Günümüzde her çocuğun elinde ya tablet ya da telefon var. oysa bir dönem biz de bazı şeyleri elimizden düşürmüyorduk.
Sokakta eli boş çocuk görmek neredeyse imkansız ve yeri geldiğinde bu durumu acımasızca eleştiriyoruz. sizler için 90'lar çocuklarının stres çarkı olarak tanımlayabileceğimiz nostaljik oyuncakları derledik.
Belki tabletimiz yoktu ama uzun çubuğu beklediğimiz tetrisimiz vardı.
Şak-şak da denen bu plastik çubuğu döndürüp topları çarpmak oldukça rahatlatıcıydı.
Küçük çocukların peluş oyuncak gibi bir favorisiydi. kokusu bağımlılık yapıyordu kesinlikle.
Bitince bulaşık deterjanı ya da şampuanla doldurup eğlenceye devam ederdik.
Erkek çocuklarının barbie'si action man ya da benzeri bir kaslı dövüşçü erkek figürüydü.
Bastıra bastıra yazmaktan kısa zamanda bozulan yaz-sil tahtamız.
Minik cam topların yani misketlerin birbirine çarpması kesinlikle çok iyi hissettiriyordu. elbette oynanan oyunlarda zaman zaman tartışma sebebi de olabiliyordu.
Biraz daha eskilere gittiğimizde çocuklar ve gençler yo-yo ile stres atardı.
Küçükken elimizden favori peluş oyuncağımız düşmezdi. sokakta, misafirlikte hep yanımızda taşırdık.
Bu sanal bebekler, her yerde yanımızda taşıyabildiğimiz evcil hayvanlarımızdı.
Stres atmaktan çok insanı strese soksa da, ellerden düşmemesi ile hatırladığımız su oyunu.
Şans getiriyor diye saçlarını okşamaktan bir hal olmuştuk.
Furby sahibi olmak, tıpkı bir evcil hayvan gibi bakımını üstlenmek ve hiç yanından ayırmamak demekti.
Stres çarkı yokken stres yayı vardı. nedendir bilinmez ancak eğlenceli gelirdi.
Dönemin tableti buydu. herkeste olmazdı ve gerçekten çok havalıydı.