Büyük ilim insanı Profesör Doktor Fuat Sezgin, ömrünü İslam Bilim Tarihi araştırmalarına adadı. Bu alanda önemli eserler bıraktı. Aramızdan iki yıl önce ayrılan Türk alimin mirasının yaşatılması için çalışmalar sürüyor.
2019'da ilan edilen Profesör Doktor Fuat Sezgin Yılı kapsamında, hikayesi ve eserleri gençlere aktarılıyor.
Kastamonu'nun İnebolu ilçesinde de Sezgin’i anlatan "İslam Medeniyetinin Dünya Medeniyetine Katkıları" konulu konferans düzenlendi.
Konferansa kuruculuğuna Fuat Sezgin’in öncülük ettiği İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mecit Çetinkaya, mütevelli heyeti üyesi Bilal Erdoğan ve Kırıkkale Üniversitesi Rektörü Ersan Aslan katıldı.
Bilal Erdoğan gençlere, Fuat Sezgin'in hayatını incelemeleri ve örnek almaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Erdoğan, "Dünyada ilimde bilimde en önde yine müslümanlar olabilir bunu kanıtlamak için çalışmalarını yaptı. Hayatınızı adayacağını hedefleriniz olsun. Fuat sezgin hayatını nasıl yaşadı inceleyin. Böyle insanlar bu devirde yaşayabiliyor. buna inanın." diye konuştu.
İnebolu Belediyesi’nin düzenlediği etkinliğe öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. Katılımcılar Fuat Sezgin'in fikir dünyasını yakından tanıma imkanı buldu.
Konferansta Fuat Sezgin'in hayatıyla ilgili soruların sorulduğu bir yarışma da düzenlendi. Yarışmada ilk 3'e giren öğrencilere ödülleri Bilal Erdoğan tarafından verildi.
FUAT SEZGİN KİMDİR?24 Ekim 1924’te Bitlis’te doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Şarkiyat Enstitüsü’nde İslami Bilimler ve Orientalistik alanında öncü bir yere sahip olan Alman oryantalist Hellmut Ritter'in (1892 - 1971) yanında öğrenim gördü. Ritter'in, modern bilimin oluşumunda özellikle 9. ve 13. yüzyıllar arasındaki Endülüs ve Abbasi devletlerindeki bilim adamlarının da önemli katkıları olduğunu vurgulaması üzerine bu alana yöneldi. 1950'de Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde Buhari’nin Kaynakları adlı doktora tezini tamamladı. Bu teziyle o, hadis kaynağı olarak İslam kültüründe önemli bir yere sahip olan Buhari'nin (810-870) bir araya getirdiği hadislerde bilinegeldiğinin aksine sözlü kaynaklara değil İslam’ın erken dönemine, hatta 7. yüzyıla kadar geri giden yazılı kaynaklara dayandığı tezini ortaya attı. Bu tez Avrupa merkezli orientalist çevrelerde hala tartışılmaktadır. 1954 yılında İslam Araştırmaları Enstitüsü’nde doçent oldu. Burada Zeki Velidi Togan ile çalıştı.
27 Mayıs 1960 askeri darbesi sırasında üniversiteden uzaklaştırılan ve 147’likler diye bilinen akademisyenler arasındaydı. Bir valizle gitmek zorunda kaldığı yurt dışında, aynı alanda çalışan oryantalistlerin kıskançlıkları ile karşı karşıya kaldığını ancak yaşadığı zorluklar karşısında asla pes etmediğini ifade etmiştir. Ayrıca bu dönemde yaşadığı zorluklarla nasıl mücadele ettiğini şu sözlerle açıklamıştır: "Ben şuna inanmıştım artık. Tüm musibetler karşısında sadece Allah'a inanacaksın, başka hiçbir şeye değil."
1961 yılında Almanya’ya giden Fuat Sezgin, Frankfurt'taki Johann Wolfgang Goethe Üniversitesi'nde önce misafir doçent olarak dersler verdi. 1965 yılında profesör oldu. Oradaki bilimsel çalışmalarının ağırlık noktası Arap-İslam kültür çevresinde tabii bilimler tarihi alanı olmuştur ve bu alanda 1965 yılında habilitasyon çalışmasını yapmıştır. Henüz İstanbul’da iken başladığı 7./14. yüzyıldan itibaren gelişen Arap-İslam edebiyatı tarihi çalışmasına (Geschichte des arabischen Schrifttums) Almanya’da da devam ederek, orientalistik çalışmaları için kaynak eser haline gelmiş ve hala aşılamamış 13 ciltlik eserinin ilk cildini 1967, son cildini ise 2000 yılında yayınladı. Geschichte des arabischen Schrifttums İslam’ın ilk döneminde uğraşılmış, dini ve tarihi edebiyattan coğrafya ve haritacılığa kadar bütün ana ve yan bilim dallarını konu edinmektedir. Prof. Sezgin, Suudi Arabistan Kral Faysal Vakfı’nın İslami Bilimler Ödülü'nü 1978 yılında ilk alan kişidir. Bu ve başka desteklerle Sezgin, 1982 yılında J. W. Goethe Üniversitesi’ne bağlı Arap-İslam Bilimleri Tarihi Enstitüsü’nü ve 1983'te de buranın müzesini kurarak, direktörlüğünü üstlendi. Enstitüye bağlı olarak kurduğu müzede Sezgin, İslam kültür çevresinde Müslüman bilginler tarafından yapılmış aletlerin ve bilimsel araç ve gereçlerin yazılı kaynaklara dayanarak yaptırdığı numunelerini sergilemektedir. Müzede bulunan objeleri tanıtmak ve İslam kültür çevresindeki bilimsel gelişmeyi göstermek için hazırladığı Wissenschaft und Technik im Islam isimli kataloğu 2003 yılında yayınladı. Fransızcası da yayınlanmış olan bu kataloğun Arapça, İngilizce ve Türkçesi de yayınlanmak üzeredir.
Fuat Sezgin, Süryanice, İbranice, Latince, Arapça ve Almanca da dahil 27 dili çok iyi derecede biliyordu.
Prof. Dr. Fuat Sezgin, Arap-İslam Bilimleri Enstitüsü için hazırladığı bilimsel araç ve gereçlerin benzerlerini yaptırarak, 25 Mayıs 2008 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı İstanbul İslam, Bilim ve Teknoloji Müzesi'nin açılmasında öncü rol oynamıştır.
Prof. Dr. Fuat Sezgin, meslektaşı Dr. Ursula Sezgin'le evlidir ve birlikte Frankfurt'a yakın bir yerde ikamet etmektedirler. Onların kızı Hilal Sezgin, Almanya'da yaşayan bir gazeteci ve yazardır.
Fuat Sezgin, 30 Haziran 2018'de sağlık sorunları nedeniyle tedavi gördüğü İstanbul'da 93 yaşında hayatını kaybetti. Cenazesi Fatih Camii'nde düzenlen cenaze namazının ardından Gülhane Parkı içerisindeki İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi'nin önünde ayrılan kısma defnedildi.