2023 seçimlerine Batı’dan müdahale: Demokrasiyi tam gelişmiş bir diktatörlüğe itebilir

2023 seçimlerinin tarihinin 14 Mayıs olacağına kesin gözüyle bakıldığı için çalışmalar bu tarihe göre yapılıyor. İngiltere’nin The Economist dergisi, 2023 seçimleriyle ilgili dikkat çeken ifadelere yer verirken, ‘’Demokrasiyi tam gelişmiş bir diktatörlüğe itebilir’’ sözleri dikkat çekti.

20.01.2023-09:06 - (Son Güncelleme: 20.01.2023-17:21) 2023 seçimlerine Batı’dan müdahale: Demokrasiyi tam gelişmiş bir diktatörlüğe itebilir

İngiltere ve dünyanın önemli medya kuruluşlarından birisi olan The Economist, Türkiye için hayati önemde olan 2023 seçimleri konusunda dikkat çeken ifadeler kullandı. Londra merkezli dergi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 6’lı masanın seçim çalışmaları ile ilgili gündem olacak ifadelere yer verdi. 

Demokrasiyi tam gelişmiş bir diktatörlüğe itebilir

Euronews’in haberine göre; Seçimlere ilişlin bir yazı kaleme alan The Economist, Türkiye'nin NATO'nun en önemli ülkelerinden biri olduğunu ve Balkanlar, Doğu Akdeniz ile Afrika'da nufuzunu artırdığını yazdı.

Türkiye'nin Ukrayna savaşı sonrası Moskova ile imzalanan tahıl anlaşmasına aracılık ettiğini yazan Economist, seçimlere ilişkin şu ifadeleri kullandı: 

"Dışarıdan bakanlar, Recep Tayyip Erdoğan'ın 14 Mayıs'ta yapılacağını söylediği Türkiye'deki cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerine dikkat kesilmeli. Zira giderek tutarsızlaşan cumhurbaşkanının yönetiminde ülke felaketin eşiğinde. Erdoğan'ın seçim yaklaşırken sergileyeceği davranışlar, bugün son derece kusurlu bir demokrasi olan ülkeyi tam anlamıyla bir diktatörlüğe sürükleyebilir."

Economist 2023 Seçimleri

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk iktidar dönemleri 

2003 yılında Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın ilk yıllarında ekonomik ve siyasi anlamda bir istikrar sağladığına dikkat çeken makalede, siyasete karışan generallerin susturulduğu, ekonomiyi canlandırmak için reform yapıldığı ve Kürtlere barış elçileri gönderildiği belirtildi. Seküler kesimin Erdoğan'ın "İslamcı bir ajandası" olduğundan kuşkulandığını ancak ilk yıllarında Erdoğan'ın böyle bir çaba içine girmediğine dikkat çekildi.

Yazı şöyle devam ediyor:

Ancak Sayın Erdoğan iktidarda kaldığı süre uzadıkça daha da otokratikleşti. 11 yıl başbakanlık yaptıktan sonra Cumhurbaşkanı seçildi ve daha önce zayıf olan bu makamı baskın bir makama dönüştürmeye başladı. 2016'daki darbe girişiminden sonra on binlerce insanı, çoğu zaman en ufak bir bağlantı fısıltısı nedeniyle işlerinden tasfiye etti ya da tutuklattı, çoğu zaman darbe girişiminden sorumlu tutulan dini grupla, örneğin çocukken bu grubun okullarından birine gitmiş olmak gibi, en ufak bir bağlantısı olduğu gerekçesiyle."

"Kurumları istikrarlı bir şekilde ele geçirdi, denge ve denetleme mekanizmalarını aşındırdı. Medyanın büyük bölümünü devlet propagandasının bir aracı haline getirdi. İnterneti fiilen sansürledi. Muhalefet liderleri de dahil olmak üzere pek çok eleştirmeni hapse attı. AK Parti içindeki rakiplerini saf dışı bıraktı. Yargıya boyun eğdirdi, mahkemeleri muhalifleri taciz etmek için kullandı."

"İktidardaki üçüncü on yılına yaklaşırken, geniş bir sarayda oturup, yanlış yaptığında kendisine söylemeye cesaret edemeyen saray mensuplarına emirler yağdırıyor. Giderek tuhaflaşan inançları hızla kamu politikası haline geliyor."

Economist 2023 Seçimleri-1

Fahrettin Altun'dan tepki

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, The Economist Dergisi hakkında, "Klişe sözler, dezenformasyon ve küstah bir propagandayla kendilerince Türk demokrasisinin sonunu ilan ediyorlar." ifadelerini kullandı.

Altun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, The Ekonomist Dergisi'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili kapağına tepki gösterdi.

Altun, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Klişe sözler, dezenformasyon ve küstah bir propagandayla kendilerince Türk demokrasisinin sonunu ilan ediyorlar. Ölçüyü aşan manşetler ve provokatif görsellerle oluşturdukları pazarlama teknikleri sözde dergilerini satmalarına yardımcı olabilir. Ancak okuyuculara bunun ucuz propaganda ve dezenformasyona dayalı sahte bir gazetecilik olduğunu hatırlatmalıyız."

"Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlarımızı darbecilere karşı direnmeye çağırdığında milletimizin bu çağrıya cevabı asırlık bir ders niteliğindeydi. Economist'teki sözde gazeteciler ve editörler, belli ki halkımızın demokrasimiz için verdiği mücadele hakkında düzgün bir gazetecilik yapma zahmetine asla girmemişler. Bu, büyük ölçüde, girdiği her seçimi kazanmış ve demokratik yollarla seçilmiş Cumhurbaşkanımıza karşı açıklanması güç ve sonu gelmeyen nefretlerinden kaynaklanıyor. Türk halkının Erdoğan'a nasıl ve neden güvendiğini araştırma zahmetine katlanamıyorsanız, sizi kim ciddiye alsın?"

Economist 2023 Seçimleri-2

"Muhalefet aylardır stratejisini belirlemek için çabalıyor. Çok canlı bir demokrasimiz var ve halkımız siyasi sistemini çok güçlü bir şekilde sahipleniyor. The Economist'in Türkiye'de gerçekte neler olup bittiği hakkında haber yapma zahmetine asla girmeyeceğinden eminim. Sadece okudukları haberlerden şüphe duymayan okuyucuları, derginin hazin durumu hakkında uyarmak istiyorum."

Kürşat Muratcan Kılıç
kursat@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal