Genellikle soğuk algınlığı ile birbirine karıştırılan ve birçok insanın hafif hastalık olarak gördüğü grip, özellikle çocuklarda, kronik hastalığı olan kişilerde ve yaşlılarda önemli komplikasyonlara neden olabiliyor. Bu sebeple gripten korunmak veya hastalık geliştiği zaman doktora başvurmak oldukça önemli. Fakat toplum içerisinde kulaktan kulağa yayılan bilgiler gripten yeterince korunmanızın önüne geçer. İşte grip hakkında doğru bildiğiniz yanlışlar…
Genellikle soğuk algınlığı ile birbirine karıştırılan ve birçok insanın hafif hastalık olarak gördüğü grip, özellikle çocuklarda, kronik hastalığı olan kişilerde ve yaşlılarda önemli komplikasyonlara neden olabiliyor. Bu sebeple gripten korunmak veya hastalık geliştiği zaman doktora başvurmak oldukça önemli. Fakat toplum içerisinde kulaktan kulağa yayılan bilgiler gripten yeterince korunmanızın önüne geçer. İşte grip hakkında doğru bildiğiniz yanlışlar…
Soğuk algınlığı ayakta daha hafif atlatılabilirken, grip daha ağır ve ateşli olarak gelişir. Aynı zamanda çocuklarda, yaşlılarda ve kronik hastalığı olan kişilerde bronşit, sinüzit, kulak enfeksiyonu ve zatürre gibi komplikasyonlara neden olabilir, hatta ölümcül bir sonuç doğurabilir.
Hem grip hem de soğuk algınlığının tedavisinde kullanılan antibiyotikler işe yaramıyor. Fakat sinüzit, zatürree ya da kulak iltihabı gibi komplikasyon gelişmesi durumunda antibiyotik doktor kontrolünde veriliyor. Gripten kurtulmanın yolu, bol sıvı tüketimi ve dinlenmeden geçiyor. Aynı zamanda doktor kontrolünde alınan ateş düşürücü veya antiviral ilaçlar da kullanılabiliyor.
Grip aşısının etkisi 2-3 hafta içerisinde başlıyor. Bu sebeple aşının Eylül ve Ekim aylarındaki grip salgınından önce yapılması öneriliyor.
Influenza virüsü, yapısını değiştirebilen bir virüstür. Dünya Sağlık Örgütü’nün salgına neden olabilecek yüksek olasılıklı virüslere uygun aşı planlaması sonucunda aşıların içeriği her yıl değişiyor. Bu sebeple her yıl aşı olmak gerekiyor.
Grip aşısı hastalığı 0 önleyemiyor. Aşı grip olma riskini azaltıyor ve hasta olunsa bile etkilerinin daha az hissedilmesini sağlıyor. Her yıl Dünya Sağlık Örgütü’nün önderliğinde salgın yapması beklenen virüslere karşı aşı hazırlanıyor. Bu nedenle aşı, içerisinde bulunmayan ve diğer salgın yapan virüslere karşı etkili olmadığı için bu virüsler bulaştığı takdirde kişi hastalanabiliyor.
Hemen her anne grip olduğunda, hastalığını çocuğuna bulaştıracağını düşünerek emzirmekten vazgeçebiliyor. Oysaki sanılanın aksine anneler grip olduklarında çocuklarını emzirebilir. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Sezen Özkök bunun sebebini şu şekilde anlatıyor: “Sanılanın tam tersine anne sütü gribe karşı doğal antikorlar içerdiği için bebeğe doğal bağışıklık sağlıyor. Ancak emziren anneler grip veya nezle olduklarında çocuğuna hem solunum yoluyla hem de el temasıyla bu virüsü bulaştırabiliyor. Bu nedenle hasta olan annelerin maske kullanmalarının yanı sıra bebeğiyle temas öncesinde sık sık ellerini yıkamaları çok önemli.”
Grip ve soğuk algınlığı birbirine karıştırılmamalı. Grip, soğuk algınlığından daha ağır seyreden bir hastalıktır. Örneğin ciddi kas ağrısı, baş ve boğaz ağrıları ile ateş gelişebiliyor. Soğuk algınlığı olan kişi hastalığı ayakta atlatabiliyor ama gripte yatak istirahati gerekiyor.