Antalya'nın Manavgat ilçesinde Kasaplar Mahallesi'nde ailesiyle ikamet eden Sinan Yüksel, 4 Ağustos 2020 tarihinde karakola gidip, kardeşi Seyit Taha Yüksel'i, Türkbeleni'deki ormanda bıçaklayarak yaşamına son verdiğini söyledi. Ormanlık alana giden emniyet güçleri, Seyit Taha'nın cesedini buldu. Cansız beden üzerinde yapılan inceleme sonucunda, pek çok bıçak yarası olduğu belirlendi. Antalya Adli Tıp Kurumu'na kontrol edilen Seyit Taha Yüksel'in cesedinde, dokuzu öldürücü olmak üzere toplamda 27 bıçak yarası olduğu tespit edildi. Antalya Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi'nin raporunda aynı zamanda Seyit Taha Yüksel'in 2 elinde de savunma yarası halinde bıçak yarası olduğu belirlendi.
Karakolda işlemleri yapılan Sinan Yüksel, savcılıkta yapılan sorgusunun akabinde gönderildiği sulh ceza hakimi aracılığıyla 'yakın akrabayı kasten öldürmek' kabahatinden tutuklandı. Sinan Yüksel'in karakolda ve savcılıkta verdiği ifadesinde, uyuşturucu madde kullandığını, kardeşini de ailesinin onu çok sevmesi sebebiyle kıskandığı için öldürdüğünü dile getirdiği öğrenildi.
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nın cinayet ile alakalı oluşturduğu iddianamede, zanlı Sinan Yüksel'in, "Biz 3 kardeşiz, ben en büyüğüm. Seyit Taha 8 yaşındadır. Olay günü saat 15.00 sıralarında Seyit Taha'ya 'Bir yere gidelim' dedim. Evden çıkmadan kimliğimle, yeşil saplı bıçağı da yanıma aldım. Türkbeleni'ne doğru kardeşimle gittik. Kardeşime önce sırtından bıçağı sapladım, sonra ön tarafından bıçakladım. Kardeşimi sevmediğim için onu öldürdüm. Daha sonra emniyete gidip teslim oldum. Ben tek başıma hücrede kalmak istiyorum. Bu durumu kendim istedim. Söyleyeceğim başka husus yoktur, pişman değilim" diye konuştuğu ifade edildi.
İddianamede aynı zamanda Sinan Yüksel'in cinayetten hemen hemen 15 gün önce parkta tanımadığı birinden 50 liralık uyuşturucu metamfetamin satın alıp kullandığını söylediği belirtildi. İddianamede, Sinan Yüksel ile ilgili, Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi aracılığıyla psikiyatrik bir rahatsızlığının olmadığı ve cezai ehliyetinin tam olduğu doğrultusunda rapor hazırlandığı anımsatılarak, 'kardeşi kasten öldürme' suçundan cezalandırılması talep edildi.
Davanın hüküm mahkemesi Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Mahkemeye zanlı Sinan Yüksel, SEGBİS üzerinden cezaevinden katılım sağlarken, salonda zanlının avukatıyla annesi Alime ile babası Osman Yüksel, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ve tarafların aileleri hazır halde bulundu.
Mahkemede konuşan anne Alime Yüksel, küçük oğlu Seyit Taha'nın yaşamına son veren Sinan'ın normal biri olmadığını belirterek, "İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporu kabul etmiyoruz. Sinan evde de hayal dünyasında yaşıyordu. Günlerce odasından çıkmıyordu. Kardeşiyle hiçbir problemi yoktu. Ben çalıştığım için küçük çocuğum Seyit Taha Yüksel'le o ilgileniyordu. Sinan normal değil, yeniden rapor alınmasını istiyoruz" şeklinde konuştu.
Baba Osman Yüksel de, "İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporu kabul etmiyoruz. Oğlum 8 aydır evde duvarlarla konuşuyormuş. Annesi öyle söyledi. Akli sağlığının yerinde olup olmadığı için yeniden rapor alınsın" dedi. Mahkemeye katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da zanlı Sinan Yüksel'in kabahatinin sabit olduğu ve savcının esas ile ilgili fikrine katıldıklarını ifade ederek, cezalandırılmasını talep etti.
Mahkemede savunma yapan zanlı avukatı, savcının esas ile ilgili görüşüne katılmadıklarını söyledi. Müvekkilinin anormal olduğunu dile getiren avukat, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporu reddettiklerini ve tekrar rapor hazırlanmasını talep etti. Avukat, müvekkilinin serbest bırakılmasını veya adli denetim koşuluyla tahliyesini istedi.
Duruşma başkanı karar mahkemesi olduğunu belirttiği zanlı Sinan Yüksel'e söylemek istediği son bir şeyin olup olmadığını sordu. Zanlı Sinan Yüksel bu sorunun üzerine, "Ben olay günü polise kendim gittim. Olayı anlattım, kaçmadım. Ben hastaneye gitmek istemiyorum. Orada benim psikolojim daha fazla bozuluyor. Hastaneye gitmemek için intihar girişiminde bulundum. Böyle bir olay olduğu için çok pişmanım" diye konuştu.
Zanlı Sinan Yüksel'e 'öz kardeşini öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Zanlının duruşmadaki hal ve hareketleriyle saygılı tutumu sebebiyle indirim yapan kurul, Sinan Yüksel'in cezasını müebbet hapis cezasına çevirdi. Hükmün okumasının akabinde zanlı Sinan Yüksel, "Ben şimdi ne kadar hapis cezası aldım? Kaç yıl oluyor hapis cezası?" sorusunu yöneltince mahkeme başkanı, "Sen cezanın kaç yıl olacağını infaz savcısına sor. Biz müebbet hapis cezası verdik" yanıtını verdi.
