cennete gitti' diyorum. Meryem (ablası) nerede, cennette. Yusuf nerede, cennette, kardeşlerim nerede, cennette. Halam Maha nerede cennette. Maria'ya 'peki sen cennete gider misin?' diye sorduğumuzda, korkuyor, 'hayır' diyor. Hadi eve gidelim dediğimde, 'evimiz vuruldu' diyor. 'Neden böyle oldu baba' diye soruyor. Ben de bunlar zalimler, bizi sevmiyorlar diyorum. Çocuk az çok anlıyor elbette’ dedi. 

HER HALİNE ŞÜKRETTİ 

Küçük kızı ile sokakta kalan acılı baba bütün bu olanlara rağmen her haline şükretti, Küçük kızı Maria'yı ise anneannesinin evine götürdüğünü söyleyen Filistinli babanın mücadelesi kızı için devam edecek. 

MEMLEKETLERİNE DÖNMEK İSTİYORLARDI

Yaşam mücadelesine mecburi olarak devam eden Baba Alaa, ‘Benim ve çocuklarımın hayali güven ve huzur içinde bir hayat yaşamaktı. Temennileri bu topraklarda barış ve güven içinde yaşamaktı. Ben mülteci bir ailenin çocuğuyum. Topraklarına, memleketlerine (Askalan – Aşkelon) dönmek istiyorlardı’ diyerek sözlerine son verdi.

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal