ABD’nin Hatası, “Düşman Kardeşler”i Birleştiriyor

Yaklaşık bir aydır gündemimizi işgal eden, neredeyse bütün dünyayı istim üzerinde tutan İngiltere-ABD-Rusya triosunun oluşturduğu sun’i gündem olan Ukrayna Krizi ile ilgili ülkemizde de maalesef pek de görülmeyen bir bölümünü incelemeye çalışacağız.

05.02.2022-11:32 - (Son Güncelleme: 05.02.2022-12:59) ABD’nin Hatası, “Düşman Kardeşler”i Birleştiriyor

Erdal ŞİMŞEK- ANALİZ

ABD’nin kontrol ettiği Batı basını ile Rusya’nın kontrol ettiği Rus basınını kısaca olsa dahi taradığımızda ele alacağımız konu ile ilgili çokça analiz ve haber görürüz. Ama ne hikmetse haber365.com.tr’den başka Türk medyasının ilgisini pek çekmiyor bu konu.

Çin Halk Cumhuriyeti, her ne pahasına olursa olsun, Öncelikle Rusya’nın Doğu Sibirya bölgesi ile Kazakistan ve Moğolistan’ı işgal etmeye çalışacaktır. Sözünü ettiğimiz üç ülke ve bölge, dünyanın en bakir sahalarının başında gelmektedir. Özellikle enerji kaynakları, yer altı madenleri ve yer üstü tarım arazisi konusunda oldukça zengin bir coğrafyadır.

Çin’in toprak verimliliği, kendi nüfusunu beslemeye yetmiyor. Özellikle Kuzey ve batı bölgeleri verimsiz ve ilkel tarımın bile yapılamadığı çorak arazilerdir. Çin kapitalizminin yani çarpık ve vahşi sanayileşmesinin mahvettiği verimli topraklarda ise artık tarım yapmak neredeyse imkânsız hale geldi.

Çin’in Rusya’yı işgal etme zorunda olduğunu konu ile ilgilenen herkesin onlarca yıldır gördüğü bir doğal sonuçtur. Hatta geçtiğimiz yıl Çin hükûmetinden alt düzeyde de olsa bazı bürokratların “Sibirya ve Kazakistan topraklarını zorla kiralama”yı dile getirmeleri bu işgal sürecini başlatan cümleler olduğunu söylemek için kâhin olmaya gerek yok.

Ancak, İngiltere, Amerika ve Rusya’nın Avrupa ve Balkanları yeniden paylaşma planının kısa süre içerisinde Rusya aleyhine hırsa dönüşmesi, oyun kurucuların planlarını bozdu. Her ne kadar Şangay İşbirliği Örgütü’nün kurucu iki üyesi olmalarına rağmen, Ukrayna Krizine kadar birbirlerinin en büyük rakipleriydi.

Ruslar, gelen Çin işgalini bizim gibi çok önceden gördüler ve bunu önlemenin yollarını oluşturmaya başladılar. Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin’in Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ile çok sıkı dostluk ilişiki kurması, Rus devletinin Türkiye ve Türk devletine karşı paradigmalarını tamamen değiştirmesi bu zorunluluğun bir sonucudur.

Rusya, Türkiye ile yakınlaşırken ana amacı NATO’nun ikinci en güçlü ordusuna sahip olan Türkiye’yi ve Türkiye’nin kontrolünden geçen Kara Deniz’i güvence altında tutmak istiyor. Ayrıca Türkiye’nin Erdoğan ile NATO’da ABD’ye karşı dik durabilen tek ülke olduğunu bildiğinden dolayı, NATO’dan gelebilecek bir tehdidi de Türkiye üzerinden etkisiz kılmayı hedefliyordu. Ve Bu konuda iki ülkenin çıkarları örtüştüğü için bu dostluk, “fiili müttefikliğe” dönüştü. Suriye sorunu olmazsa eğer, Türkiye ve Rusya, şu anda dünyanın birbirine en sıkı sıkıya bağlı iki müttefik olurdu. Kim bilir, belki iki ülke de bir an öncea bu kamburdan kurtulmak için çareler üretiyorlardır.

