Cumhurbaşkanı Erdoğan Kabine sonrası konuştu: Tek gündemim deprem

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası yaptığı açıklamada depremde hayatını kaybedenlerin sayısının 46 bin 104’e ulaştığını duyurdu. Erdoğan son günlerde alevlenen seçimle ilgili olarak, “Seçim sürecinde de tek gündemim depremin yaralarını sarmak” dedi.

07.03.2023-09:15 - (Son Güncelleme: 07.03.2023-17:24) Cumhurbaşkanı Erdoğan Kabine sonrası konuştu: Tek gündemim deprem

Kabine Toplantısı sonrası alınan kararları açıklamak üzere kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘’Cumhuriyet tarihinin en çok can kaybına, yıkıma, acıya yol açan 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden 46 bin 104 vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz.’’ diye konuştu. Erdoğan, yaklaşık 9 saat sonra meydana gelen Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğündeki ikinci deprem felaketinin sonuçlarını daha da ağırlaştırdığını dile getirerek, "Üst üste gelen bu iki deprem, yakın tarihteki diğer afetlerden farklı olarak 11 ilimizdeki 62 ilçe ve 10 bin 190 köyümüzde birden yıkıma yol açtı." dedi.

"Hayati rolleriyle adeta destan yazdılar"

AFAD'ın koordinasyonunda ülkenin 81 vilayetinin tamamındaki kamu gücünü saatler içinde deprem bölgesi için harekete geçirdiklerini bildiren Erdoğan, depremin hemen ardından yola çıkan bakanların sabah 09.00'dan itibaren deprem sahasındaki şehirlere ulaşıp koordinasyonu üstlendiklerini anımsattı.

Her şehirde en az bir, bazı illere daha fazla sayıda bakanı daimi olarak görevlendirdiklerini ifade eden Erdoğan, ayrıca tüm bakanların deprem bölgesi şehirlerine defalarca giderek kendi sorumluluk alanlarıyla ilgili eksikleri tespit edip bunları hızla tamamladıklarını, milletin acılarını da paylaştıklarını belirtti.

Valilikler ve kaymakamlıklar başta olmak üzere tüm birimleri, ülkenin dört bir yanından görevlendirdikleri mülki idare personeliyle takviye ettiklerini söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Milletvekillerimizin her birini hemen deprem bölgesi illerde görevlendirerek çalışmalara katkı vermelerini, depremzedelerimizin yanında olmalarını sağladık. Askerimiz, depremden dakikalar sonra harekete geçerek diğer bölgelerden gelen takviyelerle birlikte üzerine düşen görevi bihakkın yerine getirdi, getirmeye devam ediyor. Polisimiz ve jandarmamız hem güvenliğin ve düzenin sağlanması hem arama kurtarma çalışmalarındaki destekleri hem yardım faaliyetlerinin yürütülmesindeki hayati rolleriyle adeta destan yazdılar. Sağlık personelimiz kimi yerlerdeki zarar gören hastanelerimize rağmen yıkıntıların altından yaralı olarak kurtarılan insanlarımıza şifa dağıtmak için insanüstü bir gayretle çalıştı, çabaladı.

Belediyelerimiz hem arama kurtarma hem yardım çalışmaları için başkanı, personeli, araç gereçleriyle deprem şehirlerine koştu. Tüm AFAD ekiplerinin yanı sıra madencilerimizi, ormancılarımızı, DSİ ekiplerimizi, karayolları ekiplerimizi arama kurtarma çalışmalarına katılmak için hemen bölgeye gönderdik. Bölgeye getirdiğimiz 18 bin iş makinesi, 116 helikopter, 75 uçak, 38 gemi de çalışmalara katıldı. Gerekli eğitime ve donanıma sahip tüm sivil arama kurtarma potansiyelimizi değerlendirdik."

