08.05.2024-11:04 (Son Güncelleme:08.05.2024-11:49)

Biden'ın endişeleri Netanyahu'ya iletildi: Beyaz Saray, İsrail'in Refah'a kapsamlı saldırısını desteklemediğini açıkladı!

Beyaz Saray, İsrail'in Refah'a yönelik kapsamlı bir kara saldırısı düzenlemesini desteklemediklerini açık bir şekilde belirterek, Başkan Biden'ın bu konudaki endişelerini İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya ilettiğini duyurdu. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı Kirby, telekonferans yoluyla düzenlediği basın brifinginde, İsrail'in Refah'a yönelik saldırısını ve ABD'nin pozisyonunu değerlendirdi.

Özellikle son dönemde artan tansiyonun ardından, İsrail'in Refah'a karşı kapsamlı bir kara saldırısı düzenleme ihtimali uluslararası arenada gerginliği artırmıştı. Beyaz Saray'ın bu açıklaması, ABD'nin bu tür bir müdahaleyi desteklemediğini ve barışçıl çözüm yolunu tercih ettiğini bir kez daha vurguluyor. >Kirby, basın brifinginde, Başkan Biden'ın bu konudaki endişelerini Netanyahu'ya "açık bir şekilde" ilettiğini belirtti. Bu iletişim, ABD'nin Orta Doğu'da istikrar ve barışın sağlanması konusundaki kararlılığını yansıtıyor. Beyaz Saray'ın bu açıklaması, bölgede tansiyonun yükseldiği bir dönemde geldiği için önem taşıyor. İsrail'in Refah'a yönelik kapsamlı bir kara saldırısı, bölgedeki dengeleri daha da bozabilir ve ciddi sonuçlara yol açabilir. ABD'nin bu konudaki tavrı, uluslararası toplumun bu tür gelişmelere nasıl yaklaşacağını da etkileyebilir.

Sonuç olarak, Beyaz Saray'ın İsrail'e yönelik açık uyarısı, bölgedeki gerginliğin daha da artmaması ve barışçıl çözümlerin teşvik edilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu açıklama, bölgede istikrarın korunması ve çatışmaların önlenmesi için uluslararası toplumun ortak çabalarının ne kadar kritik olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Refah’a düzenlenen saldırı sınırlı bir operasyon mu?

İsrail ordusunun, dün Refah'a düzenlediği saldırının "sınırlı bir operasyon" olduğunu ve Hamas'ın Gazze'ye silah aktarılmasını engellemek amacıyla gerçekleştirildiğini belirten Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı Kirby, İsrail'in bu adımını savundu. Kirby, yaptığı açıklamada, "Refah'a yönelik kapsamlı bir kara operasyonunu desteklemediklerini" belirterek, bu tür bir kara saldırısının bölgedeki 1,5 milyon Filistinli sivilin hayatını ciddi şekilde riske atacağını vurguladı. İsrail'in sınırlı operasyonuyla Hamas'ın Gazze'ye silah aktarımını engelleme amacını desteklediklerini ifade etti.

Söz konusu açıklamalar, İsrail'in Refah'a yönelik saldırısının ardından uluslararası toplumda ciddi endişelere neden olmuştu. İsrail'in sınırlı operasyonunun, bölgedeki gerilimi artırabileceği ve çatışma riskini artırabileceği endişeleri dile getirilmişti. Kirby'in açıklamaları, ABD'nin bölgedeki barış ve istikrar çabalarını destekleme ve çatışmaların önlenmesi konusundaki kararlılığını yansıtıyor. ABD, taraflar arasındaki diyaloğun ve müzakerelerin teşvik edilmesi gerektiğini ve barışçıl çözümlerin bulunması için çaba gösterilmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak, bölgedeki tansiyonun yüksek olduğu bir dönemde, uluslararası toplumun bu tür gerginlikleri azaltma ve çatışmaları önleme çabaları devam ediyor. Beyaz Saray'ın İsrail'e yönelik açık uyarısı ve sınırlı operasyonu destekleme kararı, bölgedeki istikrarın sağlanması ve çatışmaların önlenmesi adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.


Biden, Netanyahu açıklamasında bulundu

ABD Başkanı Biden'ın, İsrail Başbakanı Netanyahu ile yaptığı görüşmede, Refah'a yönelik olası bir saldırının yaratacağı insani krizle ilgili endişelerini "açık bir şekilde" dile getirdiği belirtildi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı Kirby, yaptığı açıklamada, Biden'ın Netanyahu'ya bu endişelerini ilettiğini ifade etti. Ancak, İsrail'in bu uyarılara rağmen Refah'a kara saldırısına hazırlanmaya devam ettiği öne sürüldü.

Kirby, Refah ve Kerem Şalom sınır kapılarının açık kalması gerektiğini vurgulayarak, Gazze Şeridi'ne insani yardımların girebilmesi için bu kapıların öneminin altını çizdi. İsrail yetkilileriyle bu konuyu sürekli olarak görüştüklerini belirtti. Ayrıca, Hamas'ın ateşkes anlaşmasına ilişkin adımları da değerlendiren Kirby, İsrail ve ABD'nin Hamas ile aradaki boşluğu kapatma konusunda iyimser olduklarını dile getirdi. Hamas'ın dünkü yanıtının ardından Kahire'deki müzakerelerin önemli bir aşamaya ulaştığını vurguladı. İsrail heyetinin Kahire'ye gitmesiyle birlikte, ateşkesin sağlanması için müzakerelerin devam edeceğini belirtti.

Kirby, Kahire'deki müzakerelere hem İsrail tarafının hem de Katar ve Mısır'ın hazır olduğunu ve ABD'nin de katılımıyla ateşkesle ilgili görüşmelerin devam edeceğini ifade etti. Hamas'ın dünkü adımının ardından bu görüşmelerin daha da önem kazandığını belirterek, ateşkes anlaşmasına yönelik olumlu bir sonuç elde etmeye yönelik çabaların devam edeceğini aktardı.

Bu gelişmeler, İsrail ve Filistin arasındaki gerginliğin azaltılması ve bölgede istikrarın sağlanması için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Ancak, taraflar arasındaki çatışmaların tamamen sona erdirilmesi ve kalıcı bir barışın sağlanması için daha fazla çaba gerektiği belirtiliyor.

Hamas, ateşkese onay vermişti

Hamas Hareketi Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Katar ve Mısır'a, Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına ilişkin önerilerini onayladığını bildirdi. Heniyye'nin bu açıklaması, bölgedeki gerginliği hafifletme çabalarının bir parçası olarak dikkat çekiyor.

Hamas'ın Katar ve Mısır tarafından iletilen "ateşkes önerilerine" onay verdiğini duyurmasının ardından, İsrail Savaş Kabinesi, Refah'ta saldırılara devam kararı aldı. İsrail ordusu, 6 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, zorla yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı Refah'ın doğusundaki bazı mahallelerin boşaltılmasını istemiş, bu sabah Gazze'nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır'la olan sınır kapısının Gazze tarafını ele geçirdiğini duyurdu.

Bu gelişmeler, bölgedeki tansiyonun ve çatışmaların artmasına yol açarken, uluslararası toplumun ateşkes çağrıları da devam ediyor. Ancak, taraflar arasındaki anlaşmazlıklar ve karşılıklı suçlamalar, ateşkesin sağlanmasını güçleştiriyor.

İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda ölen ve yaralananların sayısı her geçen gün artıyor. En son verilere göre, 7 Ekim'den bu yana yapılan saldırılarda en az 14 bin 944'ü çocuk, 9 bin 849'u kadın olmak üzere 34 bin 789 Filistinli öldürüldü, 78 bin 204 kişi yaralandı. Ancak, bu sayıların gerçek durumu yansıtmadığı ve enkaz altında hala binlerce ölü olduğu bildiriliyor.

Hastane ve eğitim kurumları gibi sivil altyapılar da saldırıların hedefi haline geliyor, bu da bölgedeki insani krizi daha da derinleştiriyor. Uluslararası toplum, bu saldırıların durdurulması ve bölgedeki sivil halkın korunması için acil önlemler alınması çağrısında bulunuyor. Ancak, taraflar arasındaki çatışmanın derinleşmesi ve çözüme yönelik adımların atılamaması, bölgede barış ve istikrarın sağlanmasını zorlaştırıyor.

cerenpeksen@haber365.com