Deepfake Teknolojisinin Tehlikeleri

Haber365 Özel / Emre İliksiz

Son birkaç yıldır kullanılmakta olan Deepfake teknolojisi, yaklaşan ABD seçimleri öncesinde tekrar gündeme geldi. Daha önce duymayanlar için kısaca özetlemek gerekirse Deepfake, makine öğrenme teknolojisi ve yapay zekadan faydalanılarak bir kişinin dudak hareketleri ile mimiklerinin başka birine aktarılması anlamına geliyor. İşlenen veriler sayesinde videoda konuşan kişi sanki çok tanınan bir ünlü isimmiş gibi gözüküyor ancak aslında konuşan kişi bambaşka biri. Bu sayede ünlü insanlar veya politik kişiler ağızlarından hiç çıkmamış cümleleri sanki videolarda söylüyormuş gibi gözüküyorlar.

KOLAY KOLAY SAHTE OLDUĞU ANLAŞILMIYOR

İlk olarak 2017 yılında çok basit videolarda ortaya çıkan bu teknoloji, komik bulunduğu ve kolayca anlaşılabildiği için pek tehlike arz etmiyordu. Ancak gelişen yapay zeka ve makine öğrenme teknolojisi ile birlikte sadece profesyoneller değil, basit bir program aracılığıyla herkes deepfake videoları üretebilir hale geldi. Tabii bu teknolojiler daha uzman kişiler tarafından üretildiğinde gerçeğinden ayırt edebilmesi çok zor olabilir. O zamana kadar da bir politikacının alakasız bir konuda konuştuğu sahte deepfake videolarının kısa zamanda sosyal medyada yayılabilme tehlikesi var.

SEÇMENLERİN OYLARINI ETKİLEYEBİLİR Mİ?

ABD’de yaklaşan seçimlerle birlikte deepfake korkusu tekrar büyüdü. Seçmenlerin desteklediği bir figürün kendi ile örtüşmeyen sahte açıklamalar yapmasının ve bu sahte videonun kısa bir zaman içinde sosyal medyada yayılmasının oy oranlarını etkileyebileceği kaygısı hakim. Ve bu kaygılar tamamen boş değil. 2016 seçimlerinde de Rusya’nın dezenformasyon amacıyla Facebook ve Twitter’a müdahalesi tartışılmış ve iddialar tam olarak doğrulanmasa bile sahte paylaşımların seçmenlerin oylarını etkileyebileceği ortaya çıkmıştı.

NE İNSANLAR, NE YAPAY ZEKA GERÇEĞİNİ AYIRT EDEMİYOR

İnternette çoğunlukla eğlence amaçlı kullanılan Deepfake videolarının her geçen yıl inandırıcılıkları da artıyor. Öyle ki geçtiğimiz yıl ABD Başkanı Donald Trump bile ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Nancy Pelosi’nin ağır müdahale ve düzenleme içeren bir videosunu kendi resmi hesabından paylaşmıştı.

Microsoft ve Intel gibi büyük teknoloji şirketleri manipülasyon amaçlı kullanılan içerikleri belirleyebilmek için yine yapay zeka destekli araçlar geliştiriyorlar ancak bu sistemlerin işe yararlılığı şimdilik meçhul.

Geçtiğimiz yıl Facebook, yazılımcılar için bir yarışma düzenlemiş ve sahte içerikleri saptayabilmek için 2000’den fazla takım yarışmıştı. Kazanan algoritma bile içeriklerin sadece %65’in sahte olduğunu anlayabilmişti. Bir diğer ilginç bir durum ise Melbourne Üniversitesi’nin 670 kişi üzerinde yaptığı bir çalışmanın sonucunda da insanların sadece %65’lik içeriklerin sahte olduğunu anlayabilmesiydi.

DEEPFAKE NASIL ANLAŞILIR?

Uzmanlara göre bir Deepfake görüntüsünü anlayabilmek için birkaç yol var. Yüz kısmında eğer kişi gözlerini çok fazla veya çok az kırpıyorsa, kaşları yüzlerine uymuyorsa veya saçlarında bozukluklar oluyorsa izlediğiniz videonun sahte olduğunu anlayabilirsiniz. Ses kısmında ise bazı senkron bozuklukları, robotik seslerler çıkabilir veya arka planda dijital sesler duyulabilir.

Yine de profesyonel ellerden çıkan deepfake videoları, basit programlarla yapılan videolara göre daha zor anlaşılıyor. Bu yüzden bahsi geçen konuşmayı farklı kaynaklardan araştırmak ve olayın doğruluğunu hakkında ufak bir arama yapmak gerçeğe ulaşmanız için en kolay ve en kısa yol.