Çevre ve Şehircilik Bakanı 21 Maddelik Eylem Planı'nı Açıkladı!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, müsilaj problemine karşı hazırlanan Acil Eylem Planı'nı duyurdu.

06.06.2021-19:07 - (Son Güncelleme: 06.06.2021-19:25) Çevre ve Şehircilik Bakanı 21 Maddelik Eylem Planı'nı Açıkladı!

Bakan Kurum, "Müsilaj nedeniyle zarar gören balıkçılara ekonomik destek sağlanacaktır" ifadelerini kullandı.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

''Marmara Denizi Koruma Eylem Planı gibi, son derece hayati bir konuda yaptığımız bu değerli ortak akıl toplantımıza ev sahipliği yapan; Marmara Belediyeler Birliği’mize, başkan ve yönetimine şükranlarımı sunuyorum. Marmara Denizimizi tehdit eden müsilaj sorununun çözümü için katkı sağlayan; hocalarımıza, belediye başkanlarımıza, bakanlık ve STK temsilcilerimize ortaya koydukları yüksek gayretten dolayı çok teşekkür ediyorum.''

Bakan Kurum. ''Birazdan açıklayacağımız eylem planımızın, başta Marmara Denizimizin korunmasına, her türlü kirlilikten ve bilhassa deniz salyası sorunundan kurtulmasına ve Marmara’ya kıyısı olan tüm şehirlerimizin geleceğine katkı vermesini diliyorum.

Bugün Kocaeli’mizde, Marmara Bölgesindeki valilerimizle, büyükşehir belediye başkanlarımızla birlikteyiz. Hep birlikte, biraz önce Marmara Denizimizin geleceği için önemli bir toplantı gerçekleştirdik.

Ortak akılla, samimiyetle, gayretle, birlik ve beraberlik içerisinde hazırladığımız Marmara Denizi Koruma Eylem Planı’mızı istişare ettik ve son halini verdik.

Burada hepimiz, ortak bir iradeyle; İstanbul Boğazı’mızı, Marmara Denizi’mizi kirliliğe, kaderine terk etmeyeceğiz dedik. El birliğiyle, iş birliğiyle gözbebeğimiz Marmara’yı kurtaracağız dedik.''

DÜNYA ÇEVRE GÜNÜNE DE DEĞİNDİ

Kurum yaptığı konuşmasında, ''Bugün şehirlerimizi, insanımızı etkileyen üç önemli meselemiz var. Bunlar; salgın, deprem ve iklim değişikliği. 2020 yılı bu üç meselenin neden olduğu sonuçlarla mücadele içinde geçti. Bugün konuştuğumuz müsilaj probleminin ana nedeni olan iklim değişikliğiyle mücadelenin yolu ve çözümü; çevre yatırımlarından, yeşil yatırımlardan geçmektedir.

Bugün Bakanlık olarak; yerel yönetimlerimizle birlikte binlerce çevre projesi yürütüyoruz. Dün, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde; Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle, bu yatırımlarımızın önemli bir kısmının açılışını yaptık.

Millet bahçelerinden koruma projelerine, atık getirme merkezlerinden atıksu arıtma tesislerine, çevre yatırımlarından bisiklet yollarına kadar tamamladığımız onlarca projeyi milletimizin hizmetine sunduk. Ben bu vesileyle bir kez daha 5 Haziran Dünya Çevre Günü’müzü kutluyorum.''  ifadelerine yer verdi.

Kurum, ''Aziz İstanbul’umuz, sanayimizin ekonomimizin lokomotif şehirlerinden Kocaeli’miz ve tüm kıyı şehirlerimizde, son derece yaygın bir kirlilik yaşıyoruz. Dünya’nın farklı noktalarında çeşitli sebeplerle zaman zaman ortaya çıkan Müsilaj problemi, deniz salyası sorunuyla karşı karşıyayız.

Çözüm noktamız çok net. Hakikaten hepimizin, 84 milyonun, Marmara Bölgesinde yaşayan 25 milyon vatandaşımızın içini sızlatan o görüntüleri yok etmek. Marmara Denizi’mizi bir seferberlik anlayışıyla tertemiz hale getirmek ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin üzerinde bir vazifedir, bir borçtur. Bu anlamda; el birliği yapmak, güç birliği yapmak zorundayız. Ve bir an evvel karasal, tarımsal ve gemi kaynaklı ne kadar farklı kirlilik türü varsa, ne kadar sebep varsa hepsini ortadan kaldırmaktır. 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak; müsilaj sorununu, ilk andan itibaren titizlikle takip ettik, ediyoruz.

300 kişilik ekibimizle, Marmara Denizi’nde 91 noktada, karada da tüm atıksu arıtma ve katı atık tesislerinde, kirlilik kaynaklarında denetimlerimizi yaptık.

Aldığımız örnekleri Çevre Laboratuvarımızda inceledik. ODTÜ Bilim gemimizle suyun altında ve üstünde 100 farklı noktadan numuneler aldık.

700’ü aşkın bilim insanı, kurum temsilcisi, STK ve belediye yetkilisinin katıldığı son yılların en geniş katılımlı çalıştayını yaptık.

Dün de, Marmara Belediyeler Birliği Başkanımız ve Bakan Yardımcımız başkanlığında; belediyelerin başkan yardımcıları, çevre koruma ve kontrol daire başkanları, su ve kanalizasyon idarelerinin genel müdürleri, ilgili bakanlıklarımızın ve kurumlarımızın temsilcileriyle bir değerlendirme toplantısı yaptık.

Şunun altını önemle çizmek isterim ki; bu süreci şeffaf ve katılımcı bir anlayışla konunun tüm taraflarıyla istişare ederek yürüttük. Bu toplantıda çalıştayın sonuçlarını ele aldık. 

Yine katılımcılarımızın müsilaj sorunu kapsamında sundukları yeni çözüm ve önerileri dinledik. Yapılan bu istişarelerin, toplantıların sonunda Marmara Denizi Koruma Eylem Planı’mızı hazırladık.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları, tecrübeleriyle son halini verdiğimiz Eylem Planımız; işte bu kararlı adımları, kısa, orta ve uzun vadeli bütün planlarımızı içermektedir.'' dedi.

21 MADDELİK EYLEM PLANINI AÇIKLADI

Kurum, ''Açıklayacağımız Eylem Planında yapacağımız tüm çalışmaları, bakanlıklar, TBMM Çevre Komisyonu Başkanı ve Üyeleri, ilgili tüm kurumlar, valiler, Marmara Belediyeler Birliği, belediye başkanlarıyla birlikte eylem planımızı imza altına aldık.

Şimdi izninizle; 21 eylemden oluşan Marmara Denizi Koruma Eylem Planı’mızı açıklıyorum. 

Marmara bölgesinde kirliliğin azaltılması ve izleme çalışmalarının yürütülmesi amacıyla; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ilgili kurum ve kuruluşlar, üniversiteler, sanayi odaları ve STK'lardan müteşekkil Koordinasyon Kurulu; Marmara Belediyeler Birliği bünyesinde ise Bilim ve Teknik Kurulu oluşturulacak.

Koordinasyon Kurulumuzu önümüzdeki hafta itibariyle oluşturuyoruz. Kurul haftalık ve aylık toplantılarla; tüm çalışmaları ortak bir akılla ele alacak ve bu kurul sayesinde katılımcı bir süreci koordine edeceğiz.

Marmara Denizi Bütünleşik Stratejik Planı üç ay içerisinde hazırlanarak çalışmalar bu plan çerçevesinde yürütülecek.

Marmara Denizi’nin tamamını koruma alanı olarak belirleme çalışmaları başlatılacak, 2021 yılı sonuna kadar tamamlanacak.

11.350 km2’lik yüzey alanına sahip olan Marmara Denizi’mizde koruma alanları belirlemek için çalışmalarımızı başlattık. Bu çalışmalarımızla Marmara Denizi’nin biyolojik çeşitliliğini de koruma altına alacağız.'' dedi.

''TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK DENİZ TEMİZLİĞİNİ YAPACAĞIZ"

Bakan Kurum, ''Acil müdahale kapsamında 8 Hazirandan tarihinden itibaren, 7/24 esasıyla, Marmara Denizi’ndeki müsilajın bilimsel temelli yöntemlerle tamamen temizlenmesine yönelik çalışmalar başlatılacak.

Hâlihazırda; Marmara Denizi’nin hemen hemen her noktasında deniz yüzeyi temizleme araçlarımızla, teknelerimizle temizlik çalışmalarını bir seferberlik anlayışıyla başlattık.

8 Haziran Salı günü de tüm kurumlarımızla, belediyelerimizle, doğa severlerimizle, sporcularımız, sanatçılarımız, tüm vatandaşlarımızla birlikte, bir seferberlik anlayışıyla, Türkiye’nin en büyük deniz temizliğini yapacağız.'' ifadelerine yer verdi.


''SU KALİTESİNDE İYİLEŞMEYİ HIZLANDIRACAĞIZ''

Bölgede bulunan mevcut atık su arıtma tesislerinin tamamı ileri biyolojik arıtma tesisine dönüştürülecek. Atık suların ileri biyolojik arıtım yapılmaksızın Marmara Denizi'ne deşarjını engelleyici hedefler doğrultusunda çalışmalar yürütülecek diyerek konuşmasına şu ifadelerle devam etti:

''Marmara Bölgesindeki atık suların %53’ü ön arıtım, %42’si ileri biyolojik arıtım ve %5’i biyolojik olarak arıtılmaktadır. Tüm bu arıtma tesislerimizi yapacağımız teknolojik dönüşümle, ileri biyolojik arıtma ve membran arıtma sistemlerine dönüştüreceğiz.

Bilim insanlarımıza göre azot miktarını yüzde 40 oranında düşürürsek bu işi kökten çözeriz. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde Marmara Bölgesinde bulunan tüm illerimiz, atık su arıtma tesislerini dönüştürmeye yönelik çalışmalarını tamamlayacaklar.

Biz de Bakanlık olarak; yerel yönetimlerimize gerek teknik olsun gerek finansal olsun her konuda destek olacağız.

Bu sayede, Marmara Denizi’nde müsilaja ve diğer kirlilik türlerine neden olan azot ve fosfor girişini minimum seviyeye indirip kontrol altına alacağız. Böylece Marmara Denizinin su kalitesinde iyileşmeyi hızlandıracağız.’’

ATIK SU TESİSLERİ GÜNCELLENECEK

Kurum, ''Marmara Denizi’ne deşarj yapan atık su arıtma tesislerinin deşarj standartları 3 ay içerisinde güncellenerek hayata geçirilecek.

İlgili mevzuata yeni düzenlemeler getireceğiz. Deşarj standartlarını Marmara Denizinin hassas yapısını dikkate alarak yapacağımız bu düzenlemeyi uygulamaya alacağız.  

Arıtılmış atıksuların mümkün olan her yerde yeniden kullanımı artırılacak, desteklenecek. Temiz üretim teknikleri uygulanacak.

Sadece ülkemizde değil, bütün dünyada su kaynakları iklim değişikliğinden önemli oranda etkilenmekte. Bu nedenle arıtılan suların geri kazanımı büyük önem arz etmektedir.

Bu kapsamda, ülkemizde hâlihazırda %3,2 olan arıtılarak yeniden kullanılan atıksu oranımızı 2023 yılında %5’e, 2030 yılında ise %15’e çıkarma hedefimiz var. Gerekli tüm adımları attık, atıyoruz.

Marmara’ya deşarj yapan arıtma tesislerimizde de döngüsel ekonomi ilkelerine uyulacak, suyun yeniden kullanımı desteklenecek. Suyumuzu ne kadar geri kazanırsak, Marmara’ya o kadar az su deşarj ederiz.

Bu manada tüm tesislerimiz de gerekli sistemleri kuracak. Finansal desteklerle tesis dönüşümünü hızlandıracağız. Atıksu oluşumunun azaltılması için gerekli tüm temiz üretim teknik ve teknolojilerini hızlıca hayata geçireceğiz.'' dedi.

HER TÜRLÜ CEZAİ İŞLEM TAVİZ VERİLMEDEN UYGULANCAK

Atık su arıtma tesislerini gerektiği gibi işletmeyen OSB'lerin rehabilitasyon ve iyileştirme çalışmalarıyla ileri arıtma teknolojilerine geçişi hızlandırılacağını söyleyen Kurum, ''Arıtma tesislerini, nasıl yapacaklarına dair standartları tüm OSB’lerimize vereceğiz. Verdiğimiz tarih içerisinde hayata geçirip geçirmediklerini takip edeceğiz.

Tesisleşmesini gerçekleştirmedikleri takdirde, her türlü cezai işlemi ve hatta kapatma cezasını tavizsiz bir şekilde uygulayacağız.'' dedi.

Bakan Kurum şu ifadeleri aktardı: ''Atık su arıtma tesislerinin yapımı ve işletilmesini çok daha kolay hale getirmek için kamu-özel sektör işbirliği modelleri hayata geçirilecek.

Bu konuda kanuni düzenlemelere giderek, atık su arıtma tesislerinin yapım ve işletmelerine Bakanlık olarak destek vereceğiz.

Marmara Denizi’ne gemilerin atık sularının boşaltılmasının önlenmesine yönelik üç ay içerisinde düzenleme yapılacak.

Bu düzenlemeyle Marmara Denizi’ne giriş yapan gemilerin atıklarının Boğaz girişlerinde atık alma gemilerine veya atık kabul tesislerine vermelerini sağlayacağız.

Bu kapsamda yerel yönetimlerimizle birlikte gemilerin takibini sıkı bir şekilde yapacağız. Denetimlerimizi artıracağız.

Tersanelerde temiz üretim teknikleri yaygınlaştırılacak.

Tersaneler deniz ile doğrudan temasta olan gemi inşa ve bakım merkezleridir. Bu noktalarda daha çevreci teknikler kullanılarak olası deniz kirliliklerinin önüne geçeceğiz.''

Bakan Kurum, ''Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız tarafından yapılan çalışmalar çerçevesinde; alıcı ortama deşarj yapan atık su arıtma tesislerinin tamamı 7/24 online izlenecek.

Marmara Denizi’ndeki 91 izleme noktası 150'ye çıkarılacak. Türkiye Çevre Ajansı eliyle, Marmara Denizi ile ilişkili tüm havzalardaki denetimler uzaktan algılama, uydu ve erken uyarı sistemleri, insansız hava araçları ve radar sistemleri kullanılarak artırılacak.

Tıpkı Kentsel Dönüşüm projelerimizde yaptığımız gibi, 3 boyutlu modellemeyle, meteorolojiden kirlilik yüklerine kadar çok sayıda veriyi içeren Marmara Denizi’nin dijital ikizini oluşturacağız.'' diyerek şu ifadelere yer verdi ''Marmara’nın tüm kirlilik kaynak ve yoğunluklarını detayları göreceğiz. Bu bölgelerdeki değişimleri anlık olarak takip edeceğiz. Hemen müdahale edeceğiz.'' diyerek şu sözleri ekledi:  ''Sadece bugün değil, ileride Marmara Denizi’nde yaşanabilecek muhtemel olumsuz bir durumda, erken müdahale imkânına kavuşmuş olacağız.

Marmara Denizi kıyılarını kapsayacak şekilde Bölgesel Atık Yönetimi Eylem Planı ve Deniz Çöpleri Eylem Planı üç ay içerisinde hazırlanarak uygulamaya konulacak.

Denizlerimizde oluşan plastik gibi katı atıkların, deniz çöplerinin %90’ı karasal kaynaklıdır. Yani evlerimizde, sanayimizde üretilmektedir.

Biz karada etkin olarak atıkları topladığımızda zaten denize girişleri önlenmiş olacak. Bu manada, 1 yıl içinde Marmara bölgesinin tüm illerinde, ilçelerinde Sıfır Atık Uygulamasına geçeceğiz.'' dedi.

''ORGANİK TEMİZLİK ÜRÜNLERİ TEŞVİK EDİLECEK"

Bakan Kurum, ''İyi tarım ve organik tarım uygulamaları ile basınçlı ve damlama sulama sistemleri yaygınlaştırılacaktır.

Böylelikle sulamada kullanılan su miktarını azaltacağız, dereler vasıtasıyla kirliliklerin Marmara Denizi’ne ulaşmasını engellemiş olacağız.

Marmara Denizi’yle ilişkili havzalarda, dere yataklarına yapay sulak alanlar ve tampon bölgeler oluşturularak kirliliğin denize ulaşması önlenecektir.

Zeytin karasuyu ve peynir altısuyu kaynaklı kirliliğin önlenmesi için, atık su azaltımını gerçekleştirecek teknolojik dönüşümler sağlanacaktır.

Fosfor ve yüzey aktif madde içeren temizlik malzemelerinin kullanımı aşamalı olarak azaltılacaktır. Organik temizlik ürünleri teşvik edilecektir.

Tıpkı Sıfır Atık Projesi’nde olduğu gibi, uygulamaya Belediyelerimiz ve kurumlarımızdan başlayarak; kentsel temizlik ve benzeri işlemlerde; hem insanımızın sağlığına zarar veren hem de Marmara Denizi’ne akan tüm zararlı maddelerin kullanımını aşamalı olarak azaltıyoruz.'' dedi.

Kurum, ''Önce kurumlarımızda, organik temizlik ürünlerini tespit edip kullanmaya başlayacağız. Bakanlık olarak, gerekli finansal desteği sağlayacağız.

Marmara Denizi’mizdeki tüm hayalet ağlar 1 yıl içerisinde temizlenecek.

Balıkçılık faaliyetlerinin ekosistem temelli yapılması sağlanacak, koruma alanları geliştirilecek.

Bilim insanlarımızla, koordinasyon kurulunun alacağı kararlarla takvim ve cezai uygulamalarımızı kısa süre içerisinde belirleyeceğiz

Müsilaj nedeniyle zarar gören balıkçılara ekonomik destek sağlanacaktır.

Deniz kirliliğinin önlenmesi ve vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi amacıyla çalışmalar yapılarak, kamuoyunun bilgilendirecek bir platform oluşturulacak.

Alacağımız tedbirlerin vatandaşlarımıza duyurulmasını sağlayacak, Marmara denizimizi milletimizle birlikte koruyacağız.

Marmara denizinin korunması amacıyla yaptığımız ve planladığımız çalışmaları, bilimsel araştırma sonuçlarımızı, kuracağımız www.marmarahepimizin.com sayfası kanalıyla kamuoyuyla paylaşacağız.

Soğutma suları ve termal tesislerden oluşan sıcak suların Marmara Denizine etkilerinin azaltılmasına yönelik tedbirler alınacak.

Allah’ın izniyle bu eylem planlarımız kapsamındaki yatırımlarımızı yerel yönetimlerimizle birlikte 3 yıl çerisinde tamamlayacağız. Marmara Denizimizi; içerisindeki binbir çeşit balıklarımızı, canlılarımızı koruyarak en saf, en duru en temiz, en canlı haliyle geleceğe taşıyacağız.'' dedi.

DNC Medya
DNC Medya
bilgi@haber365.com.tr
YORUM YAZ..

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Modal