Habertürk Yazarı Sevilay Yılman ve UCİM Başkanı Saadet Özken birbirlerine girdi. Yılman, Elmalı Davası’nda cinsel istismar ile suçlanan anne ve babanın aslında mağdur olduğunu kanıtlayan belgelerin ortaya çıktığını ifade etti.
Yılman aynı zamanda yazdığı yazıda UCİM derneğinin bilerek anne ve babayı hedef gösterdiğini de ekledi. Sevilay Yılman, UCİM kurucu üyelerinden birinin istismar nedeniyle dernekle ilişiği kesilmesine rağmen suç duyurusunda bulunulmadığını da belirtti.
Yazar Sevilay Yılman, UCİM Derneği hakkında Elmalı Davası’nı kullanarak reklam peşinde koştuğunu ve bağış toplamak için derneğin bu davayı kullandığını belirtti. Yılman; ‘Toplumda adeta infiale yol açmış bir davanın kamuoyunda gündeme gelmesine önayak olmuş bir derneğin tam da öyle bir dönemde “Haydi bize para yollayın!” diye kendilerini paralamaları acayip irite etti.’ yazarak rahatsızlığını dile getirdi.
Yılman, daha bir çok iddasını ‘Lafı dolandırma UCİM! Sorularıma cevap ver!’ başlıklı yazısında dile getirdi. Bu yazısı için yaptığı araştırmaları da yazısında paylaştı.
Yılman, çok ciddi bir iddiayı da yazısında paylaştı. Derneğin kurucu üyelerinden birini istismarla suçladığını fakat buna rağmen kişi hakkında herhangi bir soruşturma açılmadığını kaydetti. Yılman bu iddialarını; ‘"UCİM’in kurucularından olan ancak; 'Bu bağışlar nereye gidiyor?' diye aynı sorgulamaya giriştiği için 'Cinsel istismarcılıkla, tacizle' suçlanan V.Ç olayı da çok ilginç. Suçlama var ama ne garip ki açılmış bir dava yok! Sen Türkiye’deki tüm istismar davalarının takipçisi olduğunu söyleyen bir derneksin ama kendi bünyende ve üstelik de kurucu üyelerinden birinin istismar yaptığını düşünüp ilişiğini kesiyorsun ama hakkında savcılığa suç duyurusunda dahi bulunmuyorsun! UCİM dosyası artık Elmalı Davası’nı aşan bir dosyadır ve bu derneğin başkanı Saadet Özkan kamu adına soru soran gazetecilere cevap vermek yerine demogoji yapmayı filan kesmelidir artık.’ Dedi.
Kamuoyunda büyük bir intihal yaratan 7 yaşındaki kız çocuğu ve 10 yaşındaki ağabeyinin anneleri ve üvey babaları tarafından istismar edildiği iddiası gündemde uzun süre kaldı. Davanın soruşturması sürerken, dava ile ilgili adı geçen şahıslar ise tutuklanmıştı.
Elmalı Davasında çocukların olayı anlatan çizimleri de kamuoyuna sızmıştı. Fakat kısa bir süre sonra çizimlerin çocuklara ait olmadığı ortaya çıktı. Konu ile ilgili açıklama yapan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık; ‘Maalesef bu tür konularda dezenformasyon metodu da işliyor. Davayla ilgili olduğu söylenen birtakım ses kayıtları, yazışmalar, çizimler bu dosyaya ait değil.’ İfadelerini kullandı.
İstismar ile suçlanan Anne Merve Akman ve Rahmi Akman ise katıldıkları canlı yayında kendilerine iftirada bulunulduğunu belirtti. Merve Akman, babaanne ve eski eşinin bunu birlikte planladıklarını söyledi.
Antalya'nın Elmalı ilçesinde istismara uğradığı iddia edilen dava da iki kardeşin annesi ve üvey babası ile dayısının yargılanma sürecine devam edildi. Dava da sanıklardan şikâyetçi olduğunu söyleyen babaanne ''Torunlarım ağır travma altında. Yaşlarının üzerinde ağır ilaçlar kullanıyorlar'' ifadelerini kullandı. İstismara uğrayan çocukların biyolojik babaları ise ''Çocuklarıma bunları yaşatanlar serbest. Çocuklarım da yaklaşık 80 gündür benden ayrı. Sanıkların en ağır cezaya çarptırılmasını istiyorum'' şeklinde konuştu.
Verilen raporda babaanne hastalığı üzerinden davaya yön vermeye çalışılarak çocukların babaanneden alındığını aktaran Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi Avukatı Serap Ertuğrul, "Babaanne için tam teşekküllü bir hastaneden rapor alınmalıdır. Çocukların akıbetinden babaannenin haberi yoktur. Çocuklar ağır ilaçlar kullanmaktadırlar. Çocuklar için de tam teşekküllü bir hastaneden rapor alınmalıdır. Sanıkların çelişkili beyanları vardır. Suç vasfı gözetilerek, sanıkların tutuklanmasını talep ediyoruz." şeklinde konuştu.
Babaanne sanıklardan şikayetçi olduğunu söyleyerek, "Burada olmayan çocukların dedesi, anneanne ve teyzelerinden de şikayetçiyim. Çocuklar mağdur oldular. Torunlarım ağır travma altındalar. Yaşlarının üzerinde ağır ilaçlar kullanıyorlar" dedi.
İstismara uğrayan çocukların biyolojik babası Gürhan G. de, "Ben çocuklarımı özledim, onlar da beni özlüyor. Devletimiz çocuklarıma iyi bakıyor. Ama onların benim sevgime ihtiyacı var. Çocuklarıma bunları yaşatanlar şu an serbest. Çocuklarım da yaklaşık 80 gündür benden ayrı. Sanıkların en ağır cezaya çarptırılmasını istiyorum" şeklinde konuştu.
Duruşma savcısı, mevcut olan delillerin durumunu göz önüne alarak kuvvetli suç gerekçesiyle sanıkların tutuklanmalarını talep etti. Sanık M.A ise haksız yere linçe uğrayarak yargılandığını, oğlunun yanına gelmeden evvel yaptıkları telefon görüşmelerinin incelenmesini istedi. Çocukları için mücadele ettiğini söyleyen anne, babaannenin çocuklara bakamadığını ve suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Mahkeme kararını, sanıkların adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmalarının devam edilmesi yönünde karar verdi. Duruşma 15 Kasım'a ertelendi.
Antalya'nın Elmalı ilçesinde istismara uğradığı iddia edilen dava da iki kardeşin annesi ve üvey babası ile dayısının yargılanma sürecine devam edildi.
Dava da sanıklardan şikâyetçi olduğunu söyleyen babaanne ''Torunlarım ağır travma altında. Yaşlarının üzerinde ağır ilaçlar kullanıyorlar'' ifadelerini kullandı.
Duruşma savcısı, mevcut olan delillerin durumunu göz önüne alarak kuvvetli suç gerekçesiyle sanıkların tutuklanmalarını talep etti. Sanık M.A ise haksız yere linçe uğrayarak yargılandığını, oğlunun yanına gelmeden evvel yaptıkları telefon görüşmelerinin incelenmesini istedi. Çocukları için mücadele ettiğini söyleyen anne, babaannenin çocuklara bakamadığını ve suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Mahkeme kararını, sanıkların adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmalarının devam edilmesi yönünde karar verdi. Duruşma 15 Kasım'a ertelendi.