'Malcolm X ABD'nin İki Yüzlülüğünü Gözler Önüne Sermek İstedi"

New York Brooklyn’de bulunan Takva Camisi'nin kurucusu ve Amerika'daki Müslüman toplumunun önemli isimlerinden imam Siraj Wahhaj, Malcolm X'le alakalı AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Malcolm X’in hem kendisi hem de Afro Amerikan toplumu üzerinde muazzam bir etkisi olduğunu söyleyen Wahhaj, ömrü boyunca onun ayak izlerinden yürüdüğünü, yaşamı hakkında da yıllardır gençlere dersler verdiğini anlattı.

Wahhaj, şu şekilde devam etti:

"Malcolm X'ten öğrenebileceğimiz en büyük derslerden biri değişme kapasitesidir. Hikayesine baktığımızda, uyuşturucuya, suça karışmış bir mahkumun hayatını dönüştürerek nasıl Amerika ve dünya için bir ışık haline geldiğini görürüz. Siyasi hareket İslam Milleti (Nation of Islam) içinde bulunduğu 12 yıl boyunca, hor görülen siyahi Amerikalılara renkleriyle, kendileriyle gurur duymalarını öğretti. Hacdan sonra, gerçek Müslümanlığı seçtikten sonra da adalet için mücadelesini sürdürmeye devam etti."

Amerika’da siyahilerin en fazla saygı duyduğu iki isim bulunduğunu söyleyen Wahhaj, "Bunlardan biri Hıristiyan Martin Luther King diğeri de Müslüman Malcolm X'tir." ifadelerini kullandı.

"MARTIN LUTHER KING BARIŞI, MALCOLM X ADALETI ÖNE ÇIKARDI"

Amerika’da, Martin Luther King'in Malcolm X'e göre sivil haklar hususunda ana akım medyada daha fazla öne çıkarıldığı yönündeki değerlendirmeleriyle ilgili de İmam Wahhaj şu ifadelere yer verdi:

"Amerika geneline bakınca bu doğru olabilir ancak Afro Amerikalılar içinde ne kadar doğru olduğuna pek emin değilim. Afro Amerikalılar içinde bir kişi olsun ki Malcolm X'i tanımasın, ne yaptığını bilmesin. Martin Luther King, şiddet karşıtı barışçı hareketi savundu, bu iyi bir şeydi. Malcolm X ise barıştan daha çok adaletten söz etti gerekirse bu hususta mücadele edilmesi gerektiğini anlattı, daha militandı. Yani Martin Luther King barışı, Malcolm X adaleti öne çıkardı."

Martin Luther King hayatını kaybetmeden önde medya tarafından "aşırıcı" olarak yansıtıldığına dikkati çeken Wahhaj, "Ölümünden sonra biraz daha farklı noktaya çekildi. Mevcut sistem bir yönüyle onu aklayarak daha az militan bir yere koydu." dedi.

IRÇILIK SORUNUNU BM ÜZERİNDEN ÇÖZMEK İÇİN YOLLAR ARADI"

Malcolm X'in 1964'teki Mekke ziyaretinden sonra ırkçılık hususunda büyük bir değişim geçirdiğinin altını çizen Wahhaj, ırkçılık sorununu Birleşmiş Milletler (BM) üzerinden çözmek için yollar aradığını belirtti.

Wahhaj, şu şekilde konuştu:

"Malcolm X, sivil veya vatandaşlık hakları denilen kavramları daha ileri aşamaya taşıdı, Tanrı tarafından verilen insan haklarının daha büyük olduğunu düşündü. Bir tarafta dünyaya özgürlük ve adalet diye konuşan öte yandan eski köleleri olan kendi vatandaşlarına adaletsizlik yapan Amerika'nın iki yüzlülüğünü uluslararası toplumun önüne sermek istedi. Bu Amerika için büyük bir utançtı, Malcolm bunu vurguladı."

Malcolm X'in, ardında adalet için mücadele eden bir miras bıraktığını söyleyen Wahhaj, 55 yıl önce suikasta uğramasından sonra adının ve fikirlerinin daha bilinir vaziyete geldiğinin altını çizdi.

Wahhaj, "Bugün yeryüzünde nereye giderseniz gidin, herkes Malcolm X'i, belki 55 yıl önce bilinmediği kadar tanıyor. Nasıl Nelson Mandela'yı hapisten çıkana kadar kimse tanımıyordu, Malcolm X de öldükten sonra daha fazla tanınmaya başladı. Daha 40 yaşına ulaşmadığı ve sadece bir yıl gerçekten bizim anladığımız manada Müslüman olarak yaşadığı hayatını bugün bilmeyen bir İslam ülkesi bulamazsınız." şeklinde konuştu.

"CESARET, DOĞRULUK VE HAKKI SÖYLEMEK ONUN EN BÜYÜK MİRASIDIR"

Trump yönetiminin Müslümanlara, siyahilere, göçmenlere karşı ön yargılı olduğundan da bahseden Wahhaj, hala Amerikalı siyahi bir Müslüman olarak havaalanlarında tehlikeli biri gibi sorgulandığını da söyledi.

Wahhaj, "Biz ülkede değişimin adresi olmalıyız. Makamlara, insanları taciz etmeyecek yetkilileri getirme süreçlerine yani siyasete dahil olmalıyız, siyasi olarak daha zeki davranmalıyız." diye konuştu.

Malcolm X'in inandığı davasında sebatkar ve ısrarcı olduğunu vurgulayan Wahhaj, sözlerine şu şekilde devam etti:

"Malcolm, asla pes etmedi, asla doğruyu söylemekten çekinmedi. Çok cesurdu, güce karşı her zaman gerçeği haykırdı, bunu çok az insan yapabilir. Bu onun yoluydu, cesaret, doğruluk ve hakkı söylemek onun en büyük mirasıdır, ben bunun için onu çok seviyorum. Ve ölümü üzerinden 55 yıl geçmesine rağmen bugün insanlar bu nedenle Malcolm X'in hala toplum üzerindeki etkisini konuşuyor."

Son Dakika Dünya Haberleri için aşağı kaydırınız.