Konumuza dönersek, Rusya İngiltere ve ABD’nin kurgulanan oyunu hırsa çevirmesi, Rusya’yı yeni arayışlara itti. Diğer taraftan ABD’nin Çin’i doğudan ve güneyden baskılaması, Çin’i de Rusya’ya doğru itti. ABD, Pekin Olimpiyatları’na sözde “özgür dünya”nın katılmasına engel oldu. Ama Rusya ve Türkiye bu olimpiyatlara katılacağını deklare ettiler. Hatta Putin, Olimpiyat açılış törenlerine bizzat katıldı. Ukrayna krizindeki arabuluculuk çalışmaları olmasaydı Erdoğan’ın da katılacağı belirtiliyordu.

Putin, olimpiyat törenlerine Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile bir dizi müzakere ve anlaşmaları imzalayacak. Bu konu ile ilgili Rus basınında yeterli bilgi var. Rus liderin Çin başkentini ziyaretinden önce belirttiği gibi, iki ülke arasındaki ilişkiler eşi görülmemiş bir düzeye ulaştı. Kanaatimce Rusya’nın açıkladığından daha çok anlaşmalar yapılacak. Bunlardan bazıları ortak savunma ittifakını da doğuracaktır. Çünkü Rus tarafından aldığımız bilgilere göre iki lider 15 anlaşka imzalayacak.

Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Yury Uşakov'un belirttiğine göre Rus gazı Çin’e daha çok akacak bu ziyaretten sonra. Rus gazının Çin’e gitmesi, iki ülkeyi de büyük bir krizden kurtaracak. Çin, enerji, Rusya da ekonomik krizden belini doğrultacak anlaşma ile. Ama benim esas ilgilendiğim ve dikkat çekmeye çalıştığım, iki ülkenin güvenlik sorunları da dahil olmak üzere dünya sorunlarına ilişkin ortak görüşlerini vurgulayan uluslararası ilişkiler hakkında bir açıklama olacak. İşte bu açıklama hem Amerika’nın hem de Batı Avrupa’nın uykularını kaçıracağını tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yok.

Carnegie Vakfı Moskova Merkezi'ndeki Asya-Pasifik Programı Rusya Başkanı Alexander Gabuev de bizimle benzer görüşlere sahip. Gabuev, Rusya'nın Çin ile ilişkilerinin üç ayağı olduğunu belirterek şu görüşlerini dile getiriyor: “Sınırda barış, ülke ekonomilerinin benzerliği ve siyasi sistemleridir. Ancak ABD faktörü kesinlikle Rusya ile Çin arasındaki yakınlaşmayı daha da pekiştirdi." Çok merak ediyorum, o think thankları ile ünlü ABD neden bunu göremedi? Ya da bunu önemsemeyecek kadar körler mi sahiden? ABD, “kör gözüne parmağım” dercesine biz bu yazıyı hazırladığımızda Avrupa’ya paraşütçüler, topçu ve uçaksavar birimleri içeren asskeri güç sevkiyat etmeye başladı. Yıllarca savaşları gözlemlemiş bir gazeteci olarak söyleyeyim, ABD’nin sevk ettiği askerlerin görüntülerini birkaç kere inceledim. Bunlar, normal tatbikatlara giden askerler değil. Sadece paraşütçüler ve Deniz piyadeleri yoktu o görüntülerde. Aynı zamanda ağır silahlar da vardı. Hem de akla hayale gelmeyecek silahlar. Ve bunları ABD, Rusya’nın burnunun dibine, Polonya’ya konuşlandıracak. Barış zamanında bu askerin ve teçhizatın gönderilmesi "ABD, Avrupa'ya birkaç bin asker göndererek sembolik bir jest yapıyor" denebilir. Ancak, ABD’nin o bölgede bulunan 50 bin kişilik ordusuna bu yeni gücün eklenmesi hiç de iyi niyetli bir hareket olmadığnıı rahatlıkla söyleyebiliriz. Sanki Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere, bir an önce Ukrayna’da savaş çıksın da Biölgeye tamamen yerleşelim havasındalar. Rusya bu tehdidi gördü ve sanırım Üçlü tiyatroyu dağıtabilir. *Erdal Şimşek, haber365.com.tr Yayın Kurulu Üyesi ve Uluslararası Haberci

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal