Neden Hemen Pes Ediyoruz?
Zorluklara göğüs germek, mücadele etmek yerine bazen kendi kendimize uydurduğumuz bahaneler bizi yolun sonunda başarısızlığa götürüyor.
Geleceğe Emin Adımlar ile İlerlemek
Hiç geri vitesi olmayan bir araç düşünün. Sadece hep ileri gidebiliyorsunuz. Eğer durmak istediğiniz bir durağı kaçırırsanız, geriye dönüş yapamıyorsunuz. Eğer o durakta sizi bekleyen biri varsa, onu almadan gidiyorsunuz. Hastaysanız hastaneyi kaçırıyorsunuz ve geri dönemiyorsunuz. Şimdi gözlerinizi kapatıp bir düşünün, bu yolları bu sefer ne kadar dikkatli giderdiniz öyle değil mi? Ne kadar yavaş ve dikkatli... İşte başarı da böyle bir şeydir. Yavaş yavaş, emin adımlarla ilerlerseniz önünüze çıkan fırsatları kaçırmamış olursunuz.
Geleceğe Endişe Duymak
İçinde bulunduğunuz ortam, sosyal çevrenizin baskısı ve günümüz şartlarının giderek zorlaşması sizi gelecekten korkutabilir. Bazen kendiniz için bazen ise aileniz, eşiniz ve çocuklarınız için korku duyarsınız. Ve işte asıl düşman burada devreye girer. Daha fazla verimli olmaya çalışır, daha fazla üretmeye ve daha fazla sevmeye devam ederseniz gelecek korkusunu alt edebilirsiniz.
Geçmişte Takılı Kalmak
Beynimiz bir kayıt makinesi gibidir. En sevinçli, en üzgün anlarımızı anlatırken bile o anı tekrar yaşadım! şeklinde anlatırız. Fakat asıl geçmişte takılı kalarak, hatalarımızdan ders çıkarmayarak ve üstüne yenilerini ekleyerek en büyük hatayı yapıyoruz. Oysaki tek yapmamız gereken kayıt anında bu hatayı yeniden yapmayacağımıza inanmak.
Ben merkezli Olmak
Ben merkezli insanlar topluluğu gittikçe büyüyor gibi. Dertleşirken bile, bazen karşınızdaki insanın sizinle olmadığını hissedebilirsiniz. Sanırım başınızı döndüren iletişim teknojileri toplumu bu hale getirmiş olabilir. Evet, teknoloji bizi kendi kendimize yeter hale getirmeye çalışıyor fakat takım olma ruhumuz, bir olma ruhumuz, omuz omuza olma ruhumuz nerede? İşte onu bazen unutuyoruz.