İstanbul'da 'Asya Kaplan Sivrisineği' Korkusu

Sıtma, Dang humması, Batı Nil Virüsü benzeri birçok hastalığı taşıdığı bilinen sivrisineklerin ardından, şimdi de İstanbul için 'Asya Kaplan Sivrisineği' çeşidine dikkat çekildi.

22.09.2020-11:51 - (Son Güncelleme: 22.09.2020-11:44) İstanbul'da 'Asya Kaplan Sivrisineği' Korkusu

Cerrahpaşa Veterinerlik Fakültesi Parazitoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kerem Öter, son 3 senedir Beykoz, Zeytinburnu, Sarıyer ve Arnavutköy’de görülen bu sivrisinek için 'Oldukça istilacı bir tür. Diğer sivrisineklere göre çok daha fazla saldırgan' ifadelerini kullandı.

 

İBB tarafından gerçekleştirilen bir toplantıda, Zika Virüsü, Ensefalit, Batı Nil Virüsü Ateşi, Sarı Humma gibi hastalıkları taşıma potansiyeli olan Asya Kaplan Sivrisineği ele alındı. Toplantıya katılım sağlayan kişilerden İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Veterinerlik Fakültesi Parazitoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kerem Öter bu çeşidin on sene önce ilk olarak İpsala Sınır Kapısı’nda, son üç senedir de İstanbul’un farklı ilçelerinde görüldüğünü belirtti.

'İSTİLACI BİR TÜR'

Doç. Dr. Öter, 'Oldukça istilacı bir tür. Açıkhava otururken gün içerisinde sizi çok rahatsız ediyor. Diğer sivrisineklere göre çok daha fazla saldırgan. Bunların yanı sıra naklettikleri rahatsızlıklar da var. Daha önceden çok duymadığımız Chinkungunya, Dang humması, Sarı humma ve Zika gibi hastalıkları taşıyabiliyorlar. Ancak şu ana kadar bahsettiğimiz hastalıkların hiçbirine Türkiye’de rastlanmadı' diye konuştu.

EN ÇOK BEYKOZ, SARIYER, ZEYTİNBURNU VE ARNAVUTKÖY’DE

Negatif şartlara oldukça dayanıklı olduğunu ve adaptasyon dönemlerinin kısa olduğunu ifade eden Doç. Dr. Öter ifadelerine şu ifadelerle devam etti:

'Son üç yıldır da İstanbul’da görülmeye başladı. Vatandaşlardan gelen şikayetler var. Çok farklı bir tür, biyolojisi farklı. Bildiğimiz sivrisinekler gibi değiller. Şikayetlerin çoğunluğu sabah saatlerinde park bahçelerde siyah bir sineğin soktuğu yönündeydi. Bahsedilen bölgelere gidip yaptığımız örneklem çalışmalarımızda İstanbul’da bu türün yayılım gösterdiğini ve pek çok ilçesinde var olduğunu gördük. Asya Kaplan Sivrisineği'nin adaptasyon gücü çok yüksek. Taşındıkları ülkeden başka bir coğrafyaya geçtiklerinde buradaki ortama çok çabuk uyum sağlayabiliyorlar. Bu şekilde de İstanbul coğrafyasına uyum sağlayabileceğini düşünüyoruz. Ayrıca çok soğuk koşulara da dayanabiliyor. En son yapılan araştırmalarda 5 dereceye kadar aktivitelerini devam ettirdikleri söyleniyor. İlk çalışmalarımız ışığında Beykoz, Sarıyer, Zeytinburnu, Arnavutköy ilçeleri ön planda.'

Asya Kaplanı Sivrisineği'nin diğer sivrisineklerden başka olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Öter, bu çeşidin bilhassa insan yapımı durgun sularda yaşadığını söyledi. Vatandaşları da ev, bahçe ve balkon benzeri yerlerde bekleyen sularla ilgili karşı uyardı. Doç. Dr. Öter, şu öneride bulundu:

'Alerjik reaksiyonları çok fazla oluyor. Kan emerken tükürük bezindeki proteinler kan emdiği sırada deri altı dokuya geçmekte. Bu da alerjik bir reaksiyona neden oluyor. Bu sinekler daha çok insan yapımı küçük su rezervlerinde yaşıyor. Bahçede bulunan saksıların dibindeki suda ya da süs havuzunda üreyebiliyorlar. Vatandaşlarımız ihtiyaçları varsa bunların üzerlerini bir telle kapatabilirler ya da kullanılmayan suları boşaltmakta fayda var'

'SON ÜÇ YILDIR İSTALBUL'DA GÖRÜLÜYOR'

Asya Kaplan Sivrisineği'nin kullanılmış lastiklerin geri dönüşümü esnasında, ülkelerarası taşındığını belirten Doç. Dr. Öter ifadelerine şu sözlerle devam etti:

'Orijinali aslında Uzak Doğu olan ve son 35 yıldır Avrupa ve Amerika katılarına taşınmış olan İstilacı bir tür. Biz 10 yılı aşkındır bu türü takip ediyoruz. İlk olarak Edirne’de İpsala Sınır kapısı ve Keşan’da rastladık. Son üç yıldır da İstanbul’da görülüyor. İstilacı türler, farklı bir coğrafyadan içinde bulunduğumuz coğrafyaya yerleşen ve burada tutunan ve koloni oluşturan türler. Burada sorun çok farklı bir türün bizim coğrafyamıza giriş yapması. Bu istilacı tür pasif olarak taşınıyor. Özellikle kullanılmış lastik ticareti başta olmak üzere insan hareketleriyle ülkelerarası hatta kıtalararası yayılım gösteriyor. Kullanılmış lastikler geri dönüşüme uğruyor. Bu sivrisinek türü kullanılmış lastiklerin içerisinde biriken sulara yumurtalarını bırakıyor. Bu lastiklerin de ülkelerarası geri dönüşümünde de bu sinekler kıtalararası yayılmış oluyor.'

Vatandaşlar da evlerinde veya bahçelerinde sivrisinek problemiyle karşılaştıklarını fakat nasıl bir çeşit olduğunu anlamadıklarını söyledi. Nesrin Bakırcı, 'Bir sivrisinek sorunuyla karşı karşıyayız. Ne olduğunu da tam olarak anlamadık. Isırdığı zaman kaşıntısı, kızarıklığı uzun sürüyor. Hatta mahalle olarak muhtarlığa bile başvurduk yeteri kadar ilaçlama yapılmadığını düşünmüştük. İlaçlama yapılmasına rağmen evlerde bu sinekler mevcut. Direnci yüksek bir sinek gibi görünüyor ve istila gibi geliyorlar' şeklinde konuştu.

Fatma Arslan da bu sene yazlığında sinek problemi yaşadığını ifade ederek, 'Ağva’da sinek ve sivrisinek sorunuyla nedeniyle oldukça zorlandım. İlaçlama da yapılıyordu ama fayda etmiyordu. Özellikle sabahları çok rahatsız ediyordu. Gündüzleri dışarıda duramıyordum. Ancak Ataşehir’de böyle bir sorunla karşılaşmadım' şeklinde konuştu.

Bir başka vatandaş da durgun su sebebiyle sivrisinek problemi yaşadıklarını belirterek, 'Bir dönem böyle bir sorunla karşılaştık. Arkadaşımın evinin yanında bir apartman yıkılmıştı. Orada bulunan su birikintisi nedeniyle sivrisinek sayısında artış meydana geldi. Durgun sudan geldiğini düşünüyoruz. Belediye ekiplerine haber verildi gerekli ilaçlamalar yapıldı' dedi.

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal