İthalat terörü: Taklit ayakkabılar Türkiye'ye yıllık 30 milyar TL zarar veriyor!

Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten'in verdiği bilgilere göre, Türkiye'de her yıl 200 milyon çifte yakın taklit ayakkabı üretiliyor. Bu taklit ürünler, orijinal markaların isimlerini ve tasarımlarını kopyalayarak piyasaya sürülüyor ve tüketiciler tarafından gerçek ayakkabılarla karıştırılabiliyor. Bu durum, sadece tüketicilerin güvenliğini tehlikeye atmıyor, aynı zamanda Türkiye'nin ayakkabı sanayisinin de itibarını zedeliyor.

TASD Başkanı İçten, bu soruna çözüm bulmanın önemli olduğunu vurguluyor. Denetimlerin artırılması ve taklit ürünlerin piyasaya sürülmesinin engellenmesi gerektiğini belirten İçten, bu konuda hükümetin ve ilgili kurumların daha etkin bir rol oynaması gerektiğini ifade ediyor. Ayrıca, tüketicilerin de bilinçlendirilmesi ve orijinal ürünleri tercih etmelerinin teşvik edilmesi gerektiğini söylüyor.

TASD Başkanı İçten: Taklit ayakkabılara karşı denetimler artırılmalı

Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, taklit ayakkabıların ülke ekonomisine büyük zarar verdiğini belirterek, bu konuda denetimlerin artırılması talebinde bulundu. İçten, yaptığı açıklamada, Türkiye'de yıllık 200 milyon çifte yakın taklit ayakkabı üretildiğini ve bunun sektöre ve ülke ekonomisine ciddi zararlar verdiğini ifade etti. Taklit ayakkabıların Türkiye'ye yıllık maliyetinin 30 milyar lirayı bulduğunu belirten İçten, bu sorunun ciddi bir şekilde ele alınması gerektiğini vurguladı.

İçten, konuya ilişkin olarak yapılan çalıştayda Ticaret Bakanlığı ile bir araya geldiklerini ve Bakanlığın taklit ayakkabılara karşı sıfır tolerans ilkesi ile yaklaşılacağı mesajını verdiğini dile getirdi. Ancak, bu yaklaşımın sahada daha etkin bir şekilde uygulanmasını istediklerini ifade etti. Ayrıca, İçten, ayakkabı sektörünün yaşadığı maliyet artışlarına da değindi. 2022 yılında 378 milyon çift ayakkabı ihraç ederek ülkeye 1 milyar 310 milyon dolar döviz kazandıklarını belirten İçten, ancak 2023 yılında bu rakamların düştüğünü ve ihracatın gerilediğini ifade etti. İthalatın ise olağanüstü bir artış gösterdiğini ve sektörün cari fazla veren bir sektörken 2023 yılında açık verdiğini dile getirdi.

Berke İçten'in bu açıklamaları, Türkiye'nin ayakkabı sektöründeki sıkıntıları ve taklit ürünlerin ekonomiye olan etkilerini gözler önüne seriyor. Taklit ürünlerin denetim altına alınması ve sektörün rekabet gücünün artırılması için atılacak adımların önemli olduğu belirtiliyor.

Türkiye’de üretim şartı: İthal spor ayakkabılarında yerli üretim önerisi

Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, Türkiye'nin ayakkabı sektöründeki bilgi birikimi ve tasarım gücünü vurgulayarak, sektörün 2028'de 2 milyar dolarlık ihracata ulaşabileceğini belirtti. İçten, Türkiye'nin ayakkabı sektöründeki potansiyelini değerlendirirken, ithal spor ayakkabılarına yönelik önerilerde bulundu ve Türkiye'nin ithal ettiği ayakkabıların büyük bir kısmının yerli üretimle karşılanabileceğini ifade etti.

İçten'in açıklamalarına göre, Türkiye'nin ithal ettiği ayakkabıların yüzde 85'ini adet olarak ve yüzde 60'ını değer olarak spor ayakkabıları oluşturuyor. Bu durumda, Türkiye'nin mevcut üretim kapasitesiyle bu ayakkabıların büyük bir kısmını üretebileceği ve dışa bağımlılığın azaltılabileceği görülüyor. İçten, küresel ayakkabı markalarının Türkiye'ye ihraç ettikleri ürünlerin belli bir oranını, örneğin yüzde 30-40'ını Türkiye'de üretme şartı getirilmesi gerektiğini savunuyor.

Bu öneri, Türkiye'nin yerli üretimi teşvik etme ve dışa bağımlılığı azaltma stratejisi çerçevesinde oldukça önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Yerli üretimin artması, Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını güçlendirecek ve yerli üreticilerin rekabet gücünü artırarak sektörün büyümesine katkı sağlayacaktır. Ancak, bu önerinin hayata geçirilmesi ve uygulanması sürecinde çeşitli zorluklarla karşılaşılabilir. Küresel ayakkabı markalarının bu tür bir şarta nasıl tepki vereceği ve yerli üretimin artırılması için hangi önlemlerin alınması gerektiği gibi konular detaylı bir şekilde ele alınmalıdır.

Sonuç olarak, Türkiye'nin ayakkabı sektöründeki potansiyelini değerlendirmek ve yerli üretimi teşvik etmek için atılacak adımlar, sektörün büyümesine ve ekonominin güçlenmesine katkı sağlayacaktır. Berke İçten'in önerisi, Türkiye'nin yerli üretim kapasitesini artırmak ve sektörün rekabet gücünü artırmak için önemli bir fırsat sunuyor.

İçten, açıklamalarını şu ifadelerle bitirdi:

“Türkiye’nin ithal ettiği ayakkabıların adet olarak yüzde 85’ini, değer olarak da yüzde 60’ını spor ayakkabıları oluşturuyor. Mevcut kapasitemizle bu ayakkabıların büyük bölümünü biz üretebiliriz. Dolayısıyla küresel ayakkabı markalarına Türkiye’ye ihraç ettikleri ürünün belli bir oranını, örneğin yüzde 30-40’ını ülkemizde üretme şartı getirilmeli.”