Demba Ba: 'Ballon d'Or'u Mane Almalıydı!'

Demba Ba'nın açıklamaları şu şekilde:

"Bugünlerde çok fazla istatistik konuşuyoruz, ben inanıyorum ki Sadio Mane, elde ettiği bireysel istatistiklerle ballon d'Or'u kazanmalıydı. Eğer Mane'nin istatistiklerini Messi ile değiştirirseniz, yine Messi Ballon d'Or'u alırdı. Hatta değiştirin istatistikleri ve birkaç gol daha az attığını söyleyin, yine ödülü Messi'ye verirlerdi. Mane, Şampiyonlar Ligi'ni, Süper Kupa'yı kazandı, Premier Lig'in en golcü oyuncusu oldu, inanılmaz bir sezon geçirdi. Sadece bu da değil, tüm maçlarda fark yarattı. Bence kazanması gereken oydu.

Birçok oyuncuyla konuşuyorum. Onlar da "Evet, Messi daha iyi oyuncu, herkes bunu bilir." diyor. Sadio Mane'ye sorsak, o da Messi'nin daha iyi olduğunu söyler ama ben ona bir tokat atarım ve 'sus oğlum, otur yerine' derim. 2019'da benim görüşüme göre o daha iyi bir sezon geçirdi.

Bir oyuncu Afrikalı olunca nedense değeri düşüyor. Ülkede daha az forması satyılıyor, sosyal medyada daha az takipçisi oluyor. Ben bunun bir dezavantaj olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca ırkçılık da göz ardı edilemez, hepimiz ırkçılığın olduğunu biliyoruz. Afrikalı insanları kurban olarak göstermek istemiyorum aynı zamanda ama değerlerinin verilmediğini biliyoruz.

Yaya Toure'nin Mesut Özil'in Uygur Müslümanları için yaptığı açıklamalara "Politikaya karışmasın" demesi... Hepimizin duygusal olarak dokunduğu noktalar var ve bir insan bir şey için savaşıyorsa, inandığı için savaşıyordur. Ben bir Müslümanım. Ben bir Afrikalıyım. Bazı şeyler, beni diğer insanlardan daha fazla etkiliyor. Eğer Uygur Müslümanlarının durumu Mesut Özil'i rahatsız ediyorsa, konuşma hakkı vardır, buna itiraz edilemez.

Aynı şey Didier Drogba için de geçerli mesela. Drogba soyunma odasında dizleri üzerine çöker ve Fildişi'ndeki savaşın durması için dua ederdi. Sonra savaş durdu. Drogba sayesinde mi durdu? Bilmiyorum ama muhtemelen onun yaydığı mesajların da yardımı olmuştur. O zaman Yaya Toure'nin "Drogba politikaya bulaşmasın" dediğini duymadık. Belki de Toure'nin Çin ile olan ilişkileri onun böyle konuşmasına neden oluyordur.

Bazı insanlar bana da, "Demba, şimdi konuşuyorsun ama Çin'de oynarken bir şey demiyordun' diyor. Ben onların doğru söylemediğini belirtebilirim. 2017'de Çin'de oynarken, orada yerle bir edilen camiler, yakılan Kuran-ı Kerim'ler hakkında paylaşımlar yaptım. Sen dikkat ettin ya da etmedin, ben buna odaklanmam. O zaman doğru olna bu olduğu için bunu yaptım, adalet için savaştım. Çin'de sözleşmem vardı ama savunduğum değerler de vardı.

Mesut Özil'e tepki gösteren Arsenal, Bellerin İngiltere'nin başkanı Boris Johnson hakkında tweet atınca niye devreye girmiyor, neden bir şey demiyor? Çünkü Çin'de yaptıkları yatırımları önemli, para önemli. Bu üzücü çünkü günün sonunda kaybeden onlar olacak. Böyle şeyler yaptığında bir şekilde sonucunu ödersin. Çin'deki anlaşmalarını kaybetmekten ölümüne korktular. Gelecekte orada yapacakları maçları, turnuvaları, finalleri kaybetmekten korktular. Ama taraftarlarının saygısını kaybetmemek hepsinden daha önemli. Onlar her hafta gelip seni destekliyor. Ben Arsenal'in bir şeyler kaybettiğini düşünüyorum. Oyuncuların arkasında durmak, bir saygı göstergesidir.

Bugün, Müslümanlar zulme uğruyor. Onlara zulmeden insanlara tepki gösterecek olan ben miyim? Ben öncelikle, Müslümanlar, temel inançlarınıza geri dönün derim. Dünyadaki 1,5 milyar Müslüman, Mekke'deki bir çölde bir insandan büyüyen bir topluluk oldu. Onları başarılı kılan ne? Peşinden gittikleri kurallar vardı. Bugün Müslümanların prensipleri yok. Kitaba göre değil, güzel olduğunu düşündükleri şeyleri yapıyorlar. Onları iyi hissettiren şeyleri yapıyorlar. Hangi dinden olduğundan bağımsız, 'dindeki bazı şeyleri kabul edip, bazı şeyleri reddediyorum' diyemezsin. Bu doğru davranış değil.

Dini her zaman futbol ile kıyaslıyorum. Mesela ofsayt kuralı var, ceza alanında elle oynama var, arkadan yapılan müdahaleler var... Eğer ben hakeme, 'Ben arkadan yapılan müdahalelerde ceza vermeniz istemiyorum, bence bu doğru değil, bana kırmızı kart veremezsin' dersem, bana kırmızı kartı gösterir. Futbolda da, kabul etmediğin kurallar olsa bile, profesyonel bir oyuncu olmak için uyman gereken kurallar vardır.

Oyuncular ırkçı yaklaşımlar olduğunda sahadan ayrılmalı. Kulübe gidip, paralarını istemeliler. Kulüp para kaybettiği an, artık bu konuda harekete geçeceklerdir. Oyuncular da sorumluluk almalı, kulüp de sorumluluk almalı, taraftarlar da sorumluluk almalı. Taraftarlar böyle insanları güvenlik güçlerine şikayet etmeli. Hükümet sorumluluk almalı. Dünyanın gittiği nokta doğru değil."

Son Dakika Spor Haberleri için aşağıya kaydırın.