Haber 365
Haberlere Hızlı Erişin Son Dakika Haberleri ve Gelişmeleri Anında, Herkesten Önce Öğrenmek İçin;
Takip Et
Dünya Futbolunda Trabzon Damgası: Şenol Güneş
Dr. Ömer Aydın
Dünya Futbolunda Trabzon Damgası: Şenol Güneş
13.04.2020 Pazartesi 13:25

“TÜRK’ÜM, TRABZONLU’YUM VE ADAMIM.

YAZIMIN BAŞLIĞINI KOYARKEN FAZLA DÜŞÜNMEDİM.                    

ŞENOL GÜNEŞ TRABZON’DA, TÜRKİYE’DE VE ULUSLARARASI ARENADA HİÇBİR TÜRK FUTBOL ADAMINA NASİP OLMAYAN BAŞARILARA İMZA ATMIŞ BİR FUTBOL ADAMIDIR.

1995-96 SEZONUNDA, SON MAÇTA ŞAMPİYONLUĞUN FENERBAHÇE’YE KAPTIRILMASININ BAŞ SORUMLUSUNUN BANA GÖRE ŞENOL GÜNEŞ OLMASINA VE YILLAR GEÇSE DE BU MAÇIN ACISINI HALA UNUTAMAMIŞ OLMAMA RAĞMEN, YAZININ BAŞLIĞINI KOYARKEN ZORLANMADIM.                                                                         

ÇOCUKKEN BEŞİKTAŞLI OLDUĞUM İÇİN, ŞENOL GÜNEŞ’İN BEŞİKTAŞTAKİ BAŞARILARI DA ACIMI BİRAZ HAFİFLETMİŞ OLABİLİR.                                     

MİLLİ TAKIMDAKİ BAŞARILARI DA AYRI BİR GURUR KAYNAĞIMDIR.

CUMHURBAŞKANIMIZCA TRABZON’UN EN MODERN SPOR KOMLEKSİNE ADI VERİLEN, TRABZONSPOR’DA, MİLLİ TAKIM’DA VE BEŞİKTAŞ’TA BAŞARILARIYLA TARİH YAZAN, KARAKTERLİ YAŞAM TARZIYLA, DURUŞUYLA, EYLEM VE SÖYLEMLERİYLE 

ÖRNEK BİR TAVIR SERGİLEYEN TRABZON’LU BU FUTBOL ADAMI, ÖVGÜ VE TAKDİRİN HER TÜRLÜSÜNÜ HAK EDİYOR.

ŞENOL GÜNEŞ İLE İLGİLİ BİR ANIMI BURADA PAYLAŞMAK İSTERİM;

YIL 1973. YAZ TATİLİNDE O ZAMANA GÖRE MODERN BASKÜLÜMLE (ŞİMDİKİ BANYO BASKÜLÜ) KANTARCILIK YAPIYOR, HER İNSAN TARTISINDAN 50 KURUŞ KAZANARAK AİLE BÜTÇESİNE KATKIDA BULUNUYORDUM.

O ZAMANLAR FAKİRLİK VARDI. TRABZONSPORLU FUTBOLCULARIN ÇOĞUNUN ARABASI YOKTU.KAVAKMEYDAN’DAKİ ANTREMANLARDAN SONRA, ZAĞNOS KÖPRÜSÜ’NÜN BAŞINDAKİ EVİMİZİN ÖNÜNDEN GEÇİP, 4 KİLOMETRELİK YOLU YÜRÜYEREK ŞEHİR MERKEZİNE GİDERLERDİ.

YANLIŞ HATIRLAMIYORSAM ŞENOL, ANTREMAN MALZEMELERİNİ SIRTINDAKİ KIRMIZI AĞZI BÜZÜK KIRMIZI BİR MEŞİN TORBADA TAŞIRDI.

CEMİL, FARUK, NECATİ, TURGAY, ŞENOL YÜRÜYEREK ÖNÜMDEN GEÇERKEN HER SEFERİNDE TARTILARAK KİLOLARINI KORUYUP KORUMADIKARINI KONTROL EDERLERDİ. BAZEN PARA VERMEYE KALKARLAR, BEN DE ‘1. LİGE ÇIKARAK BORCUNUZU ÖDERSİNİZ’ DER, PARA ALMAZDIM.

O YIL 1. LİGE ÇIKTILAR, BORÇLARINI ÖDEDİLER.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN;                                                                              

”Şenol  Güneş, Türk Milli Takımı'na dünya üçüncülüğü kazandırmıştır. Milli Takım’ın yıllarca başarıyla kaleciliğini, kaptanlığını yapmıştır.                                                             Trabzonspor'un şampiyonluk yaşadığı yıllarda efsane takımın kaptanı ve kalecisiydi. Bizde güzel bir söz vardır, 'marifet iltifata tabidir, iltifatsız marifet zayidir' diye. Biz, bu ülkede emeği olanları, taş üstüne taş koyanları ödüllendirmesini bilen bir milletiz. Bunun kıymetini bilmenin de huzuru içinde, Trabzon Akyazı Spor Tesislerine ŞENOL GÜNEŞ SPOR KOMPLEKSİ adını veriyoruz.”

AHMET HAKAN,10 HAZİRAN 2019 DA HÜRRİYET’TEKİ KÖŞESİNDE YAZDI;

“ERMAN TOROĞLU TELEVİZYONDA YORUM YAPARKEN, ŞENOL GÜNEŞ’TEN SÜREKLİ ‘ŞENOL, ŞENOL’ DİYE SÖZ EDİYOR.

ERMAN TOROĞLU’NA SESLENİYORUM;

‘ŞENOL’ DEMEYECEKSİN.

‘ŞENOL GÜNEŞ’ DEMEYECEKSİN.

‘ŞENOL GÜNEŞ HOCA’ DEMEYECEKSİN.

‘FRANSA’YI DEVİREN ŞENOL GÜNEŞ HOCAMIZ’ DİYECEKSİN.”

ŞENOL GÜNEŞ’TEN AFORİZMALAR

*Ben Trabzonspor’un kendisiyim. Bana müzeyi gezdiriyorlar. Müzenin kendisiyim ben. Bana kızabilir, beni sevmeyebilirsiniz. Ama beni Trabzon’dan koparamazsınız.

*Trabzonspor kökleri burada, dalları dünyanın her yerinde olan bir kulüptür.

*Oynadığınız kitleye dikkat edin. Trabzonspor'la oynamak, ateşle oynamaktır. 

*Sermayemiz para değil, itibarımızdır.

*Biz kafamızı kullanarak, ayağımızla gol atıyoruz.

*Ne yanlışa ortak oluruz. Ne de doğruya yanlış deriz.

*Aydınlar ışığı gözüme değil, önüme tutsun.

*Ben mükemmel değilim ama mükemmelliği kovalayan biriyim.

*Emek veren bir takım  olarak, paraya karşı yetenek ve emeğin savaşını verdik. Tarih bunları da yazacaktır.                                                                   

*Bir zaman benim de paramı vermediler, ama ben işime devam ettim.                                                                                                            *Şimdi bana 'paracı' diyenler, ülkeyi soyuyor.

*Bizde gönül sevdası var, saygı var, samimiyet var. Biz bunları vermeye çalışacağız. 52 senedir bu işin içerisindeyim. Çok kulüpte çalıştım. Eğer borcum olan biri varsa ödeyeyim. Bana borcu olan varsa hakkımı helal ediyorum.

*Adalet zengin bir hazinedir, günü gelince herkese lazım olur.

*Adalet eğer yerini bulmazsa, ilahi adalet mutlaka yerini bulur.

*Suç yokken suçlu arayanlar, suç varken suçlu bulamıyorlar.

*Hep adaleti kendinize göre kullanırsanız, hep adaletsizlik çıkar ortaya.

*Futbolun olması için adaletin ve barışın olması gerekiyor.

*Adaletin bittiği yerde anarşi başlar.                                                           

*Ben fakir bir ailenin çocuğu olarak denizde yüzüyordum, kumsalda geziyordum, özgürdüm, organik meyve yiyordum.                                                                                   Bugün ekonomik durumu iyi olan bir baba olarak çocuğumu yüzmeye götüremiyorum, organik meyve yediremiyorum                                                                                          

*Nereden geldiğini bilmezsen, bulunduğun yerden hep şikayetçi olursun.

*İşler iyi gittiği zaman ‘bizden’, kötü gittiği zaman ‘senden’ bilinir.

*Siz kendinizi değiştirirseniz, herkesin değiştiğini ve geliştiğini göreceksiniz.

*Makamın, paranın gücünü kullanarak başkasına eziyet etmek büyük ayıptır. Ben normal insanlar gibi kuyruğa girerim ve hiç rahatsız olmam.

*Benim için hayatın her döneminde merdivenler vardır. Bunun sonunda bir zirve vardır. Her basamak önemlidir. Basamağın ilkine basmadan o zirveye çıkamazsınız. Eğer zirveyi hedefleyen bir insansanız her basamağa tek tek basmalısınız. Atlayarak gittiğiniz de olabilir ama basamağı sindirerek gitmek daha yararlıdır.

 *2002 Dünya Kupası’na giderken yalnız, dönerken kalabalıktım. Giderken kıyafetim konuşulmadı ama dönerken konuşuldu. Oysa benim kıyafetim hep aynıydı.                                                                                  

*Kaleci olarak severek oynamadım ama, oynarken işimin gereğini yaptım. Yani başlangıcım severek, isteyerek, planlanmış bir şey değildi. Ama oynadığım zaman işimin gereğini çok iyi profesyonel olarak yaptım.                                               

*Ben sağ-sol konuşmam. Görüşlerimi bir tarafa sıkıştırmayı doğru bulmuyorum.                                                                                               

*Dünya şöyle bakıyor. Benim teröristim, senin teröristin. Sorsan barış için gelip savaşıyor. Yok ya, ölenlere ne oluyor? Acını acıyla unutturamazsın. Başka bir adım atmalısın. Kavgayla büyüyemezsin.                                                                                 

*Çocukluğumuzda kıtlık vardı. Bir gömlekle üç sene okudum. Şimdi her gün değiştiriyorsun. Ekonominizi büyütebilirsiniz ama genel kültür parayla büyümez. Kültür satın alınacak bir şey değil.                                                                                                  

*Ben çocukken fakirdim ama isyankâr değildim. Şimdi durumum iyi ama çocuğuma daha iyi bir imkân sunabiliyor muyum? Hayır, tam tersi. O günkü imkanlar inanın daha iyiydi. Çünkü daha huzurlu, daha mutluyduk. Parayla, ekonomiyle zenginlik olmaz. Zenginlik Düşünceyle olur. Ekonomi buna yardımcı olur.              

* Eskiden fakirler oynuyordu, zenginler seyrediyordu. Yani açlar oynarken, toklar seyrediyordu.
Şimdi ise toklar ve zenginler oynuyor, fakirler seyrediyor.
Sadece sonuçsal kaygı ve ekonomik beklenti var. Eskiden yokluktan başarı çıkarırken, şimdi eskisi gibi başarılı sporcular çıkaramıyoruz.”

*Eskiden futbolculara değer verilmiyordu, kız bile verilmiyordu. Şimdi ise tam tersi oldu.

 *Futbolculara yanlış paralar veriyoruz, kulüpler batmış. Ekonomik düzen bizim futbolu bozuyor. Kulüplerin ekonomik olarak iyi yönetildiğini düşünmüyorum

*Para insanı bozar. Milli takımda çocuklara keyif almaya bakın dedik önce, sonuç ortada. Siz eğer keyif alacak bir oyun ortaya koyarsanız para sonuçtur, para gelir.

*10-15 yılda ürettiğimizi 2 yılda tükettik. Arda Turan kendi kendine bitmedi, biz hep beraber, el birliği ile dünya markası olan Arda Turan'ı bitirdik, tükettik. Evet hataları var, sizin hatalarınız yok mu? Barcelona'da Arda'nın evine gidip yatan kalkanlar, bugün başka şeyler söylüyor.

*Türk insanına imkan ve zaman verirseniz her şeyi başarır.
Bizim asıl hedefimiz 2022 Dünya Kupası'na katılmak, oradaki finallere gitmek. Milli Takımın başarısı hepimizin başarısıdır. Başarı için adam aranıyor. Hep birlikte başardık.

*Şenol mu yaptı, Fatih mi yaptı, Lucescu mu yaptı? Milli takımda bir başarı varsa, ben yaptım değil, biz yaptık. Lucescu'ya teşekkür ediyorum. Ettim ama bir kez daha edeyim. Etmeyenler de vardı. Milli Takımın başarısı hepimizin başarısıdır.

*Şükrü Saracoğlu Stadı’nda oynanan mücadelede 1-0’lık galibiyetle birlikte, Güneş bordo mavi renkleri taşıyan bir kravat taktığı için malum çevrelerce linç edilmeye çalışılırken, o sadece gülümsedi.         

 

*Bana bu görevi layık gördükleri için ülkeme, halkıma ve Cumhurbaşkanıma teşekkür ediyorum.

*Biz bize yeteriz Türkiyem Kampanyası’na 1 milyon bağışlamamın sosyal medyada konuşulmasından çok rahatsızım. Açıkçası bunun ortaya çıkmasına çok üzüldüm. İnsanlar can derdine düşmüşken malın mülkün hesabı mı olur? Benim nereye ne verdiğim veya vermediğim kimi ilgilendirir? Elbette herkes böyle bir günde üstüne düşeni yapacak. Bizim kültürümüzde, 'Sağ elin verdiğini sol elin bilmemesi' vardır.    

*Önemli olan neye sahip olduğunuz değil, kiminle paylaştığınızdır.

ŞENOL GÜNEŞ KİMDİR?

Şenol Güneş, 1 Haziran 1952 tarihinde, Trabzon’da dünyaya geldi. Eşi; Semra Güneş, çocukları; Ayça Güneş Egemen, Günçe Güneş’tir.

Şenol Güneş’in,aslen Trabzon Sürmene’li olduğu bilinir.

Dedeleri Sarıkamış’ta şehit düşünce babaanne, Sürmene’de çocuklarıyla dul kalmış.

Ruslar, Rize’den Trabzon istikametine yönelince, Babaanne çocukları ile birlikte muhacirliğe çıkmış. Samsun’da kadar gitmişler.

5 çocuklu babaannenin, muhacirlikte iki çocuğu ölmüş. Babaanne; Osman, İsmail ve Gülperi ile Trabzon’a dönmüş.

Şenol Güneş’in babası Osman Hamit Güneş’in ilk evliliğinden iki çocuğu olur. Bir süre sonra eşi vefat eder.Yalıköy’lü  İslamoğulları’ndan Fatma Hanım’la yeniden evlenir. Yeniden evlendiği Fatma Hanım’ın da ikinci evliliğidir.                    

Fatma Hanım’ın bu evlilikten biri kız dört evladı olur. Şenol Güneş’in kız kardeşi Asiye Hanım, mahallenin sevilen isimlerinden Trabzon liman işletmelerinden emekli Ömer Alimisoğlu’nun eşidir. Şenol Güneş’in abileri İlyas, Zekeriya ve kardeşi Bahattin’dir.

Baba Güneş, Sotka Mahallesinde Kaledibi İlkokulu’nun deniz tarafındaki iki katlı 50-60 metrekarelik evinde kilim dokurdu. O küçük evin bir katında kilim dokunur, üst katında da yatılırdı. Ev ile deniz arası ise 40-50 metre idi.

Güneş ailesi 1950’li 60’lı yıllarda sıkıntılı bir yaşam geçirdi. Baba evde kilim dokuyarak 5 çocuğu hayata hazırladı.

Mahalle aralarında limon kabuğunu duvara vurup tutmaya çalışarak futbola başlayan Şenol Güneş, basketbol oynayacak alan bulamadığı için futbolla ilgilendi.

Çocukluğunda mahalle takımının renkdaşı Vefaspor taraftarıydı. Mahalle maçlarında sahaya forvet olarak çıkan Şenol Güneş, kaleye geçmekten pek de hoşnut değildi. Amatör olarak futbola başlayınca hocaları kalecilikte başarılı olacağında ısrar edince, kalecilik görevi onun omuzlarına bırakıldı.

Şenol Güneş o yılları şöyle anlatır;

“Babam ve annem okuma yazma bilmiyordu. Benim üniversite okumam için çok çalıştılar.15 yaşında hayata başladım.5 kardeştik.15 yaşında aileme bakan bir kişiydim. Ortaokulda mahalle arasında oynarken büyüklerin baskısıyla kaleye geçtim.24 yıl kaleciliği sevmeyerek yaptım.
Ben hiç kaleci eldiveni giymedim. Zonguldak maden işçilerinin eldivenleriyle toprak sahada antrenman yapıyordum.”

Futbol kariyerine Erdoğdu Gençlikspor'da başladı. 17 yaşında geçtiği Trabzonspor'un amatör takımından sonra Akçaabat Sebatspor'a transfer olarak profesyonelliğe ilk adımını attı.

1969-1972 yılları arasında A. Sebatspor’un kalesini koruyan Güneş, bir yandan da Fatih Eğitim Enstitüsü’ne devam etti. Burada Türkçe sosyal bilgiler öğretmenliği okudu. Şenol Güneş, 1978-1983 yıllarında Trabzon Merkez Karakaya Köyü Ortaokulunda öğretmenlik yaptı.

1972 yılında Trabzonspor A takımına kaleci olarak transfer olan Güneş,1972-73 sezonunda kaleci İlhan'ın yedeğinde bekledi. 23 Eylül 1972 yılında İstanbulspor ile oynanan maçın 22. dakikasında oyuna girerek, ilk kez Trabzonspor'un formasını terletti. 4 Mart 1973 yılında Bandırmaspor ile oynanan maçta ilk kez ilk 11'de forma giydi ve karşılaşmayı 90 dakikada gol yemeden tamamladı.

İlk sezonunda 10 maça çıkan Güneş, 7 maçta kalesini gole kapatmayı başararak yeteneğini gösterdi. Bir sonraki sezon ise 18 maçta forma giyen Güneş, 1974 yılında Trabzonspor'un 1. Lig'e çıkmasına büyük katkıda bulundu.

1975-76 sezonunda ilk kez İstanbul dışından, Anadolu’dan bir takım 1. Lig'de şampiyon olmuş, bu takımın kalesinde ise Şenol Güneş yer almıştı. Aynı zamanda ligin en az gol yiyen takımı olan Trabzonspor'da kaleci Şenol Güneş, sezon sonu Şampiyon Kulüpler Kupası'nda da benzer performans gösterdi ve İngiliz devi Liverpool'a karşı Trabzon’daki maçta kalesini gole kapatma başarısını gösterdi

Trabzonspor'un 6 şampiyonluğunda da kaleyi korudu. Şenol Güneş, 1987 senesinde jübile maçı yapmak ister ve Fenerbahçe ile anlaşılır. Ancak Fenerbahçe maçtan vazgeçer. Olayı duyan Beşiktaş’ın başkanı Süleyman Seba Mehmet Ali Yılmaz’ı arar." Şenol’a yakışır bir jübile maçı yapalım, bizimle oynayın " der ve anlaşırlar. 

1986-87 sezon sonu  futbola veda eden Şenol Güneş için böylece iki kez jübile maçı düzenlenir. 1 Ağustos'ta İstanbul’da  Beşiktaş -Trabzonspor ve 8 Ağustos'ta Trabzonspor -Samsunspor dostluk maçları ile, Şenol  Bordo-Mavili taraftarlara ve yeşil sahaya veda eder.

Trabzonspor forması altında 1972-1987 yılları arasında 2. Ligden 1. Lige yükselişin yanı sıra, 6 Türkiye Süper Lig Şampiyonluğu, 3 Türkiye Kupası Şampiyonluğu, 5 Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu ve 3 Başbakanlık Kupası Şampiyonluğunun yaşanmasında baş rol oynadı.
Tam 15 sene Trabzonspor'da kalecilik yapan Güneş, 413 maçta forma giydi.

TRABZONSPOR’DA FUTBOLCULUK DÖNEMİ BAŞARILARI

Türkiye Süper Lig Şampiyonluğu; 1975-1976, 1976-1977, 1978-1979, 1979-1980, 1980-1981, 1983-1984.

Türkiye Kupası Şampiyonluğu; 1975-1976, 1977-1978, 1983-1984.

Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu; 1975-1976, 1976-1977, 1978-1979, 1979-1980, 1982-1983.

Başbakanlık Kupası Şampiyonluğu; 1975-1976, 1977-1978, 1984-1985.

Trabzonspor’un Türkiye 1. Ligi’nde 3 Büyükler’in hakimiyetine son verip 4. Büyük olarak bu yarışa dahil olmasında en büyük pay sahibi olan Güneş, halen kırılamamış olan Türk futbol tarihinde Süper Lig'de en uzun süre (1.112 dakika) gol yememe  rekorunu 1978-1979 sezonunda kırdı ve bir sezonda en az gol yiyen kaleci (6 gol) olma rekorlarını da bu dönemde kırarak, kategorisinde Dünya 17. Oldu.

Şenol Güneş'in, Türk futbolunun en üst liginde, en uzun süre gol yememe rekoru hala kırılamadı.

Milli Takım kariyerine 1975 senesinde Türkiye U-21 takımında başlayan Güneş, 1976-1987 yılları arasında Türkiye A Milli Futbol Takımı’nın da kalesini korurken, milli forma altında 31 uluslararası maça çıktı. 

TEKNİK DİREKTÖRLÜK KARİYERİ

Kaleciliği ile sayısız başarılara imza atan Şenol Güneş, teknik direktörlüğünde de kendini kanıtlamayı başarmış, sadece Trabzon futboluna değil Türk futboluna damga vurmuş bir ustadır.