Erdoğan Kabine

"Yarım milyon insanın depremzedelerin imdadına koştuğu bir dönem yaşadık"

Erdoğan, uluslararası yardım çağrısına cevap veren NATO ve Avrupa Birliği dahil 90 ülkeden 11 bin 500'e yakın personele sahip profesyonel arama kurtarma ekiplerini hızla sahaya dağıttıklarını belirterek, böylece toplamda 35 bin kişiyle dünyada eşi benzeri görülmemiş bir arama kurtarma gücünü bir araya getirdiklerini aktardı.

Yardım ve destek personeliyle toplamda 271 bin kamu görevlisi ve gönüllüsünün deprem bölgesinde vazife üstlendiğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bireysel olarak gelenlerle yaklaşık yarım milyon insanın depremzedelerin imdadına koştuğu bir dönem yaşadık. Milletimizin bu zor günlerde gösterdiği tarihi dayanışma, geleceğimize daha bir güvenle bakmamızı sağlamıştır. Ancak yıkım öylesine çok, yıkım alanı öylesine büyük, iklim ve saha şartları öylesine zorluydu ki yine de çalışmaların ilk anlarında arzu ettiğimiz hıza ve etkinliğe ulaşamadık. Şartların önümüze çıkardığı engellere elbette teslim olmadık. Kapanan yolları süratle açarak, yıkılan altyapıyı hızla kullanılabilir hale getirerek, kamunun ve özel sektörün elindeki tüm araç ve insan gücünü devreye alarak kısa sürede düzeni sağladık."

Erdoğan, önceliği arama kurtarma çalışmalarına verdiklerini ve ideal bir arama kurtarma ekibinin 80 kişiden, en az da 20 kişiden oluşması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Bir başka ifadeyle askeri personel sayısıyla bile aynı anda 1750 binaya müdahale imkanı vardı. Yıkılan ve dolayısıyla arama kurtarma yapılması gereken bina sayısı ise bırakın ekip sayısını toplam arama kurtarma personeli sayısı kadardı. Buna rağmen ekiplerimiz, yıkıntılar altındaki son canlı insanımızı da oradan sağ salim çıkartabilmek için günlerce durup dinlenmeden çalıştı, çabaladı. Sonuçta belki de bu çapta bir felakette dünyada örneği olmayan bir şekilde neredeyse depremin 10'uncu gününde arama kurtarma çalışmalarının çoğunu tamamlamayı başardık.

Yıkıntıların altından çıkan her canlı insanımızla, 85 milyon hep birlikte sevinç gözyaşlarına boğulduk, hayatını kaybeden her bir insanımızla da yüreklerimiz dağlandı, üzüntümüz gözyaşı olup yanaklarımızdan süzüldü. Bugün depremin 4'üncü haftasını geride bırakırken yaşadığımız afetin büyüklüğünü daha iyi görüyor, kayıplarımızın acısını daha derinden hissediyoruz. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten, kazadan, beladan muhafaza etsin diye duada bulunuyoruz."

"11 ilimizdeki kullanılamaz hale gelmiş bina sayısı 230 bini buluyor"

Depremin yol açtığı geniş yıkımın geride kalan insanların hayatını zorlaştırdığına işaret eden Erdoğan, "Deprem bölgesindeki 11 ilimizdeki yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı yani kullanılamaz hale gelmiş bina sayısı 230 bini, buralardaki bağımsız bölüm sayısı ise 645 bini buluyor." bilgisini verdi.

Evi hasarsız veya az hasarlı olanların bir kısmının da devam eden artçı sarsıntılar sebebiyle yaşadıkları kaygıyla evlerine giremediğini belirten Erdoğan, halihazırda 3 milyon 320 bin kişinin deprem bölgesinden tahliye edilerek diğer illere gittiğini, bölgedeki 800 bin kişinin ise köylerine sığındığını söyledi.

Erdoğan, deprem bölgesinde 1,5 milyonu aşkın kişinin çadırlarda, 53 bin kişinin konteynerlerde, 123 bin kişinin Milli Eğitim kurumları başta olmak üzere kamu tesislerinde kaldığını, ülke genelinde Gençlik ve Spor Bakanlığı yurtlarında 160 bine, otellerde 137 bine yakın depremzedenin misafir edildiğini bildirdi.

Bölgede faaliyet yürüten kamu ve sivil yardım kuruluşlarının her gün 5 milyon 800 bin kişiye hizmet verdiğini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çadırlarda barınmanın zorluğu ile diğer şehirlere giden insanlarımızın bir an önce evlerine geri dönmek istediklerini bildiğimiz için konteyner şehirlerin kurulumuna hız verdik. Konteyner kentleri, elektriğiyle, suyuyla, kanalizasyonuyla, yoluyla, sosyal tesisleriyle adeta yeni bir yerleşim yeri altyapısıyla kuruyoruz. Tabii bu da biraz vakit alıyor. Amacımız 2 aya kadar 100 bin konteyner kurarak yarım milyon depremzedeyi daha iyi şartlarda barınabilecekleri bu alanlara taşımaktır. Gerekirse konteyner sayısını daha da arttırabiliriz. Ülkemizdeki üretimi ve yurt dışından gelen hibeleri bu doğrultuda seferber ettik."

Kentsel dönüşüm 

Deprem bölgesindeki şehirlerimizde hayat normale dönmeden bize durmak, dinlenmek haramdır. Sel, yangın, heyelan, kuraklık gibi tabiat olayları ile çevremizdeki siyasi ve sosyal krizlerin ülkemizde muhtemel etkilerine karşı alacağımız tedbirleri detaylıca planlıyoruz. Tek başına kentsel dönüşüm projelerinde yaşadığımız sıkıntılar bile afetlerle mücadelede yeni anlayışı ve yöntemi hayata geçirmemizin şart olduğunu gösteriyor.

Kentsel dönüşüm projelerinin bir an önce tamamlanması için adeta yalvardık. Kentsel dönüşüm projeleriyle bu güne kadar yenilediğimiz 3,3 milyon konut elbette önemlidir. 15 yıldır kentsel dönüşüm dedik, başta ana muhalefet olmak üzere yavru muhalefet 'Biz kentsel dönüşüme karşıyız' dediler. Bununla ilgili çeşitli mitingler yaptılar. Vatandaşı topladılar. Şimdi de o vatandaş önümüzü kesiyor 'Ne olur bizim de binalarımızı yıkın' diyor.

Ne olur imara aykırı olan evlerden kurtulun, size yakışan evleri bir an önce yapalım diyoruz. Şu anda halen 81 ilimizde 250 bin konutun yenilenmesi, ayrıca TOKİ'ni sosyal projelerinde ilave 250 bin sosyal konutun inşası sürüyor.

İzmir uyarısı

Bir kez daha vatandaşlarıma 6 Şubat acılarını bir daha yaşamamak için eski ve eksikli binalarını kentsel dönüşüme sunmalarını rica ediyorum. İzmir'in Karabağlar semti. Karabağlar'ın süratle kentsel dönüşüm ve değişime ihtiyacı var. Hadi bakalım İzmir'in belediyesi zatı şahanelerinde. Karabağlar'ı değiştirin, dönüştürün, bir adım atın. Oranın aynı zamanda milletvekilisin. Şu anda ana muhalefet olarak baştasın. Hadi bakalım büyükşehir belediye başkanına söyle, ne yaparsa yapsın görelim, biz de alkışlayalım. Yapamazsınız, sizin öyle bir derdiniz yok. Aşkınız yok.

Afet yaraları güçlü siyasi iradeyle sarılır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimle ilgili de şunları söyledi: "Afetin yaralarını sarması için güçlü bir yönetime ve siyasi iradeye ihtiyacı vardır.Seçim süreci beraberinde getirdiği yıpratıcı siyasi gerilimler ve gündemi kilitlemesi sebebiyle ister istemez bu çabaları gölgeleme riski taşıyor. Bunun için de gündem sapmasına yol açacak seçim sürecinin bir an önce geride bırakılması, ülkenin seçim gerilimi ve tartışmalarından hızla çıkması şarttır."

Kürşat Muratcan Kılıç
kursat@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal