Haber 365
Haberlere Hızlı Erişin Son Dakika Haberleri ve Gelişmeleri Anında, Herkesten Önce Öğrenmek İçin;
Takip Et
FETÖ' nün Operasyon Aygıtı: Kendi Gelen Casuslar (Walk in)
Hasan Mesut Önder
FETÖ' nün Operasyon Aygıtı: Kendi Gelen Casuslar (Walk in)
25.12.2020 Cuma 12:05

Erzincan MİT davasında yargılanan K. Ü vermiş olduğu ifadede; “Gizli tanık Erzincan bize cemaatle ilgili bilgiler vereceğini söyledi. Kayıt dışı görüşmemiz olmamıştır.” şeklindeki ifadesi gönüllü olarak bilgi veren kaynaklarının kumpas davalarda nasıl kullanıldığını gösteriyor. Kumpasların nasıl yapıldığını ve gelecekte olabilecekleri anlamak için    konunun teknik olarak ele alınması gerekir.

İstihbarat ve karşı istihbarat analistleri gerçeği anlamaya çalışırlar. Ama bu gerçeğe nasıl ulaşılacağı konusu önemlidir. Bir şeyin doğru olup olmadığını veya aldatma olup olmadığını belirlemek için doğru ölçütleri kullanmak gerekir. İstihbarat analistleri akıl yürütme süreçleri konusunda bilinçli olmalıdır. Sadece yargılar ve sonuçlar hakkında değil, nasıl yargılarda bulundukları ve sonuçlara nasıl vardıklarını da düşünmelidirler. Çözülmeye çalışılan sorunlar ne kadar karmaşık olursa olsun insan zekasını ikame edebilecek bir teknik henüz geliştirilmiş değildir.

İstihbarat servisleri için güvenilmez kaynaklar kategorisine giren ve literatürde “walk in”, Türkçede ise “kendi gelen” diye tabir edilen kaynakları yönetmek oldukça zordur. Bu kaynak türlerinin genellikle operasyonel maksatlarla kullanıldığı bilinmektedir. Bu elemanların, istihbarat servisini yemleme, kaynak yönetim biçimini öğrenmek, kaynağı yöneten personeli devşirmek ve adli operasyonlar için katalizör olarak kullanıldığı bilinmektedir. Bu tip kaynakların işe alınmasında üç kıstas bulunmaktadır:

1.Kaynağın çalışma motifinin detaylı olarak tetkik edilmesi. Hikayesi  profesyonel bir istihbarat örgütü tarafından kurgulanan bir kaynağın  ilişkiler ağı  ve hikayesi ile ilgili derinlemesine araştırma olağan prosedürdür. Bütün bu araştırmalar sonucunda  olağandışı bir durumla karşılaşmak neredeyse imkansızdır . Çünkü  bir  karşıda  donanımlı, hikayede boşluk bırakmayan bir akıl vardır. Bundan dolayı  ilk aşamada kaynağın hangi gerekçe ile çalışmaya gönüllü olduğunun tespit edilmesi gerekir. Bu motifin, hedef servisi aldatmak için kurgulanan bir hikaye olup olmadığına dikkat edilmelidir. Örneğin, iç çatışmalardan dolayı örgütten kopan üst düzey bir örgüt üyesi, mevcut yöneticilerle yaşadığı sorunları istihbarat örgütüne yaklaşmak için uygun bir gerekçe olarak sunabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus, bu hikayenin yani örgüt içi çatışmanın bile aldatmanın bir parçası olabileceğidir. Analist, kaynağın gerekçesini detaylandırarak, olası bir aldatmanın taktik ve stratejik amacını tespit etmelidir. Taktik ve stratejik amaç tespit edilirken, hedef örgütün bu tarz aldatma taktiklerini daha önce kullanıp kullanmadığı belirlenir.

Erzincan davasında, FETÖ’cü polisler tarafından dönemin Erzincan MİT Bölge Ünitesi personeline cemaatler hakkında bilgi vermek için monte edilen kaynak, FETÖ’cü polisler tarafından beslenmiş  ve  ilgili personel bu sayede dava konusu olmuştur.

  1. Kaynağın sağladığı bilgilerdeki anormalliklere ve tutarsızlıklara odaklanmak. Hedef örgüt liderlerinin elindeki seçenekleri, bu liderlerin gördüğü haliyle görmek için, onların değerlerini ve varsayımlarını, hatta yanlış algılarını ve anlamalarını doğru şekilde anlamak gerekir. Böyle bir yaklaşım olmadan, hedef örgüt yönetiminin kararlarını ve uygulamalarını yorumlamak veya gelecekteki kararları tahmin etmek, işlenmiş spekülasyondan başka bir şey değildir. Çoğu zaman, hedeflerin davranışları "mantıksız" veya "kendi yararına değil" gibi görünür. Bunun nedeni analistlerin, mensubu olduğu ülkenin ve servisin değerlerini ve kavramsal çerçevelerini, durumun mantığını anlamak yerine, kendilerine göründüğü şekliyle hedef örgüte yansıtmasıdır. Bu hataya düşmemek için hedefler, kendi örgütsel dinamiği içerisinde değerlendirilmek zorundadır. Üst düzey bir örgüt yöneticisinin gözünden hedef yapının iç işleyişini göremiyorsanız, bir örgüt mensubunu angaje etmeniz zordur. Burada kendi gelen kaynağı bilgi vermeye iten nedenin ne olduğu önem taşıyor. İçinde bulunduğu ve faaliyetlerine gönüllü olarak dahil olan bir kişi, örgütüne karşı neden istihbarat örgütü ile iş birliği yapar?  Bu nedenin detaylı bir şekilde çalışılması hikayedeki anormallikleri ve tutarsızlıkları açığa çıkarır.  Örneğin, herhangi bir örgütün çevresinde yer alan bir kendi gelen kaynak, ulaşması mümkün olmayan bilgileri getirip istihbarat örgütünün iştahını kabartıyorsa aldatma olma olasılığı yüksektir. Doğası gereği gizli örgütlerde her örgüt mensubu bilmesi gerektiği kadarını bilir. Üst düzey bir örgüt yöneticisinin bilmesi gerekenler ile örgüte yeni dahil olan birinin bilmesi gerekenler farklıdır. Bundan dolayı, kaynağın elde ettiği bilgilere nasıl ulaştığı dikkatle sorgulanmalıdır. Olmadığı bir yerde, olmadığı bir zamandaki bir toplantıda konuşulan örgütsel sırlar hakkında bilgi sahibi ise ya çok şanslıdır veyahut güdümlü kaynaktır. Ayrıca değerlendirilecek bilgi veya kaynak, diğer bilgilerle ve güvenilir başka kaynaklarla karşılaştırılır. Bilinen bilgiler ve güvenilir kaynaklar, yeni şüpheli bilgiyi veya kendi gelen kaynağı değerlendirmek için bir turnusol işlevi görür. Yeni elde edilen bilgiler, diğer kaynaklardan elde edilenlerle, gerçeklerle örtüşüyor mu? Örneğin, bir örgüt liderinin açıklaması ile belirli bir güvenilirliğe sahip bir kaynaktan alınan bilgiler karşılaştırılabilir. Açık kaynak, güvenilir bilgilerden farklıysa, aldatıcı olarak değerlendirilebilir.
  2. Aldatmanın fayda maliyet analizinin yapılması. Bu stratejiyi kullanan bir analist, aldatmayı gerçekleştirmek için düşmanın yaptığı maliyete odaklanır. Maliyet herhangi bir potansiyel kazançtan daha yüksekse, aldatma hipotezi reddedilir. Bir aldatma kanalını oluşturmak, güvenilirliğini sağlamak ve sürdürmek için harcanan çabanın elde edilmek istenen amaca değmesi gerekir. Örneğin Erzincan davasında olduğu gibi, bölgedeki MİT personeline monte edilen kaynak, davada gizli tanık oldu ve bütün dava bu kaynağın iddiaları üzerine kurgulandı. Maliyet muhasebesi yaklaşımı, bir düşmanın hedeflerine ulaşmak için ne kadar fedakarlık yapmaya istekli olduğuna dair doğru bir perspektif sunar. Çünkü her zaman atılan taş ürkütülen kurbağaya değmelidir.

 İyi planlanmış ve düzgün bir şekilde uygulanmış bir aldatma operasyonunun kanıtını bulmak oldukça zorudur.  Akla yatkın, ancak kanıtlanmamış bir ihtimali hemen reddetmek, daha sonra yapılan değerlendirmeleri yanıltma eğilimindedir. Sistematik bir kanıt araması yapılana ve hiçbiri bulunmayana kadar reddedilmemelidir.

Bütün bu teknik bilgileri vermemin temel nedeni FETÖ’ nün güçlü olduğu dönemde güvenlik birimlerine monte etmiş olabileceği kaynaklara ve 15 Temmuz’dan sonra itirafçı kisvesi ile işbirliği yapan kişilere dikkat çekmek için…  Projektörü, bilgi vermek için gönüllü olan kişilere çevirmek gerekir. Bu isimlerin suyu bulandırmak için operasyon aygıtı olarak kullanılma ihtimali her zaman var. FETÖ geçmişte birçok olayda bu şekilde çalıştı, şimdi de bu yöntemi kullanma olasılığını gözardı etmemek gerekir.