1985-86 yılında o dönem Trabzonspor'un teknik direktörlüğünü yapan Jürgen Sundermann, kafileyi izinsiz olarak terk edince yönetim tarafından kovuldu. 11 Mart 1986 tarihinde , Trabzonspor'da kalecilik yapan Şenol Güneş takımı bir süre çalıştırdı. Kayserispor'u 4-2 ile geçen Trabzonspor'un başına  bir diğer efsane Ahmet Suat Özyazıcı  geçti. Şenol Güneş kaleciliğe devam etti.

1988 yılında Trabzonspor'un teknik direktörü olan Metin Türel'in yardımcısı olarak teknik kadroya girdi ve ilk antrenörlük deneyimini yaşadı. 

Eylül'de teknik direktörlüğe getirilen Werner Biskup'un istifasının ardından takımın başına geçti ve teknik direktörlük kariyerine ilk adımını attı.

İlk sezonunda ligi 5. sırada tamamlayan Güneş ve yardımcısı Sadi Tekelioğlu takımdan ayrıldılar. Trabzonspor'da yola Belçikalı Urbain Braems ile devam etti.

1989-90 sezonda ligin 7. haftasında Boluspor ile anlaşma sağlayan Şenol Güneş, ekibi ile birlikte kente yerleşti ve çalışmaya başladı.

Teknik direktörlük koltuğuna oturmasının ardından ligde yedi maç üst üste yenilmeyen ve Galatasaray, Fenerbahçe gibi kulüplere kök söktüren Güneş'li Boluspor o sezon ligde kalmayı başardı. Sezon sonunda yönetimle anlaşamayan ve ayrılan Güneş, Boluspor'da işler kötüye gidince tekrar takımın başına getirildi. O sezon Boluspor küme düştü ve Güneş takımdan ayrıldı.

1992-93 sezonunda İstanbulspor'u ligin 10. haftasında devralan Güneş, takımı bir üst lige çıkartamayınca görevinde ayrıldı.

Doğup, büyüdüğü kente ikinci kez teknik direktörlük yapmak için gelen Şenol Güneş, 1993-94 sezonunun 4. haftasında takımın başına geçerek Trabzonspor'u ligde 3. yaparken, Türkiye Kupası'nda da yarı finale kadar çıkarmayı başardı. Sezon sonunda da Başbakanlık Kupası maçında Fenerbahçe'yi yenerek ilk kupasını da kazanmış oldu.

Bir sonraki sezonda başarılar devam etti. UEFA Kupası'nda Dinamo Bükreş, Aston Villa gibi kulüpleri eleyen Bordo-Mavililer, Lazio'ya elenerek Avrupa Kupaları'na veda etti.Ligde de son haftaya kadar süren şampiyonluk mücadelesi veren Trabzonspor ligi ikinci sırada tamamladı. Sezonu kupasız geçirmeyen Bordo-Mavililer, Türkiye Kupası'nı ve Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazanarak sezonu çifte kupa ile tamamladı.

Böylece Güneş, iki sezonda 4 kupa kazanmayı başardı.

1995-96 sezonunda son maçta Trabzon’da Fenerbahçe'ye kaybedilen maçın ardından şampiyonluk Sarı-Lacivertliler'e kaptırılmış, yıllar geçse de bu maçın acısı unutulamamıştır..

Bir sonraki sezon 20. haftadaki Beşiktaş mağlubiyeti ile şampiyonluktan uzaklaşılması sonrasında Güneş, takımdan ayrılma kararı aldı.

1997-98 sezonunda küme düşmeme mücadelesi veren Antalyaspor'un başına geçtikten sonra ligi 12. sırada bitirdi.

Eylül 1998 yılında  Sakaryaspor'un başına geçerek Türkiye Kupası'nda Sakaryaspor'u çeyrek finale çıkardı.

2000 yılı onun Milli Takım sezonu oldu. A Milli Takımın başına getirilen Güneş, Milli Takımı 48 yıl aradan sonra FIFA Dünya Kupası'na taşıdı. Milli Takını Dünya 3.sü yaparak ülkemize unutulmaz bir mutluluk  yaşattı.

Trabzonspor, 2005 yılında Şenol Güneş'i takımın başına 3. kez getirdi. Takımı ilk sezonunda ikinci yapan Güneş, ikinci sezonunda Avrupa'da alınan Anorthosis mağlubiyeti ve ligdeki istikrarsızlık sonrasında görevinden istifa etti.

2006 yılında Güney Kore takımlarından FC Seoul ile anlaşan Güneş, Koreli taraftar tarafından oldukça sevilen bir teknik direktör oldu. İlk sezonunda yakaladığı çıkış ile dikkatleri üzerine çeken Seoul, bir sonraki sezon takımı play-offlara taşımayı başardı. Sezonu ikinci sırada bitiren Kore ekibi, 2009 AFC Şampiyonlar Ligi'ne katılmaya hak kazandı. 

Sayısız başarılar kazandığı Trabzon'a 4. kez teknik direktör olarak gelen Şenol Güneş, 2009 yılında yarım sezonda aldığı takımı Türkiye Kupası'nda finale çıkardı. 2010 yılında da Trabzonspor Türkiye Kupası'nı ve Süper Kupa'yı kazanmayı başardı.

Selçuklu, Colmanlı, Alanzinho'lu, Burak'lı kadrosu ile 2010-11 yılında futbol otoritelerinin büyük beğenisini kazanan bir futbol sergileyen Trabzonspor’a sezon sonu şaibeli bir şekilde şampiyonluğu verilmedi.

Güneş'li Trabzonspor, hem Avrupa'da hem de ligde saygı duyulacak bir performans sergilese de, 2011-12 ve 2012-13 sezonundaki istikrarsız performans gösterince 2013 yılında Trabzonspor'dan istifa etti.

2014 yılında Bursaspor'da teknik direktörlüğe getirilen Şenol Güneş, Bursaspor'un son şampiyonluğunda gösterdiği performanstan sonra en iyi performansını sergileterek Ozan Tufan, Volkan Şen, Fernandao gibi isimleri parlatmayı başardı. Bir yıllık görev süresinin ardından sözleşmesini yenilemeyen Güneş, Bursaspor'dan ayrıldı ve Beşiktaş'ın yolunu tuttu.

BEŞİKTAŞ, ŞENOL GÜNEŞ İLE REKORDAN REKORA KOŞTU

*Şenol Güneş, Beşiktaş ile sözleşme imzaladığında tarih 11 Haziran 2015'i gösteriyordu. Beşiktaş'ta 2 sene üst üste şampiyonluk yaşayan ve Avrupa kupalarında önemli başarılar elde eden Güneş, Beşiktaşlı taraftarlara üst üste sene 2 şampiyonluk sevinci yaşatan ilk Türk teknik direktördür.

*Şenol Güneş döneminde siyah beyazlı ekip 4 sezonda toplam 199 maça çıktı. Bu maçlarda 116 galibiyet, 46 beraberlik ve 37 mağlubiyet aldı.

*Süper Lig tarihinde Beşiktaş'ın başında en çok galibiyet alan yerli teknik direktör ve en çok galibiyet alan ikinci teknik direktör oldu.

*Aldığı 7 galibiyetle, Fenerbahçe ve Galatasaray derbilerinde en çok galibiyet alan ikinci teknik direktör oldu.

*Şenol Güneş yönetimindeki Beşiktaş, Vodafone Park’ta oynanan 53 lig maçında 41 galibiyet, 10 beraberlik, 2 mağlubiyet aldı.

*2015-2016 ve 2016-2017 sezonlarında üst üste şampiyonluklar yaşadı. Beşiktaş'ın 3.yıldızı takmasında pay sahibi oldu.

*Beşiktaş'ın başında Avrupa kupalarında en çok maça çıkan, en çok galibiyet alan ve döneminde en çok gol atılan teknik direktör de yine Şenol Güneş’tir.

*2016-2017 sezonunda UEFA Avrupa Ligi'nde çeyrek final,

017-2018 sezonunda Şampiyonlar Ligi gruplarında namağlup olarak bir Türk takımının aldığı en yüksek puanla ve lider olarak 2.tura çıkması başarılarına imza attı.

*Tüm zamanlarda Beşiktaş'ı Süper Lig'de en fazla yöneten Türk teknik direktör REKORU (114 maç) 

*Tüm zamanlarda Beşiktaş'ı Avrupa kupalarında en fazla yöneten teknik direktör REKORU (29 maç) 

*Tüm zamanlarda Beşiktaş'ı Avrupa kupalarında en fazla yöneten Türk teknik direktör REKORU (29 maç) 

*Beşiktaş tarihinin maç başına en yüksek galibiyet ortalamasını yakalayan teknik direktörü REKORU (69,70 maç başı galibiyet ortalaması). 

*Beşiktaş tarihinde formasına yıldız takan ilk Türk teknik direktörü. 2016-17 sezonu 

*Beşiktaş tarihinin üst üste şampiyon yapan ilk Türk teknik direktörü 

*Beşiktaş tarihinin üst üste UEFA Şampiyonlar Ligi katılan ilk teknik direktör REKORU

*Beşiktaş tarihinde üst üste şampiyon yapan üçüncü teknik direktör

*Beşiktaş tarihinin maç başına en yüksek puan ortalamasını yakalayan teknik direktörü REKORU (119 maç 283 puan ile P/Maç 2.38 ortalaması). 

Şenol Güneş Beşiktaş'a veda ederken, son dönemlerde yaşanan kırgınlıklar, kızgınlıklar unutuldu, birlikte yaşanılan başarıları göz ardı etmeyen Beşiktaş camiası “Her şey için teşekkürler Şenol Hoca” diyerek uğurladı onu.

 

Beşiktaş ile sözleşmesi biten Şenol Güneş ile anlaşan TFF, Milli Takımın başına ikinci kez Güneş'i getirdi.

Şenol Güneş halen Milli Takımın teknik direktörlüğünü yapmaya devam etmektedir.

FUTBOLCULARLA İYİ İLİŞKİLERE SAHİP OLAN VE TAKIM OYUNUNA ÖNEM VEREN ŞENOL GÜNEŞ, BİRLİKTE ÇALIŞTIĞI BİR ÇOK OYUNCUNUN GELİŞİMİNE KATKI SAĞLADI.
MARİO GOMEZ , JOSE SOSA, ATİBA HUTCHİNSON, RİCARDO QUARESMA , CENK TOSUN, İSMAİL KÖYBAŞI, KERİM FREİ'IN GİBİ FUTBOLCULAR  ONUN YÖNETİMİNDE PERFORMANSINI YÜKSELTEREK YILDIZLAŞTI.

ŞENOL GÜNEŞ; BURAK YILMAZ, UMUT BULUT, SELÇUK İNAN, VOLKAN ŞEN, ONUR RECEP KIVRAK, TOLGA ZENGİN, OZAN TUFAN, ŞENER ÖZBAYRAKLI, EMRE TAŞDEMİR, ENGİN BAYTAR GİBİ ÇOK SAYIDA TÜRK FUTBOLCUNUN BAŞARILI OLMASINDA ÖNEMLİ PAY SAHİBİDİR.

*A Milli Futbol Takımı, tarihindeki en büyük başarıyı teknik direktör Şenol Güneş yönetiminde elde etti.

*Tecrübeli teknik adam, 2000 yılında başına geçtiği A Milli Takımı 48 yıl aradan sonra Dünya Kupası'na taşıdı.

*Güneş yönetimindeki ay-yıldızlı ekip, 2002 Dünya Kupası'nda üçüncü olarak, tarihinin en büyük başarısını kazandı.
Bu dönemde kariyerinin en iyi günlerini geçiren Şenol Güneş, 2002'de 
UEFA'nın resmi sitesinde yaptığı ankette "yılın teknik adamı" seçildi.

*2002 de Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üstün Hizmet Madalyası, Türkiye Cumhurbaşkanı'nın tevcihi ve Türkiye Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu'nun kararı ile verilen altın ödülü aldı.

*A Milli Takım, Güneş yönetiminde çıktığı 50 maçtan 23 galibiyet, 13 beraberlik ve 14 mağlubiyetle ayrıldı.

*Güneş, milli takımla kazandığı başarıyla UEFA Yılın Takımına teknik direktör olarak seçilen ilk Türk ve dünya klasmanında milli takımı en yüksek sıralamasına (7. sıra) ulaştıran isim olarak Türk futbol tarihine geçti.

*A Milli Takım Fransa'ya karşı ilk galibiyetini Şenol Güneş yönetiminde almıştır.

Cumhuriyet tarihimizde görevine 5'te 5 ile başlayan ilk Milli Takım hocası Şenol Güneştir.

*Süper Lig tarihinin üst üste şampiyonluk kazanan dördüncü teknik direktörü oldu. Daha önce Fatih TerimGündüz Kılıç ve Ahmet Suat Özyazıcı üst üste şampiyonluklar kazanmıştı.

*Şenol Güneş Süper Lig tarihinde en çok galip gelen teknik direktör 268 galibiyetle rekor kırdı. Süper Lig tarihinde en çok puan alan teknik direktör oldu. Bir galibiyeti iki puanlı sistemle olmak üzere 919 puan topladı. Maç başına puan ortalaması 1.83 oldu.